Dünya 'dan Haberler 35
Serkan Demirtaş’ın hazırladığı Türk dış politikasında 2012 başlıklı haber geçtiğimiz yılı kısaca özetliyor.
Türk dış politikasında 2012
Türk diplomasisini geride bıraktığımız yıl en çok meşgul eden konu hiç şüphesiz Suriye kriziydi.
Suriye krizi
40 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiği, 500 bin fazla kişinin de ülkeden kaçmak zorunda kaldığı Suriye, 2012 senesinde hem küresel hem de bölgesel açıdan uluslararası diplomasinin merkezine oturdu. Ancak pek az ülke Suriye bunalımını Türkiye kadar yakından hissetti.
Düşürülen Türk savaş uçağı, sınıra düşen bombalar nedeniyle verilen kayıplar ve Türk askerinin misillemeleriyle geçen 2012, Türkiye-Suriye ilişkilerini sıcak çatışma eşiğine getirecek kadar tehlikeli bir hal aldı.
2011 sonlarına doğru "Devrilmesi en fazla birkaç ay alır" denen Beşar Esad yönetiminin 2012'de mevzi ve güç kaybetmesine karşın iktidarda kalmayı başarması, Suriye bunalımını hem Türkiye hem de uluslararası kamuoyu açısından daha da karmaşık bir hale getirdi.
Türkiye-Suriye sınırında yaşanan tehlike düşen uçakla sınırlı kalmadı. Rejime bağlı güçlerle muhalif grupların sınıra çok yakın noktalarda gerçekleştirdikleri çatışmalar, Türk ilçe ve köylerinde de olumsuz etkilere yol açtı.
2 Ekim'de Şanlıurfa'nın sınıra sıfır noktasında yer alan Akçakale'ye düşen bomba, aynı aileden 5 kişinin ölümüne sebep oldu.
Asker yollama yetkisi
Akçakale'de Türk yurttaşlarının öldürülmesinin hemen ardından toplanan TBMM, hükümetin talebi üzerine yabancı ülkelere asker gönderilmesine ilişkin bir yetkiyi hükümete verdi. İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi ve muhalefetteki Milliyetçi Hareket Partisi milletvekillerinin oylarıyla kabul edilen tezkere, hükümete bir sene boyunca yabancı ülkelere silahlı birlik gönderme yetkisi sunuyor.
Suriye'nin elindeki kimyasal silah stoğu ve bunları fırlatma kabiliyeti getiren kısa ve orta menzilli balistik füzeleri, hem Türkiye hem de NATO'nun üzerinde en çok durduğu tehdit unsuru olarak görüldü.
Yapılan "ihtimaliyet planlamaları" kapsamında, Türkiye'nin hava savunma sistemlerini güçlendirmek ve olası bir saldırıya yanıt verebilmesi için Patriot anti-balistik füze sistemlerinin konuşlandırılması NATO'da karara bağlandı. Böylece tarihinde 3. kez Patriot başvurusu yapan Türkiye, ittifakın Suriye sorununa dolaylı da olsa müdahale etmesinin de yolunu açmış oldu.
Rusya ve İran'la gerilen ilişkiler
Suriye bunalımının Türk dış politikası açısından en önemli sonuçlarından biri de iki bölgesel güç Rusya ve İran'la ilişkilerinin bozulması oldu.
Rusya, BM Güvenlik Konseyi süreçlerini engelleyerek uluslararası çabaların önünü tıkarken, İran bölgedeki en önemli müttefiki olan Esad'ın devrilmemesi için siyasi desteğinin yanı sıra askeri ve ekonomik desteğini de artırarak sürdürdü.
Ancak bu iki ülkeyle ilişkileri daha da zorlaştıran gelişme, Türkiye'nin Patriot yerleştirme kararıydı. Rusya, bu adımı "provokasyon" ve Batı müdahaleciğinin bir sinyali olarak görürken İran, Kürecik'de yerleştirilen NATO erken uyarı radar sistemi ardından Patriot yerleştirilmesini Suriye'den daha çok kendisine dönük bir gelişme olarak değerlendirdi.
Üst düzey İranlı yetkililer, açıkça Türkiye'yi eleştirirken İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın planlı ziyaretini son anda iptal etmesi "Ankara-Tahran ilişkilerinde geri dönülmez bir noktaya mı gidiliyor" sorusunu beraberinde getirdi.
Rusya'yla uçak bunalımı
Rusya'yla ilişkileri daha da geren gelişme, 10 Ekim'de Türk hava sahasına giren Suriye Hava Yolları'na ait bir yolcu uçağının Ankara Esenboğa Havalimanı'na inmeye zorlanmasıyla yaşandı. Her ne kadar Ankara-Moskova ilişkileri bu olayla sarsılsa da iki ülke arasındaki yoğun ekonomik ve enerji işbirliği, siyasi gerginliğin daha da büyümesine engel oldu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 3 Aralık'ta yaptığı günübirlik ziyaret sırasında "Esad'ın avukatı değiliz" diyerek, katı politikalarının yumuşayacağı sinyalini de verdi.
Suriyeli Kürtler
Türkiye açısından bir başka sorun ise giderek istikrarsızlaşan ve kamu otoritesinin yıkıldığı Suriye'de, PKK'ye yakın Birleşik Demokrat Partisi'nin (PYD) giderek zemin kazanması oldu. Suriye ordusunun Ağustos ayından itibaren Türk sınırına yakın Kamışlı ve diğer yerleşim bölgelerini PYD'ye terk etmesi, Ankara'da güvenlik ve siyasi yetkilileri tedirgin ederken özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Kuzey Suriye" tanımlaması yapması dikkat çekti.
Artan PKK saldırıları
Hükümet, sınır dışındaki Kürt siyasi gruplarına böyle bir yaklaşım içindeyken, ülke içinde giderek artan PKK saldırılarına çare arıyordu. PKK'nın eylemlerindeki artışı Suriye'yle yaşanan gerginliğe bağlayan birçok kesim, hükümetin yanlış politikası nedeniyle Türk yurttaşlarının can güvenliğinin tehlikeye atıldığı eleştirisinde bulundu. Özellikle 20 Ağustos'ta Gaziantep'te yaşanan ve 9 kişinin yaşamını kaybetmesine neden olan saldırının doğrudan Suriye ile bağlantısı olduğu yorumlarını hükümet yetkilileri de yaptı.
Daha müdahaleci bir dış politika?
Türkiye açısından Suriye odaklı gelişmeler, hükümetin dış politikasına ilişkin tartışmaları da beraberinde getirdi. TBMM'de hakkında bir yıl içinde üç gensoru verilen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kendisini eleştirenleri tarihin akışını doğru okuyamamakla suçladı. Türkiye'nin Suriye'de uçuşa yasak bölge ve güvenlikli bölgeler oluşturulması için yaptığı girişimler ise özellikle uluslararası çevrelerde soru işareti yarattı.
Değişen ve daha pro-aktif bir özellik kazanan Türk dış politikasının giderek daha müdahaleci bir nitelik kazanması, askeri güç kullanma seçeneğini daha sık ve kuvvetli vurgulaması dikkat çeken gelişmeler oldu.
Suriye bunalımı, Türkiye'nin son yıllarda zedelenen NATO bağlarını ve dolayısıyla Batı bloğuyla ilişkilerini yenilerken, 2013'de Ankara'nın karşısına çıkması olası İran ve Irak bunalımları açısından şimdiden safını belirlediği yorumlarına neden oluyor.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25141088?newsId=22031224
Rusya uyardı: İntihar olur
Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov'dan Esad'a uyarı geldi. Lavrov, Esad'ın kimyasal silah kullanmasının siyasi bir intihar olacağını belirtti.
‘Patriotlar Türkiye’nin güvenliği için zararlı’
İran Savunma Bakanı Ahmed Vahidi, Türkiye’nin Suriye sınırına Patriot füzelerinin yerleştirilmesi konusunda Tahran yönetiminin itirazlarına bir yenisini ekledi.
'Türkiye'ye Patriotların önemi ortada'
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Şam yönetiminin Scud füzelerini kullanmaya devam ettiğini söyledi. Rasmussen, Scudların fırlatılmasının Türkiye'nin korunmasının önemini gösterdiğini belirtti.
Suriye'de fırına bomba, çok sayıda ölü var
Muhalifler, Hama kenti kırsalındaki Halfaya kasabasında bir fırının hava saldırısı sırasında isabet aldığını duyurdu. İddiaya göre saldırı sırasında ekmek kuyruğunda bekleyen onlarca kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.
Suriye'de hayat normale döner mi?
Şam'ın kuzey kasabası Yabrud'da yaşayan 'Fadi', hayata nasıl tutunduklarını anlatıyor. Suriyeliler, bir yandan hava saldırıları sürerken bir yandan da günlük hayatlarına devam etmeye çalışıyor.
Brahimi Esad'a Rus-ABD önerisiyle gitti
BM ve Arap Birliği Suriye özel temsilcisi Lahdar Brahimi bugün Şam'da Devlet Başkanı Beşşar Esad'la bir araya gelecek. Brahimi'nin Esad'a "Rus-ABD ortak önerisi"ni ileteceği iddia edildi. Öneride Esad'ın 2014'e kadar görevde kalması da var.
Ankara: Esad’lı geçiş olmaz
Diplomatik kaynaklar, Suriye’de iç karışıklığın başladığı Mart 2011’de bunun mümkün olabileceğini, ancak aradan geçen 21 ay sonrasında muhaliflerin arazideki kazanımlarından sonra bunun imkansız hale geldiğini söylediler. Bir yetkili, “Bu kadar kazanımdan sonra muhalifleri
Esad’lı veya BAAS’lı bir geçişe ikna etmek çok zor” dedi.
Türkiye'nin Esad tezine Fransa'dan destek
Fransa, Suriye'de Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın geçiş sürecinde rol almasına karşı olduğunu açıkladı. Türkiye de Suriye'de "Esad"lı bir plana karşı olduğunu belirtmişti.
İkinci görüşmeden de sonuç alamadı
Brahimi, “Devlet Başkanı Esad ile gelecekte atılabilecek adımlar hakkında görüş alışverişinde bulunduk... Esad bana yaşanan olayları kendi gözünde nasıl gördüğünü anlattı. Ben de kendisine Suriye dışında bulunduğum temaslardan bahsettim. Suriye halkını yaşanan krizden kurtarmak için atılabilecek uygun adımları kendisine ilettim” dedi. Brahimi, “Suriye’deki durum hala endişe verici. Tüm tarafların Suriye halkının arzuladığı çözümü kucaklamasını umuyoruz” dedi.
Rusya'dan Suriye muhalefetine davet
Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov'ın RIA Novosti Haber Ajansına yaptığı açıklamaya göre,
Rusya 'nın SMDK'nın Başkanı el-Hatib'e
Suriye konusunu görüşmek için bir davet gönderdiği kaydedildi.
Moskova'da Esad pazarlığı
Suriye krizinin çözümü için son olarak ‘Rus-
ABD ortak barış planı’ gündeme gelirken dünkü gelişmeler kafaları karıştırdı. Geçiş hükümeti ve Beşşar Esad’ın 2014’e kadar iktidarda kalmasını ancak seçimlerde aday olmamasını öngören plan, BM Suriye Temsilcisi El Ahdar El İbrahimi’nin hafta başındaki Şam ziyaretinde gündeme gelmişti. Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdad dün Moskova’da Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’la görüştü. Uluslararası ajanslarda Mikdad’ın Rus-ABD önerisinin detaylarını almak için Moskova’ya gittiğine dair haberler yer alsa da Moskova’dan yalanlama geldi. Dışişleri sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç, ‘yasal yollarla iktidara gelen Esad’ın görevi bırakmasını talep etmenin Cenevre Mutabakatı’na aykırı olduğunu’ belirtip Rus-ABD planının varlığını reddetti: “Böyle bir plan asla olmadı ve düşünülmedi.
'Siyasi çözüm ya da cehennem'
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Esad'ın iktidarda kalmakta kararlı olduğunu ve onu ikna etmek için bir şey yapılamayacağını ileri sürdü. Brahimi de, Suriye'nin "siyasi çözüm" ve "cehennem" seçenekleriyle karşı karşıya olduğunu söyledi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, başkent Moskova'da BM ve Arap Birliği Suriye özel temsilcisi Lahdar Brahimi ile görüşmesinden sonra ortak bir basın toplantısı düzenledi.
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın görevini bırakmama konusunda çok karalı olduğunu belirten Lavrov, "Beşşar Esad kamuya açık ve özel görüşmelerinde görevi bırakmayacağını ısrarla belirtiyor. Esad koltuğunda kalmakta kararlı" dedi.
Muhaliflerin cevabı 'sürpriz'
Suriye'de siyasi bir çözüm bulmak için hala şans bulunduğunu ifade eden Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Suriye muhalefetinin görüşme isteklerine olumsuz cevap vermesini ise, "sürpriz" bir gelişme olarak değerlendirdi.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25410057/
Netanyahu ve Kral'dan gizli 'Suriye' zirvesi
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Ürdün Kralı Abdullah'la gizli "Suriye" görüşmesi yaptı. İki liderin, Esad rejiminin elindeki kimyasal silahları ele aldığı iddia edildi.
İran-Türkiye ilişkilerini bozmak mı istiyorlar?
İ
ran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Basın Yayın ve Genel Diplomasi Merkezi Başkanı Ramin Mehmanperest, birçok ülkenin,
İran-Türkiye arasındaki ilişkilerden memnun olmadığını belirterek, iki ülke ilişkileri arasında sorun yaratmak istediklerini söyledi. Mehmanperest,
İran'ın İstanbul Başkonsolosu Mahmud Heydari ile başkonsoloslukta basın toplantısı düzenledi. Orta Doğu bölgesinin çok hassas bir dönemeçten geçtiğini belirten Mehmanperest, Türkiye ve
İran arasında daha çok işbirliği yapılmasının, istikrarın ivme kazanmasına destek sağlayacağını düşündüklerini söyledi.
İran ve Türkiye'nin tarih, kültür ve inanç yönünden ortak paydalara sahip olduğunu aktaran Mehmanperest, bazı konularda fikir ayrılığı olabilse de politik ve uluslararası konularda iki ülke üst düzey yetkililerinin aynı düşüncede olduğunu kaydetti
.
http://www.cnnturk.com/2012/dunya/12/28/iran.turkiye.iliskilerini.bozmak.mi.istiyorlar/690506.0/index.html
Türkiye-İran ikilisine reçete: Gerçek haber
Son dönemde İranlı bazı yetkililerin açıklamaları, Türkiye cephesinde tepki çekmişti. Çözüm önerisi, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mehmanperest'ten geldi: Ortadoğu ile ilgili gerçekler Ortadoğu ülkelerinin kendi basın kuruluşları aracılığıyla aktarılmalı.
İranlı sözcüye Ankara uyarısı
Dışişleri yetkilileri dün temaslarda bulunan Mihmanperest’e, “İranlı yetkililer yaptıkları açıklamalara dikkat etmeli. Türkiye’de de hükümet karşıtı
haberler yer alıyor. Burada olay basına engel olmak değil. Mesele, yetkiler açıklamalarına dikkat etmeli.
İran yeni silahlarını deneyecek
Batılı ülkelerle nükleer programından dolayı gerilim yaşayan İran, Hürmüz Boğazı'nda 6 günlük bir tatbikat başlattı. Tahran, tatbikatta "yeni geliştirdiği silahlarını" da deneyecek. Nükleer programı nedeniyle ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerle gerilim yaşayan İran, Hürmüz Boğazı'nda 6 gün sürecek bir askeri tatbikata başladı. Tahran 3 Ocak'a kadar sürecek tatbikatta gövde gösterisi yapacak.
Hürmüz Boğazı'ndan Hint Okyanusu'na kadar olan 400 bin kilometre karelik bir alanda tatbikat yapacak olan İran Deniz Kuvvetleri, yeni geliştirdikleri silahları kullacağını da duyurdu. Tatbikat öncesi dün açıklama yapan İran Deniz Kuvvetleri Komutanı Tuğamiral Habibullah Seyyari, yeni bir füze fırlatma sistemi geliştirdiklerini söyledi.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25409815/
"Peşmerge çekilmeyecek, Irak ordusu çekilsin"
Merkezi
Irak yönetimi ve
Irak Kürdistan Bölgesel yönetimi arasında tartışmalı bölgelerde güç konuşlandırılması ile başlayan kriz çözülemezken, Mesut Barzani'nin lideri olduğu
Irak Kürdistan Demokrat Partisi (IKDP) Genel Sekreteti Fazıl Mirani,
Kerkük dahil "Kürdistan Bölge idaresi dışında kalan Kürdistani bölgeler" diye adlandırdıkları bölgelerden Peşmerge güçlerinin çekilmeyeceğini, çekilmesi gereken gücün ise
Irak ordusu olduğunu söyledi.
Mesud Barzani'nin lideri olduğu IKDP'nin resmi
internet sitesinde yer alan habere göre, IKDP'nin polit büro üyelerine konuşan Genel Sekreter Fazıl Mirani,
Kerkük dahil tartışmalı bölge diye adlandırdıkları bölgelerden Peşmerge güçlerini hiç bir şekilde çekmeyeceğini söyledi. Mirani, "Kürtler, merkezi hükümetin daha fazla güçlenmemesi ve
Irak'ta bir güç dengesi oluşması için tüm gücünü kullanacak" dedi.
http://www.cnnturk.com/2012/guncel/12/30/pesmerge.cekilmeyecek.irak.ordusu.cekilsin/690627.0/index.html
Maliki din adamlarından yardım istedi
Maliki'nin din adamları ve vaizlerle görüşmesinin ardından başbakanlıktan yapılan açıklamada, Maliki'nin, ülkenin birliğinin korunması ve 'mezhep temelli fitne' çıkarmaya çalışan kesimlerin engellenmesi için verilen mücadelede alimlerden de rol üstlenmelerini istediği belirtildi.
Kürt-Şii ittifakı bozulacak mı?
Irak Cumhurbaşkanı Talabani’nin tedavisi sürerken ülkedeki etnik ve dini gruplar koltuğunu almak için lobi yapmaya başladı. Kürt-Şii ittifakının geleceğinin ne olacağı merak konusu. Şii ve Sünni gruplar da Cumhurbaşkanlığını almak için harekete geçti. Kürt yönetiminin ittifak yaptığı Maliki ile savaş pozisyonuna gelmesi yeni bir ittifakı zorlayacak gibi görünüyor. Maliki, Kürt yönetimi ile gergin ilişkilerini düzeltir; tekrar bir ittifak söz konusu
olursa Cumhurbaşkanlığı makamı tekrar Kürtlerin olmaya devam eder.
"Türk elçi ülkeyi terk etsin!"
Irak Başbakanı Nuri El
Maliki başkanlığındaki Kanun Devleti Partisi Milletvekili Yasin Mecid,
Türkiye'nin
Irak'ın iç işlerine karıştığını iddia ederek, Türk Büyükelçisinin
Irak'tan gönderilmesini istedi.
Iraklı Şii grup Erdoğan'ı tehdit etti
Irak'taki savaşta yabancılara karşı düzenlenen bazı büyük saldırılardan sorumlu olan "Asaib el Hak" adlı milis grup Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alarak bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Türk Başbakanı'nın son dönemdeki beyanlarını reddediyor ve kınıyoruz. Bu açıklamaları Irak'ın içişlerine yapılmış açık bir müdahale olarak görüyoruz" denildi. Açıklamada şu ifadelere de yer verildi: "Mezhepçilik yaparak ve bölünme zehrini yayarak (Irak'ın ulusal dokusunu) parçalamaya yönelik girişimler herkesin çıkarlarına aykırıdır ve bunu yapanlar başlarına geleceklerden kaçamayacaklardır."
Irak'ta Sünni isyanı
Irak'ın başkenti Bağdat'ın batısındaki El-Enbar bölgesinde dün toplanan on binlerce Iraklı Sünni, mahkumların salıverilmesi ve haklarına saygı duyulmasını isteyerek, Başbakan Nuri Maliki yönetiminin politikalarını protesto etti.
'Mısır halkının yenilgisi'
Mısır’da yeni anayasanın oylandığı kritik referandumun ön sonuçları belli oldu. Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi destekleyen İslamcı partiler, yeni anayasanın ilk iki aşamanın ardından yüzde 64 ile kabul edildiğini belirtti. Sonuçlar henüz resmileşmezken, ABD'den sonuçlar için ‘Mısır halkının yenilgisi’ yorumu geldi.
Mursi ekibinden birlik çağrısı
Mısır'da, içeriği ve oylamaya sunumu tartışma yaratan yeni anayasanın kabul edilmesi ardından açıklama yapan Müslüman Kardeşler grubunun lideri halka birlik çağrısı yaptı. Ülke artık parlamento seçimi hattına giriyor. Ülkedeki siyasi bölünme ekonomik kaygıları beraberinde getirince dolara yönelim olduğu gözlemlendi. Gelen haberlerden Kahire'deki bazı döviz bürolarında doların tükendiği anlaşılıyor.
Mursi: Mısır asla diz çökmez
Mısır Cumhurbaşkanı Mursi, ülkesinin iflas edeceği iddialarına yanıt verdi. Döviz rezervlerinin 15 milyar dolara ulaştığını söyleyen Mursi, "İflas etmeyeceğiz, Mısır asla diz çökmez" dedi.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25410128/
Erdoğan Mursi ile görüştü
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed
Mursi'yi telefonla arayarak anayasa referandumu dolayısıyla tebrik etti.
'Mısır'ın demokrasi modeli Türkiye'
Mısır'da, Hukuk İşleri ve Meclisten Sorumlu Devlet Bakanı Muhammed Mahsub, ülkesinin içinden geçtiği demokratik dönüşüm sürecinde Türkiye modeline daha yakın olduğunu belirtti.
''Kabine değişikliği en kısa zamanda yapılacak''
Mısır Başbakanı Hişam Kandil, kabine değişikliğinin en kısa zamanda yapılacağını söyledi. Başbakan Kandil, düzenlediği basın toplantısında, ''Mısır, anayasanın kabulüyle beraber geçiş sürecini atlattı. İlk olarak kabinedeğişikliğinin en kısa zamanda yapılmasını bekliyoruz. Sorumluluğumuz ve karşılaştığımız zorluklar çok fazla ama üstesinden geleceğiz'' dedi.
Siyasi çevreleri, yakın bir zamanda yapılması planlanan parlamento seçimlerine hazırlanmaya çağıran Kandil, siyasi istikrarsızlığın ekonomiyi doğrudan etkilediğini savundu. Ekonomide büyük bir başarı yakaladıklarına değinen Kandil, ''Mali yılın ilk çeyreğinde olduğu gibi ikinci çeyreğinde de aynı olumlu sonuçları elde etmek istiyoruz. Ancak siyasi arenada yaşananbirtakım istikrarsızlıklar buna engel olabilir'' ifadesini kullandı.
http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=389136&kn=8&ka=4&kb=8
'Ortadoğu’daki istikrarsızlık İsrail’in yararına’
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ramin Mehmanperest, 'Birbirimizle işbirliği yapmamız, bölgemizde asayişi ve güvenliği sağlamamız gerekiyor' dedi. İran'ın bulunduğu 6 maddelik öneri hakkında bilgi veren Mehmanperest, ''Ulusal görüşmeler başlamalı ve milli grupların temsilcileri bir araya gelerek görüşlerini ortaya koymalı. Bunun akabinde temsilcilerin görüşleri doğrultusunda geçiş hükümeti kurulmalı ve dolayısıyla geçiş hükümeti iş başına gelmeli. Bu geçiş hükümetinin seçimlerin tarihini belirlemesi gerekiyor. Bu dönemde de insani yardımların Suriye halkına gönderilmesine başlanmalı'' dedi.
İsrail'den 5 yıl sonra Gazze'ye giriş izni
Filistinli balıkçıların Gazze sularında 6.9 kilometreye kadar açılarak avlanabilmeleri ve İsrail sınırına yakın tarım alanlarında çalışan Filistinli çiftçileri engellenmemesi gibi adımları, Gazze'ye araç girmesi izni izledi.
İsrail'in eski lideri: Türkiye'den özür dilerdim
Olmert, ''Eğer başbakan olsaydım, siviller hayatını kaybettiği için Türkiye Başbakanı Erdoğan'dan ve Türk halkından özür dilerdim'' dedi. Tel Aviv'de düzenlenen avukatlar sendikası konferansında konuşan Olmert, ayrıca, "Olaydan iki gün sonra hükümetle uzlaşmak için iletişime geçerdim'' ifadesini de kullandı.
'Yakında AB, Türkiye'ye ihtiyaç duyacak'
Almanya Dışişleri Bakanı Gudio Westerwelle, Türkiye’nin AB üyeliğiyle ilgili önemli bir açıklama yaptı. Üyelik müzakerelerinin canlandırılmasını isteyen Westerwelle, 'yakında Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye daha çok ihtiyaç duyacağını' söyledi.
NATO’nun Patriot kararı İsrail’le bağlantılı mı?
İsrailli yetkililer, NATO’nun Patriot gönderme kararının, kendilerinin 2013’teki NATO faaliyetlerine katılabilmesine Türkiye’nin onay vermesinin ardından alınabildiğini düşünüyor.
'ABD'de öğretmenlere silah eğitimi'
ABD'de son günlerde en çok tartışılan bireysel silahlanmaya Utah eyaletindeki atıcılık federasyonu ilginç bir çözüm buldu. Atıcılık federasyonu, olası okul saldırılarına karşı öğretmenlere silah eğitimi verdi.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25410018/
Sağcı ABD basınından Erdoğan yorumu
ABD’nin en sağcı gazetelerinden Washington Times’da dün yayımlanan bir yorumda ABD hükümetlerin son dönemde Türkiye’ye verdiği destek eleştirilirken Başbakan Tayyip Erdoğan da dört Osmanlı sultanıyla kıyaslandı.
ABD 35 ülkeye asker gönderiyor
ABD Savunma Bakanlığı önümüzdeki yıl 35 Afrika ülkesine asker göndermek için hazırlıklara başladı. ABD askerlerinin misyonu, El Kaide ve radikal İslamcılara karşı, bu ülkelerdeki askerleri eğitmek.
ABD'den Türkiye'ye silah satışı ve hibesi
Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi'ne sunulan 6649 numaralı tasarı,
Türkiye 'ye, “Oliver Hazard Perry” sınıfına ait, “USS Halyburton” ve “USS Thach” adlı iki firkateynin hibe edilmesi için
ABD Başkanı Barack Obama'ya yetki verilmesini içeriyor.
'Chavez'den sığınma istedi'
Türkiye'nin Caracas Büyükelçiliği'ne bilgi veren Venezuela Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın siyasi sığınma için Chavez'e mektup gönderdiği iddialarını doğruladı.
'Toplu tecavüz' kurbanı hayatını kaybetti
Hindistan'ı sarsan tecavüz vakasının kurbanı olan 23 yaşındaki genç kadın yaşam mücadelesini kaybetti. Yeni Delhi'de bir otobüste toplu tecavüze uğrayan ve vücudunda ciddi yaralanmalar bulunan genç kadının organ yetmezliği nedeniyle öldüğü açıklandı.
'Almanya'da 2 ay vizesiz kalma hakkı'
AB Komisyonu'nun Schengen el kitapçığının yenilenmesiyle ilgili üye ülkelere gönderdiği yazıda, Avrupa Adalet Divanı'nın 19 Şubat 2009 tarihli Soysal kararıyla, hizmet sağlayan Türk vatandaşlarından vize istenmeyeceğine hükmettiği ve Hollanda Danıştayı'nın 14 Mart 2012'de verdiği kararla bu durumu teyit ettiği hatırlatıldı.
Almanlar işsizlikten korkmuyor
Almanya'da yapılan bir araştırma, Alman halkının işsiz kalmaktan korkmadığını ortaya koydu. Bild Gazetesi'nin YouGov şirketineyaptırdığı araştırmaya göre, Almanlar 2013 yılınaiyimser olarak giriyor. Araştırmaya göre Alman halkının yüzde 53 işsiz kalmaktan korkmazken, yüzde 27'si işsizliği daha az sorun yapıyor. Alman halkının yüzde 14'ü ise bu konuyu ciddi sorun olarak görüyor. Oluşan güvenin avroyla ilgisinin bulunduğunu ortaya koyan araştırmaya göre, Almanlar'ın yüzde 62,5'i avronun devam edeceğine güveni tamken, yüzde 14,3'ü ise bu konuda karamsar. Araştırmaya göre Hristiyan Demokrat Partili (CDU) Başbakan Angela Merkel'e güven yüzde 36 çıkarken, seçimlerde Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) başbakan adayı olan Peer Steinbrück'e olan güven ise yüzde 18 olarak belirlendi.
http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=389086&kn=8&ka=4&kb=8
Hristofyas suikastten mi kurtuldu
Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas’ın yılbaşı tatilini geçireceği yazlık evi yolunda dün, tahrip gücü yüksek bomba bulundu. Rum lider, yazlığına gitmeyi son anda iptal ederken, polis geniş çaplı soruşturma başlattı. Suikast hazırlığı, kimliği belirsiz bir kişinin polisi arayarak, plakası çıkartılmış bir araçtan Hristofyas’ın Limasol kentin Kellaki köyünde bulunan yazlığı yakınına şüpheli bir poşet atıldığını ihbar etmesiyle ortaya çıktı.
http://www.hurriyet.com.tr/planet/22260912.asp
‘Libya ömrümü yedi, İsrail hayal kırıklığım oldu’
Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu'yla, Türkiye'nin dış politikasını konuştuk. Bakan'ın en büyük hayalkırıklığı İsrail olduğunu anlatan Davutoğlu "En çok Mavi Marmara'ya üzüldüm, ömrümü yiyense
Libya oldu" dedi.
'Ekonomik kriz herkesin kapısını çalabilir'
Başbakan Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta NTV’ye, ‘Yunanistan’ın kredi puanının yükseltilmesi hakkında yaptığı’ açıklama, komşuda tepkiyle karşılandı. Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopulos, Başbakan Erdoğan’ın sözleri için, “Komşu ülkelerin liderlerine yakışmayan açıklamalar" ifadesini kullandı. ’Ekonomik krizin ne zaman, kimin kapısını vuracağı belli olmaz’ diyen Avramopulos, hiç bir Yunan adasının satışa çıkarılmadığını belirtti; Başbakan Erdoğan'a aslı olmayan bilgilerin iletildiğini öne sürdü.
Ankara Rumlarla Atina KKTC ile
Garantör ülkeler
Ankara, Atina ve Londra’da temaslarda bulunan Downer, Yunanistan Başbakanı Andonis Samaras’ın KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’ın ise Rumlar’ın şubatta seçilecek yeni lideriyle görüşmesini önerdi.
Kıbrıs'ta işçilerin maaş isyanı
Üç aydır maaş alamayan Lefkoşa Türk Belediyesi çalışanlarının öfkesi, başkent sokaklarına taştı. Yüzlerce çalışan iktidardaki Ulusal Birlik Partisi’nin binalarını hedef aldı. Polisle göstericiler arasında çıkan çatışmada hafif yararlananlar olurken Lefkoşa savaş alanına döndü.
"Biz çıkalım, AB'ye Türkiye girsin"
İngiltere'de, "Türkiye
AB'ye girmeli mi?" sorusuna yanıt arayan Independent gazetesindeki yazıda, İngiliz tarihçi Norman Stone, "Türkler gerçekten
AB'ye girmek istiyorlarsa bizim üyeliğimizi alabilirler" yorumunu yaptı. İngiliz yazar, Türkiye'nin
AB'ye girip girmemesi ile ilgili olarak şu görüşleri aklardı: "Eğer Avrupa, Türkiye'nin 1963'te dahil olduğundaki gibi bir oluşuma sahip olsaydı Türkiye'nin üyeliği anlaşılabilirdi.
Türkiye geniş ve büyüyen bir pazar. Çoğu deneyimli genç nüfusu sahip Avrupa'daki tek ülke. Türkiye'yi Avrupa standartlarına uydurma çabaları uyumakta olan tekeli ödüllendirmek ve ülkeyi yabancı yatırıma daha çok açmak için yararlı.Ülkede refah giderek artıyor. Ancak her zamankinden daha yakın bir birliğe sahipkenTürkler, Güney
Kıbrıs gibi bir pürüzü beklemek zorunda oldukları söylendiği gerekçesiyle kendilerini saçma bir reddedilmeye mazur bırakıyor."
http://www.cnnturk.com/2012/dunya/12/29/biz.cikalim.abye.turkiye.girsin/690550.0/index.html
AB üyeliği en geç 2018
Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Türkiye’nin üyelik tarihinin en geç 2018 olması gerektiğini belirterek, “Türkiye’nin 2023 tarihini bekleyeceğini zannedenler yanılıyorlar. Ben çok geç bulurum. Türkiye 2023’te AB üyeliğini en az 5 seneden beri kutluyor olmalı” dedi.
2013 Türkiye-AB için fırsat olsun
Financial Times gazetesi, başyazısını Türkiye-AB ilişkilerine ayırdı. Türkiye’ye uygulanan vize politikasının miadını doldurduğunu savunan gazete, 2013’ün ilişkilerde bir fırsat yılı olarak görülmesi gerektiğini yazdı.
Türkler Schengen için servet ödüyor
Her yıl 700 bine yakın Türk, Schengen ülkelerinden vize alabilmek için yaklaşık 50 milyon avro başvuru ücreti ödüyor.
Hukukun mumla arandığı 2012’de "4+4+4" yetmiyormuş gibi, bir de "Başkanlık" sisteminin dayatıldığı 2013’de Ülkemiz ve özellikle gençlerimiz için barış içinde gönençli gelecek umutlarının yeşerdiği daha iç açıcı bir Dünya gündeminde görüşmek umuduyla saygılarımızı sunarız.
Hits: 30569