Dünya 'dan Haberler 18

~ 04.06.2012, Ali ER ~

Geçen hafta boyunca da Suriye ve İran Dünya gündeminin merkezinde olmaya devam etti. Suriye'nin Hula ilçesinde 108 kişinin katledilmesinin ardından gelişmeler kontrolden çıkmaya başladı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Faik Burakgazi Türkiye’nin geldiği noktayı fazla söze gerek bırakmadan özetliyor. “Sıfır sorun politikasıyla canlanma belirtisi gösteren Suriye ile ilişkiler, tam anlamıyla ‘sıfır ticaret’e dönmeye başladı.”

Diğer taraftan ABD Savunma Bakanı Panetta’nın Amerikan Deniz Harp okulundan mezun olan genç subaylara yaptığı konuşma basınımızda yer bulmadı. Panetta, The Washingtonpost gazetesinde yer alan konuşmasında Asya Pasifik bölgesinin yeni jenerasyon subayların projesi olacağını söyledi.

ABD’nin Ortadoğu’daki politikalarını yakından izleyen bizler için ne alaka dedirtebilecek bir açıklama olabilir. Ancak “Yeni jenerasyon” subaylara yetkili birinci ağızdan gelen bu siyasi direktif, Ortadoğu’da Tunus’ta başlayıp Mısır’dan Libya’ya, Yemen’den Suriye’ye kadar uzanan “Arap Baharı”nda sona yaklaşıldığını göstermektedir. Bu sözler, Suriye ve İran’da en fazla önümüzdeki yıla kadar dananın kuyruğunun kopabileceğinin emaresi olabilir. Çünkü söz konusu subayları muharip görevlere hazır olabilmeleri için 1-2 yılı bulan çok zorlu eğitim süreçleri daha beklemektedir. ABD Savunma Bakanı Panetta siz Ortadoğu’yu ağabeylerinize ablalarınıza bırakın, onlar siz hazır oluncaya kadar Ortadoğu’yu hallederken, siz kendinizi Asya Pasifik bölgesindeki ABD çıkarlarının korunması ve güçlendirilmesine adayın demektedir. İlgi duyanlara haberin yer aldığı linki vererek Dünyadan haberleri taramaya başlayalım.

http://www.washingtonpost.com/politics/panetta-tells-naval-academy-grads-that-asia-is-the-project-of-their-generation/2012/05/29/gJQAufIvyU_story.html

Suriye ile 'sıfır ticaret'

Türkiye ile Suriye arasında resmi ilişkilerden kaynaklanan gerginlik en çok Hatay, Adana ve Mersin'i vurdu. Transit ticaretin maliyeti çok arttı. Sınır ticareti sıfıra indi. Turist girişi durdu.

Suriye’deki iç karışıklıklar nedeniyle Türkiye’nin ihracatında düşüş yaşanıyor. Bunun etkileri Suriye ile ticari ilişkilerde önemli paya sahip Hatay, Gaziantep, Kilis, Adana ve Mersin’de daha da belirgin olarak ortaya çıkmaya başladı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Faik Burakgazi’nin tespitiyle, “Sıfır sorun politikasıyla canlanma belirtisi gösteren Suriye ile ilişkiler, tam anlamıyla ‘sıfır ticaret’e dönmeye başladı.”

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=340804

Rusya: Esad yönetimini desteklemiyoruz

Suriye'nin Hula ilçesinde 108 kişinin katledilmesinin ardından, Beşşar Esad'a desteğini çekmesi için Rusya'ya baskı artıyor. Rusya, Esad hükümetini desteklemediğini ancak Suriye'de bir rejim değişikliği de arzu etmediklerini açıkladı. Suriye'nin Humus kentine bağlı Hula ilçesinde geçtiğimiz cuma günü çoğu çocuk ve kadın 108 kişinin katledilmesinin ardından Esad rejimini düşürmek için uluslararası diplomasi hareketlendi.

İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Rusya'nın Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'a desteğini çekmesi için Moskova'yı ziyaret etti. Moskova'da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'la İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague görüşme sonrasında ortak bir basın toplantısı düzenledi.

Rusya'nın Esad rejimini desteklemediğini belirten Lavrov, uluslararası toplumun Kofi Annan'ınateşkes planına destek vermesini istedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Biz Suriye hükümetini desteklemiyoruz. Kof Annan planını destekliyoruz. Annan planının başarıya ulaşması için çalışalım, rejim değişikliği yapmak için değil" dedi.

http://dunya.milliyet.com.tr/rusya-esad-yonetimini-desteklemiyoruz/dunya/dunyadetay/28.05.2012/1546153/default.htm

BM katliamdan Esad'ı sorumlu tuttu

BM, Suriye'nin Hula ilçesinde çocuk ve kadınların da aralarında bulunduğu 108 kişinin öldürüldüğü katliamdan Esad rejimini sorumlu tuttu. BM, Hula'daki katliamı kınayan bir basın açıklaması yayınlarken, Kofi Annan Şam’a gitti.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25352936/

Annan: Suriye geri dönülmez noktada

Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği'nin Suriye temsilcisi Kofi Annan, 15 aydır devam eden çatışmaların ardından Suriye'nin artık dönülmez bir noktaya geldiğini söyledi. Annan bu açıklamayı, Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la görüştükten sonra yaptı. Kofi Annan, altı maddelik barış planının 'gerektiği gibi' uygulanamadığını söyledi.

http://proje.hurriyet.com.tr/bbcnews/bbcviewEkonet.aspx?HaberID=17627236&habertip=planet

Annan: Topyekûn savaş yaklaşıyor

Birleşmiş Milletler'in Suriye özel temsilcisi Kofi Annan, ülkenin her geçen gün topyekûn savaşa yaklaştığını bildirdi. Arap Birliği üyeleriyle görüşmek üzere Doha'da bulunan Annan, Suriye'de tehlikeli boyutlarda mezhepler arası çatışma ortamı oluştuğunu kaydetti.
Katar da, daha fazla oyalama olmadan, Annan'ın öncülük ettiği barış girişimleri için belli bir tarih belirlenmesini istedi.
Annan, birçoğu kadın ve çocuklar olmak üzere 108 kişinin can verdiği Hule katliamının dehşet verici olduğunu ve Suriye krizinde artık bardağın taşacağı noktaya gelindiğini söyledi.

http://dunya.milliyet.com.tr/annan-topyek-n-savas-yaklasiyor/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548535/default.htm

Rice'dan 'kötü senaryo' uyarısı

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Susan Rice, Suriye'de kötü senaryo ihtimalinin yüksek olduğunu iddia etti. BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK),''Suriye'' konulu basına kapalı toplantısında, BM-Arap Birliği'nin Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın yardımcısı Jean-Marie Guehenno, Cenevre'den video konferans yoluyla Annan'ın Şam'a yaptığı ziyaretle ilgili BMGK'ya bilgi verdi.

Toplantının ardından basına açıklamalarda bulunan Büyükelçi Rice, Annan'ın da dediği gibi Suriye'de artık şiddetin en üst noktasına geldiğini dile getirerek, ''Artık otobüsün tekerleklerinin çıktığını görmeye başlayabileceğimizi düşünüyorum'' ifadesini kullandı.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341530

Dünya askeri müdahaleyi konuşuyor

Rusya, BM Güvenlik Konseyi'nin "Suriye'ye askeri müdahaleye" izin veren bir karar çıkarmasına izin vermeyeceğini açıkladı. Fransa, askeri bir müdahale seçeneğini dışlamadığını belirtirken, ABD askeri seçeneğe karşı olmayı sürdürdüğünü duyurdu. Rusya Dışişleri Bakan yardımcısı, BM Güvenlik Konseyi'nin "Suriye'ye askeri müdahaleye" zemin hazırlayan bir karar çıkarmasına izin vermeyeceklerini söyledi.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25353703

 'Suriye'de iç savaş yaşanıyor'

BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, Suriye'de iç savaş yaşandığını ve şiddetin Lübnan gibi komşu ülkelere yayılmasından endişe ettiklerini söyledi. BM Genel Sekreteri, "Hula katliamını yapanlar adalet önünde hesap vermeli" dedi. Ban, Kıbrıs müzakerelerinde somut bir ilerleme sağlanamamasının da kendisini endişelendirdiğini belirtti.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354202/

Esad: Dış kaynaklı bir savaşla karşı karşıyayız

Suriye üzerindeki uluslararası baskıların arttığı bir dönemde, Devlet Başkanı Beşşar Esad bugün meclise hitap ediyor. Dış kaynaklı bir savaşla karşı karşıya olduklarını belirten Esad, Hule kentinde 108 kişinin öldüğü katliamı "Bunu canavarlar bile yapmaz, payımız yok "diyerek kınadı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354834/

'Katliamın sorumluları cezalandırılmalı'

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Suriye'de geçtiğimiz hafta 108 kişinin ölümüne yol açan katliamın sorumlularının cezalandırılması gerektiğini söyledi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341682

Hula katliamında şok iddia

Hula'daki katliamı soruşturmakla görevli komisyon, Suriyeli yetkililerin yaptığı araştırmanın ilk sonuçlarına göre, katliamın "silahlı gruplar" tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti. Soruşturma Komisyonu Başkanı Kasım Cemaleddin, düzenlediği basın toplantısında, "Silahlı grupların barış yanlısı aileleri öldürdüğünü" ifade etti.  Cemaleddin, "bu ailelerin devlete karşı ayaklanmayı reddettiğini ve silahlı gruplarla anlaşmazlık içinde bulunduğunu" öne sürdü.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1089740&CategoryID=81

Putin'le Esad pazarlığı

Rusya'da geçtiğimiz ay yeniden devlet başkanlığı koltuğuna oturan Vladimir Putin,   Hollande ve Merkel'le "Esad" pazarlığı yapacak. Görüşmede ekonomik sorunlar ele alınması planlanıyordu ancak Suriye krizi ön plana çıktı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354390/

'Suriye'de en doğru yol siyasi çözüm'

Almanya'nın başkenti Berlin'de biraraya gelen Putin ve Merkel, Suriye'deki kanın durması için siyasi bir çözümün en doğru yol olacağı konusunda görüş birliği içinde olduklarını söyledi. Putin, Şam'a silah gönderdikleri yönündeki haberleri de yalanladı.

Almanya'nın başkenti Berlin'de bu ülkenin Başbakanı Angela Merkel'le biraraya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye'deki kanı durdarmak için uluslararası toplumun BM ve Arap Birliği Suriye özel temsilcisi Kofi Annan'ın ateşkes planına destek vermeye devam etmesi gerektiğini belirtti. Putin, "Suriye'deki ortak görevimiz, durumun daha da kötüye gitmesini önlemek. Bugün bir iç savaş tehlikesiyle karşı karşıyayız. Bu çok tehlikeli bir durum" dedi. Rusya Devlet Başkanı Putin, iç savaşta kullanılma tehlikesi nedeniyle Suriye'ye silah satışı yapmadıklarını, Moskova'nın Şam'a gemilerle silah gönderdiği yönündeki iddiaları da yalanladı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354609/

Putin ile Hollande 'yaptırım'da ayrıldı

Rus Devlet Başkanı Putin, Paris'te Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile görüştü. Ağırlıklı olarak Suriye'deki gelişmelerin konuşulduğu görüşmede Hollande "Suriye'ye yaptırımlar artırılsın" derken, Putin, yaptırımların artırılmasının çözüme katkı sağlamayacağını ifade etti. Elysee Sarayı'nda gerçekleştirilen görüşme sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Hollande, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed iktidarı bırakmadığı sürece bu ülkede çözüm imkânı olmadığını söyledi.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354667/

Almanya, Suriye'ye askeri müdahaleye karşı

Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, Suriye’ye askeri müdahalede bulunulması yönündeki görüşlere katılmadıklarını ve siyasi bir çözüm bulunmasını istediklerini söyledi. Westerwelle, "Die Welt" gazetesinde yayınlanan röportajında, Fransa Cumhurbaşkanı FrançoisHollande’ın Suriye’ye askeri müdahalede bulunulması yönündeki düşüncelerinin hatırlatılması ve bunun mümkün olup olmadığının sorulması üzerine, "Hollande, bir BM görevi çerçevesinde askeri müdahale seçeneğini tümüyle dışlamadı. Şu anda böyle bir görevin gerçekleşmeyeceğinden hareket etmek durumundayız. Bu nedenle de Alman hükümeti, Suriye’ye askeri müdahalede bulunulması düşüncelerine katılmıyor ve siyasi bir çözüm istiyor" şeklinde konuştu.

http://dunya.milliyet.com.tr/almanya-suriye-ye-askeri-mudahaleye-karsi/dunya/dunyadetay/01.06.2012/1547969/default.htm

"Suriye'ye müdahale düzeni altüst eder"

ABD eski Dışişleri Bakanı Kissinger, Washington Post'ta yayımlanan makalesinde Arap Baharı ile birlikte ülkelerin kendi sınırları içinde egemen sayıldığı ilkesinin yerini insani müdahale doktrinine bıraktığına dikkat çekti. Henry Kissinger, Washington Post gazetesince yayımlanan "Suriye'ye Müdahalenin Küresel Düzeni Altüst Etmesi Riski Var" başlıklı makalesinde Arap Baharı'nın genellikle demokrasinin tesis edilmesi açısından tartışıldığını, son dönemde başta Suriye'de olmak üzere, rejim değişikliği için dış müdahaleye başvurulması seçeneğinin giderek daha çekici hale geldiğini belirtti.

 Oysa modern dünya düzeni kavramının, 1648 tarihli Westphalia Antlaşması'ndan kaynaklandığını, bu antlaşmanın uluslararası ve iç politikalar arasında bir ayrım yaptığını, ülkelerin kendi sınırları içinde egemen sayıldığını anlatan Kissinger, Westphalia sisteminin, Avrupa diplomasisince tüm dünya yayılmasının sağlandığını belirtti. Kissinger, "Westphalia sistemi, hiçbir zaman Ortadoğu'da tam olan uygulanmadı. Bu bölgenin Müslüman devletlerinin sadece üçü Türkiye, Mısır ve İran'ın tarihi bir temeli vardı, diğerlerin sınırları ise, yok olan Osmanlı İmparatorluğu ganimetlerinin, etnik veya mezhepsel bölünmelere en ufak önem vermeksizin, 1. Dünya Savaşı'nın galipleri arasında paylaşılmasını yansıtıyordu" diye yazdı.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=342412

http://www.washingtonpost.com/opinions/syrian-intervention-risks-upsetting-global-order/2012/06/01/gJQA9fGr7U_story.html

Suriye'deki gerginlik Lübnan'ı da etkiliyor

Suriyede'ki gerginliğin zaman zaman çatışma olarak kendini gösterdiği Lübnan'da ordu şiddetin önünü kesmek için harekete geçti. 10 kişinin öldüğü çatışmanın ardından Trablus'a takviye asker gönderildi. Kentte son dönemde Alevi-Nusayri gruplar ve Sünniler arasında çatışmalar yaşanıyordu. Suriye sınırına yakın kentlerdeki çatışmalar mezhep geriliminin bölgeye yayılma korkusunu beraberinde getiriyor. Gerginliğin merkezinde Trablus'un Sünnilerin yoğun olarak yaşadığı Bab al Tebaane bölgesi ve Esad yanlısı Alevi-Nusayri Cebel Mohsen mahallesi var. 

http://www.cnnturk.com/2012/dunya/06/03/suriyedeki.gerginlik.lubnani.da.etkiliyor/663569.0/index.html

İsyancıların yüzde 82’i Türkiye’yi örnek alıyor

Suriyeli muhalifler arasında gerçekleştirilen ‘gizli’ bir anket, muhaliflerin çoğunun İslamcı olmadığını, Türkiye ve ABD’ye büyük bir hayranlık duyduklarını ortaya koydu. Aralık 2011’de tamamlanan ankete göre muhaliflerin yüzde 82’si, Türkiye’yi ‘siyasi ve ekonomik model’ olarak seçerken İran’ı tercih edenlerin oranı yüzde 2’ye ulaşamadı. Wall Street Journal gazetesinin yayınladığı araştırmaya göre katılımcıların sadece küçük bir bölümü İslam şeriatına güçlü bir destek verdi. Gazete “İslami köktendinciliğin yaygın reddi, katılımcıların yönetim tarzına ilişkin görüşlerinde de yansıdı” yorumunu yaptı.

http://dunya.milliyet.com.tr/isyancilarin-yuzde-82-i-turkiye-yi-ornek-aliyor/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548236/default.htm

Başbakan Erdoğan: İnşallah BMGK’nin sabrının sınırı vardır

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi: “Suriye yönetimine sadece Hulalı bu masum 50 yavrunun vebali dahi yeter. Bu gözü dönmüşlüktür. Bu; aklı, fikri, vicdanı, izan ve insafı tamamen terk etmektir. Sabrın da bir sınırı vardır.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20653629.asp

İsrail'in, Suriye'den mültecilerin gelmesinden endişe ettiği bildirildi.

srail Haber Sitesi Vala'nın haberine göre, İsrail, Esed hükümetinin, sınırlardaki saldırılarını artırmasından ve çok sayıda mültecinin ülkelerine sığınmalarından endişe duyuyor. İsrail Genelkurmay Başkan Yardımcısı General Yair Nave, geçen hafta İsrail'de düzenlenen uluslararası bir askeri konferansın açılışında, ''Suriye rejiminin elinde benzeri görülmemiş kimyasal silah ve füzeler saklı'' dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da bir bildiri yayımlayarak, çatışmaya dahil olmayan sivillere karşı Esed güçleri tarafından yapılan katliamlardan ''tiksinti duyduğunu'' ifade etti.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341820

İran petrol gelirleriyle uçtu

İran’ın petrol satışından elde ettiği gelirinin, ülke tarihindeki eşi görülmemiş bir rakama ulaştığı ve 11 aylık bir dönemde 110 milyar doları aştığı kaydedildi. İran Merkez Bankası’nın yayınladığı son rapora göre, Tahran’ın petrol ihracatından elde ettiği gelirin tarihi bir rekora ulaşarak ilk kez 100 milyar doları aştığı ve 110 milyar dolar seviyesine çıktığı belirtildi. Söz konusu gelirin, 21 Mart 2011- 21 Şubat 2012 aylarını kapsayan 11 aylık bir dönemde gerçekleştiği aktarıldı. Petrol İhraç Eden Ülkeler Birliği OPEC’in ikinci en büyük üreticisi olan İran’ın bir önceki yılın aynı döneminde ise petrol satışından elde ettiği gelirinin 75 milyar dolar olduğu kaydedildi.

http://dunya.milliyet.com.tr/iran-petrol-gelirleriyle-uctu/dunya/dunyadetay/28.05.2012/1546076/default.htm

İran’dan ikinci nükleer santral

 5+1 ülkeleriyle Bağdat’ta nükleer müzakere masasına oturan İran, 2014’e kadar ülkenin güneybatısındaki Buşehr şehrinde yeni bir nükleer santral inşa edeceğini açıkladı.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20640425.asp

İran: Barışçıl olduğunu kabul ederseniz, düşünürüz

Resmi haber ajansı IRNA’nın bildirdiğine göre, İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ramin Mihmanperest, “Eğer Batılı ülkeler yüzde 20 oranında zenginleştirilmiş uranyum üretim programımızın barışçıl olduğunu kabul eder ve buna son vermemizi isterse, bunun üzerinde düşünürüz” dedi.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20641967.asp

'Nükleeri büyüterek sorunları gizliyorlar'

İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Batılı ülkelerin, kendi sorunlarını saklamak için Tahran'ın nükleer programını gündeme getirdiklerini söyledi. İran İslam Cumuriyetinin kurucusu Humeyni'nin ölümünün 23'üncü yıldönümünde konuşan Hamaney, Batılı ülkeleri eleştirdi. "Amerikalılarla Batılıların yaptıkları aptalca, Kendini sorunlarını gizlemek için nükleer sorunu büyütüyorlar" dedi. İran dini lideri, "nükleer silah" sözünün da bu amaçla hilekârlıkla kullanıldığını savundu.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354867/

Sanal savaş resmen başladı

ABD Başkanı Barack Obama'nın İran'ın nükleer programıyla mücadele için giderek artan bir "sanal savaş" başlattığı ortaya çıktı. New York Times'da bu konuda çıkan haberle, ABD, İran'ı sanal yollarla vurduğunu da resmen kabul etmiş oldu. New York Times'ın haberine göre, Obama, göreve başladıktan kısa bir süre sonra İran'ın uranyum zenginleştirme tesislerini kontrol eden bilgisayarları hedef alan siber saldırıların hızlandırılması talimatı verdi.

Bu proje kapsamında görevlendirilen yetkililerin verdiği bilgiye göre, Obama göreve geldikten sonra, Bush yönetimi zamanında "Olimpiyat Oyunları" kod adıyla başlatılan saldırıların artırılmasını istedi. Böylece, ABD ilk kez İran'a yönelik sanal saldırıların arkasında organize bir planla yapılmış bir sürecin yattığını da kabul etmiş oldu.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20671274.asp

İran yeni bir uzay üssü inşa ediyor

İran 'ın resmi haber ajansı IRNA'ya göre, Savunma Bakanı Ahmed Vahidi, inşası süren yeni bir uzay üssünün fiziki yapısının yüzde 80'inin tamamlandığını söyledi. Bakan Vahidi, "İmam Humeyni" adı verilen uzay üssünün yakında hizmete girmesiyle İran 'ın yanı sıra bölge ve İslam ülkelerinin uydularını da uzaya gönderebileceklerini belirtti. 
Uzay üssünden ilk olarak "Tulu" adlı uydunun "Simorg" uydu taşıyıcısıyla fırlatılacağını kaydeden Vahidi, yeni nesil uyduların tamamının buradan uzaya gönderileceğini ifade etti. İran, uzay çalışmaları kapsamında ilk astronotunu on yıl içinde uzaya göndermeyi planladığını açıklamıştı. 

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1089910&CategoryID=81

Ahmedinejad, Çin'deki ŞİÖ zirvesine katılacak

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) zirvesine katılmak üzere Çin'e gidecek. İran Cumhurbaşkanlığı Uluslararası İlişkiler Birimi'nin açıklamasına göre, Ahmedinejad bu yıl 12.'si yapılacak ŞİÖ zirvesine katılmak ve çeşitli temaslarda bulunmak üzere Salı günü Pekin'e gidecek.

İran'ın gözlemci sıfatıyla katılacağı 6-7 Haziran'daki ŞİÖ zirvesinde ikili, bölgesel ve uluslararası konuların masaya yatırılacağı kaydedildi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=342254

Clinton: İran'ın eylemleri ile ilgileniyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, İran'ın dünya ülkelerinin ihtilaflı nükleer programına yönelik kaygılarını gidermesi için bu ülkeye birkaç haftalık süre tanıdıklarını söyledi. Hillary Clinton, Rusya'nın, Suriye ihtilafı konusunda tarafsız olduğu yönündeki iddiasını pek inandırıcı bulmadığını söyledi.

Avrupa ülkelerini kapsayan gezisinin ikinci durağı olan Norveç'in başkenti Oslo'da konuşan Clinton, Rusya'nın, BM, Şam ve dünyanın her tarafında “Esed rejiminin devamına destek veren bir ülke” olarak görüldüğünü belirtti. Clinton, “Rusya'dan devamlı olarak yapılan silah ikmali Esed rejimini güçlendirdi. Rusya'nın Suriye ile ticaretini sürdürmesi ciddi kaygılar yaratmıştır” ifadelerini kullandı.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1089840&CategoryID=81

İran’ın suikast ağı Türkiye ve altı ülkede

İran’ın Türkiye’de suikastçılardan oluşan gizli bir şebeke kurduğuna dair geçen ay İngiliz medyasında çıkan iddianın detayları, ABD’nin en saygın gazetelerinden Washington Post’ta dün yer aldı. Buna göre İran bağlantılı şahıslar, Türkiye dahil en az yedi ülkedeki Suudi, İsrailli ve Amerikalı diplomatlara saldırı planladı.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20646110.asp

ABD'nin insansız hava araçları Pakistan'ı vurdu

ABD'nin insansız hava araçlarınınPakistan'ın Güney Veziristan bölgesinde yaptığı saldırılarda en az 10 kişi öldü. ABD'nin Pakistan'a saldırıları, Pakistan'ın davet edildiği ABD'nin Chicago kentinde düzenlenen NATO zirvesinden sonra artış oldu. ABD'nin insansız hava araçları son 10 gün içinde Pakistan'da 10 saldırı gerçekleştirdi. ABDPakistan'ın Afganistan sınırındaki aşiretler bölgesinde yuvalanan Taliban ve El-Kaide militanlarını kendisi için en büyük tehdit olarak görüyor. 2008 yılında başlayan ABD saldırılarına Pakistan yönetimi ısrarla karşı çıkmasına rağmen saldırıları bir türlü engelleyemiyor.

 http://www.cnnturk.com/2012/dunya/06/03/abdnin.insansiz.hava.araclari.pakistani.vurdu/663505.0/index.html

Mısır'da cumhurbaşkanlığı seçiminde yeni ittifaklar

Mısır'da cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda yarışacak adayların belli olmasının ardından, yarış dışı kalan adaylar ve destekçileri, ikinci turda nasıl bir tutum izleyeceklerinin sinyallerini vermeye başladı. Mısır'da cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu 16-17 Haziran'da, Hürriyet ve Adalet Partisi'nin (HAP) adayı Muhammed Mursi ile Mübarek döneminin son başbakanı Ahmet Şefik arasında gerçekleşecek.

Seçimlerin birinci turundan üçüncü olarak çıkan Sosyalist aday Hamdin Sabbahi ikinci turda hiç kimseyi desteklemeyeceğini, seçmenlerinin kendisinin tebaası olmadığını, her seçmenin hür iradesiyle tercih yapabilecek durumda olduğunu söyleyerek pazarlıklara kapalı olduğunu ilan etti.

Müslüman Kardeşler cemaatinden ihraç edilen ve ilk turda dördündücü olan bağımsız aday Abdulmunim Ebu;l-Futuh ise ikinci turun favori adayı Mursi;nin cumhurbaşkanı yardımcılığı önerisini hemen reddetmekle birlikte, ikinci turda şartlı destek verebileceğini açıkladı. Muhamed Mursi hem Sabbahi;ye hem de Ebu;l-Futuh;a cumhurbaşkanı yardımcılığı önerisinde bulunmuştu. Selefi eğilimli Nur Partisi ve İslami eğilimli Vasat Partisi ise ikinci turda Mursi;ye destek vaat etmiş bulunuyor.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341974

'Mübarek idam edilsin'

Devrik lider Hüsnü Mübarek’in ömür boyu hapse mahkûm edilmesi, çoğu Mısırlıyı tatmin etmedi. Devrimin simgesi Tahrir Meydanı’nda toplanan Mısırlılar, ülkeyi 30 yıl boyunca yöneten Mübarek’in ölüm cezası almasını talep ederek protesto gösterisi düzenledi. Mübarek’e ölüm cezası verilmesini isteyen protestocular, 6 eski polis yetkilisi ile devrik liderin iki oğlunun yolsuzluk suçlamalarından beraat etmesine de tepkiliydi.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354827/

Talabani'nin partisi Irak'ın geleceğinden endişeli

Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin lideri olduğu Kürdistan Yurtseverler Birliği Partisi, Irak'ın geleceğinden endişeli olduğunu açıkladı. Kürdistan Yurtseverler Birliği Partisi'nin 37. kuruluş yıl dönümünde partiden yapılan açıklamada, Irak'ın çok zor bir süreçten geçtiği ve ülkenin geleceğinden endişe duyulduğu ifade edildi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=342112

"Belarus, Rusya'nın en güvenilir ortağı"

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, ülkesinin daima Rusya’nın en güvenilir ortağı olduğunu ve bu ortaklığın gelecekte de devam edeceğini söyledi.
Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Belarus’a gerçekleştirdiği resmi ziyaret sona erdi. İki liderin görüşmesinin ardından basın mensuplarına yapılan açıklamada, karşılıklı işbirliğinin önemi vurgulandı.
Lukaşenko, Avrasya Birliği oluşumunun sadece zaman meselesi olduğunu söylerken, kısa süre içinde bu projenin hayata geçirileceğine inandığını ifade etti.

http://dunya.milliyet.com.tr/-belarus-rusya-nin-en-guvenilir-ortagi-/dunya/dunyadetay/01.06.2012/1547910/default.htm

Hem AB, hem de Türkiye yorgun"

Avrupa Parlamentosu Başkanı Schulz, Türkiye'nin AB üyeliğini değerlendirdi. "AB’nin Türkiye ile olan ilişkileri, bir ülkede hükümetin değişmesine bağlı değildir. Bu ilişkiler, Türkiye’deki reform süreçlerinin devam edip etmemesine ve sonuçta AB ülkelerinin Türkiye’yi almak isteyip istemeyeceğine bağlıdır. Türkiye’de belirli bir reform yorgunluğu var, AB ülkelerinde de belirli bir genişleme yorgunluğu. Bu durum Paris’teki hükümet değişikliğinden sonra da hızlı bir şekilde değişmeyecektir."

http://www.haberturk.com/dunya/haber/745854-hem-ab-hem-de-turkiye-yorgun

AB'nin kemer sıkma paketi referandumda

İrlanda'da halk, Avrupa Birliği üyesi ülkelere bütçe açığı konusunda kemer sıkma önlemleri getiren bütçe anlaşması için sandık başında. Avrupa Birliği'nin bütçe disiplinini güçlendirmeyi hedefleyen hükümetler arası anlaşmaya, İrlanda'da halk karar verecek. halk karar verecek. Anlaşma, Avrupa Birliği ülkeleri arasında yalnızca İrlanda'da referanduma sunuluyor.

Referandum öncesinde yapılan son kamuoyu yoklamaları ülkede anlaşmayı destekleyenlerin çoğunlukta olduğunu gösteriyor. İrlanda referandumda anlaşmayı reddederse Avrupa Birliği'nin kurtarma paketlerinden yararlanamayacak.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354109/

Fransa ilişkilerde yeni sayfa açmak istiyor

Fransa , eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy döneminde AB üyeliği ve Ermeni meselesi gibi konular nedeniyle bozulan Türkiye -Fransa ilişkilerini onarmak niyetinde olduğunu açıkladı. Paris'te düzenlediği basın toplantısında Türkiye ile ilgili bir soruyu yanıtlayan yeni kabinenin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Valero, “Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın, NATO zirvesinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yaptığı görüşmenin, iki ülke arasındaki ilişkilerin tekrar canlandırma iradesini bir kez daha ortaya koyduğunu” ifade etti.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1089491&CategoryID=81 

Ban: Güvenlik Konseyi’nin yapısı değişmeli

BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, Türkiye’nin Güvenlik Konseyi’nin yapısının ve oylama sisteminin değişmesi yönündeki çağrısını desteklediğini açıkladı. Ban, Suriye’de krizin çözümü için tüm tarafları şiddete son vermeye çağırdı.

Uluslararası İkinci Somali Konferansı ve Medeniyetler İttifakı Zirvesi için geldiği İstanbul’daki son gününde basın mensuplarıyla buluşan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon, uluslararası toplumun gündemindeki güncel sorunlara ilişkin soruları cevapladı.

Gazetecilerin sorularının genellikle Suriye üzerine yoğunlaşması üzerine Genel Sekreter, “Bu durum okuyucularınızın, Türk halkının hassasiyetlerini yansıtıyor” dedi. Suriye içerisinde bulunan 300’e yakın BM gözlemcisinin şiddeti durdurmasını ‘beklemenin gerçekçi olmadığı’ belirten Ban, şiddetin Suriye’deki tüm taraflarca sonlandırılması gerektiğini vurguladı.

http://dunya.milliyet.com.tr/ban-guvenlik-konseyi-nin-yapisi-degismeli/dunya/dunyadetay/03.06.2012/1548560/default.htm

'NATO'nun genel sekreteri bir Türk olabilir'

Amerika Birleşik Devletleri, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen’in halefi için şimdiden hazırlıklara girişti. Bu konuda arayışlara girişen Washington, ittifak üyesi ülkelerin nabızını yokluyor. Pek çok NATO ülkesi, genel sekreterin bir Türk olmasına sıcak bakarken, Almanya bu fikre karşı çıkıyor.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25353159/

Bağış’a göre Merkel neden Türkiye karşıtı

Egemen Bağış, François Hollande döneminde Türkiye AB ilişkilerinin daha da canlanmasını beklediğini söyledi. Sayın Hollande’ın şu anda önünde çok ciddi meseleler var. Bunlardan birisi de ekonomik kriz. Ekonomik krizde, Fransa’nın da Fransız firmalarının da yeni pazarlara ulaşabilme ihtiyacı var. Türkiye sadece 75 milyonluk önemli bir pazar olarak kalmayan, ama 3 saatlik uçuş mesafesinde dünya nüfusunun dörtte birini temsil eden 50’nin üzerindeki ülkeye ulaşabilen bir ülke. Böylesine önemli bir ülkeyi küstürmenin Fransa’nın ulusal çıkarlarına aykırı olacağını da görecek kadar zeki bir insan Sayın Hollande.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20646116.asp

İtalya'nın Reaper'larına Washington'dan onay çıktı

İtalya’nın Reaper filosunun silahlandırılması konusundaki teklif geçtiğimiz aylarda ABD Kongresi’ne sunulmuştu. Kırk günlük inceleme süresinin herhangi bir kongre üyesinden itiraz gelmeden sona ermesiyle iki ülke arasında prensipte bir anlaşma sağlanmış oldu.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20655207.asp

Medeniyetler İttifakı'na İspanya freni

İktidar değişikliğinin ardından İspanya'nın Medeniyetler İttifakı'na olan ilgisi azaldı. Türkiye'de Başbakan Erdoğan'ın himayesinde yapılacak toplantıya İspanya, başbakan yardımcısı düzeyinde katılacak.  Girişim 2005'te Türkiye ile İspanya öncülüğünde başlatılmıştı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25353562/

İspanya'dan 100 milyar Euro kaçtı

Euro Bölgesi'nde Yunanistan'dan sonra İspanya ekonomisinde büyük bir çöküş yaşanacağı yönündeki endişeler artıyor. İspanya Merkez Bankası, bu yılın ilk çeyreğinde yabancı yatırımcı ve sermaye sahiplerinin 100 milyar Euro’yu İspanya'dan çekerek daha güvenli ülkelere götürdüğünü açıkladı. İspanya Merkez Bankası'nın verilerine göre sadece geçtiğimiz mart ayında İspanya'dan yurtdışına çıkan para 66,2 milyar Euro oldu. İspanya Merkez Bankası, henüz nisan ve mayıs verilerini ise açıklamadı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354497/

Nikoliç: ‘Srebrenitsa’da soykırım yapılmadı’

Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikolic, 8 bin Müslüman’ın öldürüldüğü Srebrenitsa katliamının soykırım değil; “büyük bir savaş suçu” olduğunu söyledi. “Srebrenitsa’da soykırım yapılmadı. Orada bazı Sırplar savaş suçu işledi. bu kişiler bulunmalı, yargılanmalı ve cezalandırılmalı” diye konuştu.

http://dunya.milliyet.com.tr/nikolic-srebrenitsa-da-soykirim-yapilmadi-/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548229/default.htm

Çinli bakanlık çalışanı CIA ajanı çıktı

Çin’de Güvenlik Bakanlığı’nın üst düzey görevlilerinden birinin CIA ajanı olduğu ortaya çıktı. İki ülke arasında yaklaşık 30 yıldır ortaya çıkartılan en büyük ajanlık hikâyesindeki Çinli yetkilinin adı ise açıklanmadı. Reuters haber ajansı, bir Güvenlik Bakanı Yardımcısı’nın asistanlığını yaptığı belirtilen kişinin ABD’nin istihbarat servisi CIA’ya “siyasi, ekonomik ve stratejik istihbarat” bilgileri sağladığını, karşılığında da yüz binlerce dolar aldığını yazdı.

Skandalı dünyaya New York’ta yayımlanan Tayvan Amerikan gazetesi World Journal duyurdu. Adı açıklanmayan kişinin en üst düzey Çinli bürokratlarla iletişiminin olduğu, Çin’in denizaşırı istihbarat ağına sağlanan bilgilere erişebildiği belirtildi. Söz konusu ajanın üç yıl önce Hong Kong’ta bir kadın ABD ajanı tarafından tuzağa düşürüldüğü ve ajan olması için tehdit edildiği iddia edildi.

http://dunya.milliyet.com.tr/cinli-bakanlik-calisani-cia-ajani-cikti/dunya/dunyadetay/03.06.2012/1548586/default.htm

İş arayanlar bu ülkeye koşuyor

10 yıl önce daha iyi iş arayışı içerisinde olan işçilerin kaçtığı ülke Brezilya, bugün iş arayanların tercih ettiği ülkelerin başında geliyor. Ülkesi ekonomik krizle boğuşan ülke çalışanları Brezilya’ya koşuyor. Brezilya’ya en büyük göç, İspanya ve Portekiz ve ABD’den geliyor.

Veriler, dünyanın altıncı büyük ülkesi Brezilya'nın dünyanın dört bir yanındaki beyaz yakalı iş arayanların ilk uğrak noktası olduğunu doğruluyor. Brezilya’da 2011 yılında yasal olarak çalışan yabancı işçilerin sayısı bir önceki yıla göre yüzde 57 oranında artışla 1,51 milyona ulaştı.

http://dunya.milliyet.com.tr/is-arayanlar-bu-ulkeye-kosuyor/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548407/default.htm

'Chavez'in birkaç aylık ömrü kaldı'

Venezüella Devlet Başkanı Chavez'in, kanserin son aşamasına girdiği öne sürüldü. Haberi yapan gazeteci, kaynağının çok güvenilir olduğunu iddia etti.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1089813&CategoryID=81

Kadın takipçisine ev hediye etti

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki 3 milyonuncu takipçisi olan genç bir kadını ev vererek ödüllendirdi. Chavez, hafta başında yayınladığı mesajda, Natalia Valdivieso’yu 3 milyonuncu takipçisi olduğu için tebrik ederken, Valdivieso, ödülü olan yeni evini Perşembe günü aldığını söyledi. Natalia Valdivieso, Twitter hesabında yayınladığı mesajlardan birinde, ”Teşekkür ederim, evim çok güzel” derken, bir diğerinde evinin bulunduğu Margarita Adası’nda 200 aileye daha ev verildiğini kaydetti.

http://dunya.milliyet.com.tr/kadin-takipcisine-ev-hediye-etti/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548390/default.htm

Venezuela’da sivillere artık silah yasak

Venezuela’da giderek artan cinayetlerin önünü alamayan hükümet çareyi sivillere silahı yasaklamakta buldu.

Venezuela, silahların ticari amaçla satışını yasakladı. Cinayetlerin giderek arttığı ülkede ekim ayındaki seçimler öncesinde hükümet şiddete karşı harekete geçti. Ülkede bugüne kadar silah ruhsatı olan herhangi bir özel firmadan silah alabiliyordu. Yeni yasaya göre artık sadece ordu, polis ve güvenlik şirketleri gibi belli gruplar devlete ait silah üreticisi ve satıcılarından silah alabilecekler. Ülkede geçen sene 18 binden fazla cinayet işlenmişti. Hükümet şiddetle mücadelede ilk adımını yasadışı silah sahiplerinin silahlarını teslim etmeye teşvik için af çıkartarak atmıştı. Fakat Venezuelalılar hükümetin adımlarını yeterli bulmuyor. İngiliz yayın kuruluşu BBC’ye konuşan bir Venezuelalı, “Bu yasa önemli ama daha fazlasının yapılması gerekiyor. Her gün insanlar ölüyor. Yeterli çaba gösterilmiyor” dedi. Devlet Başkanı Hugo Chavez hükümeti amaçlarının tüm sivillerin silahsızlandırılması olduğunu söylüyor. Venezuela Şiddet Gözlemevi adlı bir kampanya grubu, Chavez’in 1999’da göreve gelmesiyle şiddetin giderek arttığını iddia etmişti. Birleşmiş Milletlerin hazırladığı bir raporda, Güney Amerika’daki cinayetlerin yüzde 70’inin silahla işlendiği, Batı’da bu bu rakamın ise sadece yüzde 25 olduğu ortaya konmuştu.

http://dunya.milliyet.com.tr/venezuela-da-sivillere-artik-silah-yasak/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548231/default.htm

Çipras’tan Türkiye’ye dost eli

Yunan Radikal Sol İttifak lideri Aleksis Çipras Ankara’ya “silahlanma moratoryumu” önerdi.

Ülkede 17 Haziran’da düzenlenecek seçimler öncesinde partisinin hükümet programını açıklayan Çipras basın toplantısında Türkiye için şu ifadeyi kullandı: “Komşumuza, bundan sonra büyük savunma sistemleri satın alımı konusunda moratoryum önereceğiz. Ve akabinde tutumlarının samimi olup olmadığını değerlendireceğiz.” Çipras ayrıca, SİRİZA’nın Türkiye’nin AB üyeliği lehinde olduğunu beyan ederken Ankara’nın iki ülke arasında işbirliği için olumlu adımlar atmamasından yakınarak “Yakınlaşma ve işbirliği iki taraftan da adım atmayı gerektirir, tek taraflı olmaz” diye konuştu.

Çipras İsrail konusunda da oldukça sert açıklamalarda bulundu. Partiprogramındaki “Saldırgan İsrail devleti ile askeri işbirliği anlaşması iptal edilecektir” maddesi dikkat çekti.  Yunanistan’da 17 Haziran’da yapılacak seçimlerde iktidarı hedefleyen SİRİZA’nın lideri Çipras IMF-AB’nin ülkeyi iflastan kurtarma karşılığı dayattığı acı reçete içeren paketi iptal edeceğini de yeniden vurguladı.  

http://dunya.milliyet.com.tr/cipras-tan-turkiye-ye-dost-eli/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548224/default.htm

Komşuda büyük dram!

Ekonomik krizle mücadele eden Yunanistan'da kesinti ve yokluklar öyle bir noktaya geldi ki, artık kanser hastaları...

Ekonomik krizle mücadele eden Yunanistan’da, yeni oluşturulan Ulusal Sağlık Hizmetleri Kurumu’nun (EOPYY) iflas etmesi nedeniyle aralarında binlerce kanserlinin de bulunduğu hastalar ilaçsız kaldı.

Alacaklarını tahsil edemeyen eczacıların devlet hastanelerine ve devletin sosyal sigorta kurumlarına bağlı hastalara ilaç vermeyi durdurması üzerine ilaç bulmakta zorlanan hastalar, ihtiyaçları olan pahalı ilaçları, bulabildikleri hastane ve eczanelerden peşin ödeme yaparak satın almak zorunda kalıyor. Yunan medyasındaki haberlerde, ülkedeki ilaç eksikliğinin had safhaya ulaştığı belirtilirken,kanser ve kronik rahatsızlıkları bulunan hastaların ölüm riskiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.

http://dunya.milliyet.com.tr/komsuda-buyuk-dram-/dunya/dunyadetay/01.06.2012/1548036/default.htm

AB vizesine yeşil ışık!

AB İçişleri Komiseri Cecilia Malmström, Türkiye ile "oldukça kısa bir sürede" vize diyaloğu başlatmak istediklerini söyledi. AB Komisyonu'nda basın toplantısı düzenleyen Malmström, vize diyaloğunun geri kabul anlaşmasından düzensiz göçle mücadelede bölgesel işbirliğine kadar geniş bir çerçeveyi ilgilendirdiğini belirtti.

Düzensiz göçle mücadelede Türkiye'nin kilit önem taşıdığını kaydeden Malmström, bu alanda AB ile daha yakın işbirliğinin Türkiye'nin de çıkarına olduğunu vurguladı.

http://dunya.milliyet.com.tr/ab-vizesine-yesil-isik-/dunya/dunyadetay/01.06.2012/1548117/default.htm

'Egemenliğinizi paylaşın yoksa dağılırsınız'

Brooking Enstitüsü Küresel Ekonomi ve Kalkınma Programı Başkan Yardımcısı Kemal Derviş ve AB'nin eski dış politika şefi Javier Solana, Avrupa'ya, krizden çıkmak için daha fazla birleşmesi tavsiyesinde bulundu.

Avrupalı düşünce kuruluşlarının işbirliğinde hazırlanan Europe's World dergisine ortak makale gönderen Derviş ve Solana,''Avrupa projesi geçmişte birçok zorluğun üstesinden geldi, fakat gelecek 2-3 yılda çok büyük zorluklarla karşılaşılacak. Sadece Avro Bölgesi değil AB de tehlike altında''uyarısında bulundu.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341660

PKK sempatizanlarına 19 yıl hapis

İngiltere’nin başkenti Londra’daki Türk kahvelerine molotof kokteylli saldırı düzenleyen PKK sempatizanı 3 kadın, toplam 19 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

 Geçen yıl aralık ayında Londra’nın kuzeyinde Türklerin yoğun olarak yaşadığı Haringey ilçesindeki Türk kahvelerine saldırı düzenleyen Dilek Dağ (25), Altın Yadırgı (28) ve Dilan Eroğlu (20) çıkarıldıkları mahkemede 19 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme saldırganların Kürt olmayan nüfusa yönelik saldırı düzenleme amacında oldukları ve PKK sempatizani şüphesi taşıdıklarını bildirdi. Saldırganlar 28-30 Aralık tarihleri arasında GümüşhaneNiğde ve Aksaraylıların bulunduğu kahvehanelere molotof kokteyli saldırı düzenlemiş ve maddi hasara yol açmışlardı.   Türk Camilerine saldırı Geçtiğimiz aralık ayında kahvehanelerin yanı sıra Türklere ait Valide Sultan ve Fatih Camisi’ne de yangın bombası atılmış, olayda ölen ya da yaralanan olmamıştı. Bu saldırıların arkasında aşırı sağcı ‘İngiliz Savunma Ligi’nin (English Defence League-EDL) ya da terör örgütü PKK’nın bulunabileceği belirtiliyor.

http://dunya.milliyet.com.tr/pkk-sempatizanlarina-19-yil-hapis/d İsrail'in Suriye endişesi

İsrail 91 Filistinlinin naaşını teslim etti

İsrail, 91 Filistinlinin cesedini iade etti. Batı Şeria'da naaşlar için Filistin lideri Mahmud Abbas'ın da katıldığı bir tören düzenlendi. İsrail, geçmiş yıllarda girdikleri çatışmalarda ölen Filistinlilerin naaşlarını, Filistin yönetimine teslim etti. İsrail'de bir mezarlıkta ''düşman savaşçılar'' adı altında isimsiz mezarlara gömülmüş olan 91 Filistinlinin naaşı, şafak vakti Filistin topraklarına götürüldü.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341764unya/dunyadetay/01.06.2012/1548092/default.htm

'Türkiye İsrail ile ilişkilerini öldürüyor'

Bakanlığın bir yetkilisi, "Erdoğan, iki devlet arasındaki ilişkileri sistematik olarak öldürüyor" dedi. İddianamede hakkında 10 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen eski İsrail Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi de, Türkiye'nin önemli bir ülke olduğuna işaret etti.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25353527/

'Türkiye subaylarımızı terörize edemez'

Mavi Marmara baskını emrini veren ve operasyona katılan İsrail'li askerlerin yargılanmak için Türkiye'ye iade edilmesini öngören iddianamaya sert tepki gösteren Lieberman, İsrail'in subaylarının Türkiye tarafından terörize edilmesine izin vermeyeceğini söyledi.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25353683/

'Avrupa Türkiye'ye haddini bildirsin'

Mavi Marmara konusunda Türkiye'den İsrail'e karşı hırçın tepkiler gösterildiğini söyleyen aşırı sağcı Dışişleri Bakanı Lieberman, "Avrupa Türkiye'ye haddini bildirsin" dedi.

9 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği Mavi Marmara baskınıyla ilgili hazırlanan, İsrail'li 4 üst düzey asker hakkında 9’ar kez ağırlaştırılmış müebbet isteyen iddianamenin kabul edilmesinin ardından İsrail’in tepkisi gecikmedi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341642

"Türkiye'ye gitmeyin"

İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, Mavi Marmara katliamıyla ilgili haklarında dava açılan 4 İsrailli yetkilinin Türkiye’ye gitmemelerini istedi.

http://www.haberturk.com/dunya/haber/746384-turkiyeye-gitmeyin 

'İsrail'den yüzen nükleer silah deposu'

İsrail'in, Almanya'dan aldığı denizaltıları nükleer başlıklı füzelerle donatarak, yüzer bir nükleer silah deposu yarattığı ileri sürüldü. Alman Der Spiegel dergisi, Almanya, İsrail ve ABD'den bazı eski bakan ve üst düzey yöneticilerle subay, mühendis ve gizli servis bilgilerine dayanarak verdiği habere göre, İsrail, Almanya'dan aldığı 3 denizaltıya nükleer başlıklı füze yerleştirmeyi başardı. İsrail'in, Almanya'nın Kiel kentindeki "Howaldtswerke-Deutsche Werft" adlı tersaneden 3 denizaltı daha alacağı belirtilen haberde, İsrail'in bu sayede "yüzer bir nükleer silah deposu" yarattığı ifade edildi.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25354889/

Savunma projesini iptal eden İsrail'e 63,5 milyon dolarlık fatura

İsrail Savunma Bakanlığı'nın, İsrailli savunma sanayi firmaları IAI ile Elbit'in Türk Hava Kuvvetleri'ne istihbarat sistemi satışına dair ihracat lisansını iptal etmesinin ardından Ankara'dan karşı hamle geldi.

Öncelikle İsrailli firmanın 8,5 milyon dolarlık teminat mektubu 'yakıldı'. Yani bu para, projenin ana yüklenicisi Aselsan tarafından geri alındı. Daha önce avans olarak ödenen 55 milyon doların iadesi için IAI ve Elbit'e verilen sürenin dolmasına birkaç gün kaldı. Bu miktar da Aselsan tarafından tahsil edilecek. Geri alınan miktarlar ya doğrudan Savunma Sanayii Müsteşarlığı'na (SSM) aktarılacak ya da SSM ve Aselsan arasındaki mahsuplaşmada kullanılacak. 

http://dunya.milliyet.com.tr/savunma-projesini-iptal-eden-israil-e-63-5-milyon-dolarlik-fatura/dunya/dunyadetay/01.06.2012/1547943/default.htm

Libya askerlerini Rumlar eğitecek

Rum Politis gazetesinin haberine göre, Libya'nın Güney Kıbrıs'taki Büyükelçilik Maslahatgüzarı Salah Abourgigha, Rum Savunma Bakanlığı'nı ziyaret ederek, Rum yönetiminden, yeni Libya ordusundan az sayıdaki askerin Güney Kıbrıs'ta eğitilmesi konusunda yardım istedi.

http://www.haberturk.com/dunya/haber/746194-libya-askerlerini-rumlar-egitecek

Elinden gelse Türkiye Kıbrıs’ı batıracak

AB dönem başkanlığını almaya hazırlanan Kıbrıs Rum yönetiminde bakan seviyesindeki başkanlık müsteşarı Andreas Mavroyannis, Türkiye’nin doğu Akdeniz’de en büyük engel olarak ortada duran Kıbrıs Rum yönetimini, imkân bulsa batıracağını savundu.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/20646155.asp

KKTC pasaportlarda adını değiştiriyor

KKTC’de Bakanlar Kurulu 23 Mayıs’ta aldığı bir kararla KKTC pasaportlarında yazan “KKTC” yazısını çıkarma kararı aldı. Kurul “KKTC” yerine, “Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” isminin İngilizce kısaltması olan “CTR” adının konmasına karar verdi.

http://dunya.milliyet.com.tr/kktc-pasaportlarda-adini-degistiriyor/dunya/dunyadetay/29.05.2012/1546266/default.htm

Polonya'da yılda 180 bin kaçak kürtaj

Kürtaj Avrupa'da da bitmek tükenmek bilmeyen bir tartışma konusu. Tartışma bilimsel zeminde değil felsefi ve ideolojik zeminde gerçekleşiyor. Kürtaj için yeni yasal düzenleme konusunda Türk hükümetinden gelen sinyaller Polonya'daki mevcut uygulamaya işaret ediyor. Ancak Polonya'da yılda 180 bin kaçak kürtaj yapılıyor.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25353864/

"Kürtaj açıklamalarından büyük kaygı duyuyoruz"

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün küresel kadın hakları temsilcisi Gauri van Gulik, yasallaşması durumunda, Başbakan Erdoğan'ın ifadelerinin Türkiye'yi kadın hakları açısından gerileştireceğini söyledi. Amerika'nın Sesi'ne göre, örgüt, Erdoğan'ın kürtajı cinayet olarak gördüğünü ve kürtaj faaliyetlerini kısmaya yönelik yasa hazırlandığını söylemesinden büyük kaygı duyduğunu açıkladı.

Örgütün küresel kadın hakları temsilcisi Gauri van Gulik, Başbakan Erdoğan'ın ifadelerinin yasalara yansıması durumunda Türkiye'de yıllardan bu yana devam eden yasal kürtaj hakkının tehlikeye düşeceği, bu tarz yasaların Türkiye'yi kadın hakları açısından gerileştireceği uyarısında bulundu.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=342014

WSJ: Erdoğan ilk kez vatandaşın yatak odasına girmiyor

 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’ın “Her kürtaj bir Uludere” sözlerinin yankıları sürüyor. Wall Street Journal gazetesi, Erdoğan’ın yaptığı karşılaştırmanın büyük tepki yarattığını belirtirken “Hafta sonu açıklaması, Başbakan’ın söylem yoluyla vatandaşların yatak odalarına girdiği ilk kez değildi. Sayın Erdoğan yıllardır ‘üç çocuk Politikası’nı teşvik ediyor” ifadelerini kullandı.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1089495&CategoryID=81 

 NYT'den çarpıcı kürtaj yorumu

New York Times'da yer verilen gazeteci Andrew Finkel imzalı makalede "Her kürtaj bir Uludere" benzetmesi eleştirilirken, Başbakan Erdoğan'ın, Türkiye'de kadınların seçme hakkını "siyasi gündeminin ortasına yerleştirmesi", "trajik sonuçları olabilecek bir hata" olarak nitelendi.

New York- Andrew Finkel, "Türkiye'nin Başbakanı, durum kontrolünü mü kaybediyor" sorusu ile başladığı makalesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kürtaj ile Uludere arasında bağ kurmasına dikkat çekerek "Tek bir vuruş ile Türk kadınının seçme hakkını, daha önce hiçbir zaman yer almadığı, gündeminin ortasına yerleştiriverdi. Bu, trajik sonuçları olabilecek bir hatadır" yorumunu yaptı.

Finkel, Erdoğan'ın, geniş ailelerden yana olduğunu ancak Türkiye'de kadınların kürtaja ailelerinin fazla büyüdüğünde başvurma eğilimi gösterdiğini kaydettiği makalesine, "Eğer, daha fazla kadın yasa dışı kürtaja yönelmeye zorlandığı için ölmeye başlarsa o zaman Erdoğan'ın Uludere katliamı ile yaptığı garip benzetme, olması gerekenden çok yerinde olur" uyarısıyla son verdi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=341612

Karşı devrimin ayak sesleri ile uyanmadığımız günlerde, Ülkemiz ve halkımız için daha iç açıcı bir Dünya gündeminde görüşmek umuduyla saygılarımızı sunarız.

Hits: 31009