Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi hakkında, "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı. Bir baro Başkanı hakkında 2 yıldan fazla hapis cezasının istenmesi, dava sonuçlanıncaya kadar görevden alınmasını gerektirir mi? İddianameyi ve bu konuyu Avukat Rıza Saka'ya sorduk...
-Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi hakkında 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Siz Elçi hakkında hazırlanan bu iddanameyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Avukat Rıza Saka: Öncelikle Tahir Elçi’nin o sözleri söylediği programda ben de vardım. Tahir Elçi’nin söylemiş olduğu, “PKK terör örgütü değildir” sözü kınanabilir. Özellikle böyle hassas bir dönemde söylenmesi ile toplumun değerlerini rencide edici nitelikte oldu ve böyle bir söz kabul edilemez. Ancak bir terör örgütü ile ilgili olarak, “terör örgütü değildir” şeklindeki bir düşünce açıklaması suç olarak değerlendirilemez.
Çünkü eğer bir terör örgütünün herhangi bir eylemini olumlayan, benimseyen, güzel göstermeye yönelik bir söz olsa terör örgütü üyeliğinden ya da terörü övmek suçundan cezalandırabilirsiniz. Meseleye sadece “PKK terör örgütü değildir” sözünden yaklaşmamak lazım; o söz nerede başladı, nerede bitti bunlara da bakılması gerekiyor. PKK’nın terör örgütü olmadığını, farklı bir örgütlenme modeli olduğunu anlatmaya çalıştı. Bu nedenle asıl gayesini ortaya koymak bakımından konuşmanın tamamına bakmak lazım.
"Elçi’nin yorumlarını ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirmeliyiz"
Ben Türk Ceza Kanunu kapsamında “PKK terör örgütü değildir” sözünün ifade özgürlüğü bağlamında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Herhangi bir suç unsuru olmadığı için suç olarak kabul edilmemeli. Fakat kabul edilebilir bir yaklaşım olmadığını söyleyebiliriz.
Özellikle son dönemde eylemlerini ağırlaştırarak pek çok şehit verilmesine sebep olan PKK terör örgütüne, 'terör örgütü değildir' demenin toplumsal hiçbir yararı yok.
Tekrar ediyorum bu söze katılmıyor olsam da Tahir Elçi’nin yorumlarını ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirmeliyiz. Bu sebeple ben Tahir Elçi’nin dava sonunda beraat edeceği kanaatindeyim.
-Tahir Elçi hakkında hapis istemiyle iddianame hazırlanması Baro Başkanlığı görevinden alınmasına sebep olur mu?
Aslında avukatlık kanununun 5.maddesi uyarınca;
"Türk Ceza Kanununun 53'üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı iki yıldan fazla süreyle hapis cezasına ya da Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, cezası ertelenmiş, paraya çevrilmiş veya affa uğramış olsa da bu suçu işleyen kişiler avukatlığa kabul edilmezler."
Yani, 2 yıldan daha uzun süreli hapis cezası gerektiren bir eylem nedeniyle dava açılması durumunda, dava sonucuna kadar görevden alınır. Fakat bu hüküm İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’a uygulanmadı, Tahir Bey’e uygulanır mı onu bilemiyorum. Yani Ümit Kocasakal hakkında da gerçekleştirmiş olduğu bir eylem nedeniyle süresi 2 yılı aşan ceza davası açılmış olmasına rağmen görevden alınmadı. Dolayısı ile Tahir Elçi de görevden alınmaz diye düşünüyorum.
Sinem Sena AYDIN / Hukuk Ajansı