HÜRRİYET gazetesi Yazarı Ahmet Hakan’a saldırı soruşturmasında gözaltına alınan 7 kişinden altısının, savcılığın tutuklanma talebine rağmen serbest bırakılmasını değerlendiren İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal “Ahmet Hakan’a elbette geçmiş olsun ama asıl hukuk devletine geçmiş olsun. Bugüne kadar birçok olayda her 2, 3 kişi gördüğünüz şeye örgüt suçlaması yaptınız mı? Yaptınız” diyerek soruşturmaya ilişkin kuşkular olduğunu söyledi. Kocasakal’ın değerlendirmeleri şöyle:
“Buradaki saldırı aslında tüm basına bir gözdağı. Yani bizim istemediğimiz bir şeyler yazarsanız, söylerseniz, çizerseniz başınıza bunlar gelir. Bunun adını koyalım. Nazi Almanyası’ndaki SS’ler gibi bir hareket.
Benim için önemli olan tutuklama olması ya da olmaması değil. Başka bir özellik var. Siz bugüne kadar her 2 kişi gördüğünüz, 3 kişi gördüğünüz şeye örgüt suçlaması yaptınız mı? Yaptınız. Burada mesele şu; bu kişilere 100 bin TL verilmesi, hatta bir takım devlet büyüklerinin koruyup kollayacağı sözü, emniyette bir çorba içer çıkarsınız gibi ifadeler okudum ben. Daha önce Hürriyet’e yapılan saldırıyı yöneten, açık açık tehdit eden iktidar milletvekili Abdurrahim Boynukalın’ın AKP kongresinde divan üyesi olmasına ve AKP’nin önde gelenleriyle samimi havasına, gördüğü itibara lütfen bir bakın. Bazı gazeteciler ya da milletvekilleri tarafından ‘dişini tırnağını sökeriz, seni sinek gibi ezeriz’ gibi beyanlar ve yargının içinde bulunduğu durum da gözetildiğinde etkin bir soruşturma yapılmayacağı yönünde oluşan haklı kanaat beni endişelendiriyor.
SALDIRILAR ÖZENDİRİLİR
Saldırının arkasında bir örgüt var mıdır, yok mudur? Arkasında kimler vardır? Gerçek failler, azmettirenler kimlerdir? Organize midir değil midir? Bu hususlarda etkin bir soruşturma yapılmayacağı hususunda genel anlamda sahip olunan kanaattir. Bu işlerin fikrini ateşleyen, bir gazeteyi basan milletvekilini siz halen divan üyesi yapıyorsanız, en üst perdeden gerçek anlamda bir kınama ve faillerin bulunması hususunda bir şey ortaya konulmuyorsa, bundan sonra olabilecek bu tür davranışların özendirilmesi anlamına gelir.
Aynı savcılarımız, aynı hâkimlerimiz, Cumhurbaşkanı’na veya bir başkasına bırakın hakareti en küçük bir eleştiride derhal harekete geçiyor ama böylesi bir olayda farklı davranıyorsa, işte o zaman bu da bu tabloyu tamamlayan bir başka husus. Eğer hukuk devleti isek işlenen fiilin önündeki, arkasındaki her şeyi açığa çıkartmak lazım. O zaman caydırıcılık sağlarsınız.” (Eyüp SERBEST/İSTANBUL)
Turgut KAZAN
DERİN DEVLETİN YENİ ÖRNEĞİ
Çok örnek gördüğüm için bu gün yaşananlara da hiç şaşırmadım. Dün nasıl derin devlet deniliyordu, bugün de aynı şeyin yeni bir örneğiyle karşı karşıyayız. O ifadelerde, en tepedeki yerden emir geldiği söyleniyor. Onun en tepedeki yerin neresi olduğunu ortaya çıkartmak devletin görevidir. Ortada birçok suç var. Bir örgütle karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor. Hukuk devleti varsa ki olduğuna inanmıyorum, hukuk devleti bunu araştırır. Ama ben araştıracağını, ortaya çıkartacağını sanmıyorum.
YA TUTUKLA YA ÜST MAHKEMEYE YOLLA
AHMET Hakan’a saldırıya ilişkin gözaltına alınan yedi kişiden altısının hâkim tarafından sorgulandıktan sonra serbest bırakılmasına savcılıktan itiraz geldi.
Hâkim, 6 kişinin serbest bırakılmasına, ‘Örgüt suçundan tutuklamaya yeterli delil bulunmadığını, mala zarar verme suçundan öngörülen cezanın alt ve üst sınırı dikkate alındığında tutuklama talebinin ağır bir tedbir olacağını, hakaret, silahla tehdit, birden fazla kişiyle tehdit suçundan ise delil bulunmadığını’ gerekçe göstermişti. ‘Silahla tehdit’ suçu unsurunun bir adet bira şişesinden ibaret olduğunu ve suçta kullanıldığına dair beyan ve sağlık raporu bulunmadığını ifade etmişti. Kararda, atılı suçlardan tutuklama talebinin ağır bir tedbir olacağı belirtilmişti. Fuat Elmas, Soner Arık, Yahya Kemal Gezer, Nezih Özbirinci, Uğur Adıyaman, Kamuran Ergin’in hâkimlik tarafından serbest bırakılmasına İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgüt Suçlar Bürosu Soruşturma Savcılığı’ndan itiraz geldi. Savcılık serbest bırakma kararını veren İstanbul 6’ncı Sulh Ceza Hâkimliği’nden kararını düzeltmesini aksi takdirde itirazın değerlendirilmesi için dosyanın bir üst hâkimliğe gönderilmesini talep etti. (Ayşegül USTA/İSTANBUL)
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/30250738.asp