Ankara Barosu'ndan, Saray'a bir dava daha

~ 01.07.2015, Yeni Yaklaşımlar ~

Ankara Barosu Başkanlığı, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin, üzerine Cumhurbaşkanlığı Sarayı yapılan Atatürk Orman Çiftliği'ne (AOÇ) ait 8 bin 406 metrekarelik parselin iki yıllığına ve bedelsiz olarak Cumhurbaşkanlığı'na tahsis edilmesini öngören 21 Haziran 2015 tarihli kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açtı.

Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi'ne sunulan dava dilekçesinde, daha önce Başbakanlık'a tahsis edilen AOÇ'ye ait arazinin şimdi Cumhurbaşkanlığı'na tahsis edilmesinin yasal dayanaktan yoksun olduğu vurgulandı.

Dilekçede, tahsisi yapılan parselin, Mustafa Kemal Atatürk'ün zirai üretim birimi olarak korunması şartıyla Hazine'ye bağışladığı AOÇ'nin bir parçası olduğuna dikkat çekildi.

Dava dilekçesinde, Belediye Kanunu'nun 75. maddesinin, kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazların kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılmasını yasakladığı anımsatıldı.

Söz konusu arazi üzerine Cumhurbaşkanlığı Sarayı, konutu, kongre merkezi, cami, kütüphane, toplantı ve sergi salonu, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı binaları yapıldığı kaydedilen dilekçede, "Devredilen bir arazi olduğundan, üzerine yapılacak yapının da kamu konutu ve sosyal tesis olmaması yasa gereğidir" denildi.

Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliği'nin 18. maddesine göre Meclis'in almış olduğu kararların tam metninin, karar kesinleştikten itibaren en geç yedi gün içinde valiye gönderilmesi ve uygun araçlarla halka duyurulması gerektiği hatırlatılan dava dilekçesinde, söz konusu kararın halka duyurulmadığı belirtildi.

Dilekçede, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin tahsis kararının, Anayasa, Belediye Kanunu, Büyükşehir Belediyesi Kanunu, Büyükşehir Belediye Meclisi Yönetmeliği ve yargı içtihatlarına aykırı olduğu ifade edilerek yürütmesinin durdurulması ve iptali talep edildi.

Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, davaya konu olan arazinin, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1937 yılında şartlı olarak hazineye bağışladığı AOÇ'nin bir parçası olduğunu söyledi.

Hakan Canduran, "Bağışla ilgili pek çok resmi belgeye göre AOÇ, bir zirai üretim birimi olarak korunması ve işlerliğinin devamı şartı ile Hazine'ye devredilmiştir. Bağış senedinde, çiftlikte arazi ıslahı yapılması; çevrenin güzelleştirilmesi; halka gezecek-eğlenecek ve dinlenecek sağlıklı yerler sağlanması; halka katıksız gıda maddeleri üretilmesi ve temini amacı açıkça belirtilmiştir. Atatürk'ün kişisel mülkünü bağışladığı Hazine, AOÇ'nin mülkiyetini bu yükümlülükler ile birlikte devralmıştır" dedi.

Canduran, "Ankara Barosu olarak, Mustafa Kemal Atatürk'ün mirası olan AOÇ'nin Atatürk'ün vasiyetine uygun şekilde korunmasını sağlamak için elimizden geleni yapacağız" diye konuştu. (ANKA)

 

Hits: 1023