Duydunuz mu, Libya ikiye bölünmüş! Bir kabile özerk ülke ilan etmiş.. Diğer kabileler de özgürlük yolunda olabilir!
ABD, Fransa ve AB, Kaddafi ile birlikte Libya’yı da yerle bir etmeye karar verdikleri andan itibaren, bu ülkelerin “özgür medyası” derhal dünya çapında bir “Libya’yı özgürleştirme” algısı, propagandası oluşturmaya soyundu.
Libya savaşının kod isimlerini anımsıyor musunuz? Diktatör Kaddafi, Katil Kaddafi, 42 yıllık diktatör, Aile hanedanı vb... Katliamcı... Neler neler, gidin savaş günü gazetelerimize, TV’lerimize.. açın okuyun. Pek çok köşe yazarına bakın.. Nasıl da “özgürleştirme” operasyonlarını alkışlıyorlardı!
Arap Baharı falan, Batı hemen bizzat bir “Libya Baharı” yaratmıştı. Sonuçta ülkeyi yerle ettiler.. Bazı uşaklarını da ülkenin başına diktiler..
Peki Kaddafi’yi linç ettirdi Batı, bu linç olayı son görüntülerdi gözümüzün önünde, pek çoğu da diktatörün sonu diye yazdı.. Cılız bazı sesler de, mırın kırın insan haklarından söz etti!
Olay bitti medya ve Batılı emperyalistler için..
***
Hayır, olay bitmedi, aslında yeni başlıyordu.. Geride nasıl bir Libya kaldığını merak etmeliyiz, bir dünyalı vicdanı bunu emrediyor..
Şöyle bir karıştırdım ne var ne yok diye. Meğer Libya’da Yaralılar ve Şehitler Bakanlığı kurulmuş! Bu bile başlı başına, Libya’daki katliamın hacmi hakkında yeterli bilgi veriyor!
Bakan Abdurrahman el Kısa açıkladı, ta iki ay önce, okudunuz mu: Kaç kişi öldü savaşta tam bilemiyoruz ama 50 bin kişi olduğunu tahmin ediyoruz! Yaralı sayısı? En az 25 bin! Bu bile kafa karıştırıcı, yaralı sayısının ölü sayısına göre birkaç kat olması gerekirken.. Nüfusu 6.4 milyon olarak bildirilen Libya’da yaralı ve ölü sayısı 100 bin olsa, demek savaş sonrası Libya halkının yüzde 1.5’i saf dışı sayılabilir! Çoluk çocuk, kadın...
Düşünün, NATO, bir İslam ülkesini bombardımanlarla yerle bir ediyor. İslam ülkesi veya ülkeleri saldırsa, bir Avrupa ülkesi bu kaybı verse.. Ne olabileceğini düşünün!
Kim ki, Batı, Libya ve diğer İslam ülkelerine refah, demokrasi, insan hak ve özgürlükleri getirmek için gitti, gidiyor; bombaladı, bombalıyor; öldürdü, öldürüyor; yaktı, yıkıyor... diyor!
O, dünyanın en büyük alçaklarından biridir!
Doğrusu şudur: Batı, kendi refahını - zenginliğini, petrole özgürce sahip olmayı, yıktıkları ülkede yeni iş alanları yaratıp oraları yeniden inşa etmeyi, pazarlarını tamamen kontrol etmeyi sağlamak için bunu yapmaktadır.. İslam ülkelerini ne kadar kontrol altında tutarsa.. hele hele en iyisi, şüphesiz ki sonsuza kadar düzenlerinin böyle sürmesi..
***
Size bazı rakamları anımsatayım: Libya’da 2010’da adam başına milli gelir 17.000 doları aşıyordu. Bütün sağlık göstergelerinde bölge ülkelerinden katbekat ileride idi.. Bazı kalemlerde Türkiye’den bile iyi!
Hatta insani gelişmişlik göstergelerinde Türkiye’yi geride bırakmıştı...
Birleşmiş Milletler İnsani Gelişmişlik Göstergesi’ne göre (2010-2011) Libya, yüksek gelişmişlik aşamasında bir ülke ve Türkiye ve Arap ülkeleri ortalaması ile karşılaştırmalı olarak durumu şöyleydi:
İnsani gelişmişlik gösterge değeri, 0.775. (Türkiye 0.679, Libya bizden yüksek.) Arap ülkeleri ortalaması: 0.588.
Doğumla birlikte yaşam beklentisi: 74.5 yıl. (Türkiye 72.5 yıl) Arap ülkeleri: 69.1 yıl.
Nüfusun okul/eğitim yılı: 7.3 yıl (Türkiye 6.5) Arap ülkeleri: 5.7 yıl.
Beklenen ortalama eğitim yılı artışı: 16.5 (Türkiye, 11.8 yıl). Arap ülkeleri: 10.7 yıl.
Adam başı brüt gelir: 17.068 $ (Türkiye 13,359 $) Arap ülkeleri: 7.861 $
Yukarıdaki tablo size epey şey anlatıyor olsa gerek! Libya’da inşaat yapan bir dostumla konuşuyoruz. Sosyal konutlar yapmış.. Kaddafi yeni evlenenlere parasız dağıtıyordu! Sosyal konutların büyüklüğü ne kadar tahmin edersiniz? Hayır edemezsiniz, söyleyeyim: 450 metrekare!
***
Şimdi neler oluyor Libya’da? İç savaş sürüyor, Aşiretler özerklik ilan ediyor.
Libya’da Arap Baharı falan değil, Batı Baharı yaşandı!
Libya’nın yeniden inşası için, altyapı, ev vb. ne kadar para gerekli? 300 milyara dolar? 1 trilyon dolar?!
Eh, Batılı şirketlerin buna acil ihtiyaçları var!
Libya 10 yıl gerilemiştir ve Kaddafi dönemi refahına ulaşıp ulaşamayacağı belirsizdir..
Kim ki şimdi Suriye’ye askeri müdahale edilerek, ülkenin bombalanarak “demokrasi”, insan hak ve özgürlüklerin götürüleceğini iddia ediyorsa, onlar da tıpkı Libya için aynı şeyleri dileyenler gibidir...
Dünyanın en...
(Cumhuriyet)