Sevgili,
Son günlerde adı sıkça geçen Bedri Rahmi Koyu, eskiden bu adla anılmazdı.
Bedri Rahmi Eyüboğlu ilk Mavi Yolculuğuna çıktığında, Fethiye Körfezi’nde, kıyısında tatlı su kaynağı da bulunan koyun adı henüz Taşyaka Bükü idi.
Taşyaka Bükü’nün adının Bedri Rahmi’yle dönüşmesi, sanatçımızın 1974 yılındaki gezisi sırasında kıyıdaki iskelenin hemen yanındaki kayanın üzerine ilk bakışta uzaktan balık izlenimini veren bir figür çizmesinden sonradır.
Bedri Rahmi, Halikarnas Balıkçısı’nın 1945’te başlattığı “Mavi Yolculuk”a ilk katılanlarından biridir.
Bizim bütün Anadolu uygarlıklarının mirasçısı olduğumuz savını benimseyen aydın ve sanatçılar ekolünün Balıkçı önderliğinde başlattıkları “Mavi Yolculuk” güç koşullar altında gerçekleştirilen bir kültür ve sanat şenliğiydi.
1970’li yıllarda, ikinci dalga olan, hâlâ henüz küçük sayılabilecek bir meraklı grubu tarafından, ilgi gören Mavi Yolculuk, günümüzde yaygınlaşmış, bazen çok lüks tekneler ile de yapılan yaygın bir turizm türü haline gelmiştir.
***
Özellikle ana güzergâhı, Bodrum ile Antalya (Phaselis) arasında olan Mavi Yolculuğu herkese salık veririm.
Gerçi doğa ile iç içe, elden geldiğince doğal koşullar içinde yaşanan, geceleri, tekne üzerinde açıkta yatılan, kuyusu olan koylarda imkân buldukça buz gibi sularla yıkanılan, gezginlerin kendi yemeklerini kendilerinin yaptıkları, yol üzerindeki tarihi zenginliklerin değerlendirildiği Mavi Yolculuklar geride kaldı; karadan yolu olmayıp denizden ulaşılan bakir koylardan kimileri, Karacasöğüt örneğinde olduğu gibi, tatil siteleriyle doldular; koylarda tekneler tıkış tıkış, birbirlerine abanarak kendilerine yeraçar oldular. Özensiz kalabalığın getirdiği kirlilik, gürültü kirliliğini içerecek şekilde büyüdü.
Ama her şeye karşın yine de “Mavi Yolculuk” eşsizdir.
40 yılı aşkın süredir, her defasında hem keyiften hem de yeni bir koyu daha kaybettiğimizi görecek olmanın korkusundan titreyerek Mavi Yolculuğa çıkıyorum.
Bu hafta içinde gazete ve televizyon haberlerinde, aralarında Bedri Rahmi’nin de bulunduğu, Fethiye Körfezi’ndeki dört çok ünlü Mavi Yolculuk koyunun da (Bedri Rahmi, Akbük, Sarsala, Göbün) tehdit altında olduğu bilgisi yer aldı.
Sözü edilen dört ünlü Mavi Yolculuk koyu Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından 29 yıllığına işletilmek üzere ihaleye çıkarılmıştı.
***
Rantçıların gözlerini bu cennet koylara diktikleri ortamda yapılan ihalelerin, bu alanların da talan pençesine düşmesine neden olması endişesini yarattı kamuoyunda.
Sivil toplum örgütleri ve yerel kuruluşlar, ihalenin durdurulması için dava açtılar.
Diğer koyların ihaleleri tamamlanırken, Bedri Rahmi Koyu ile ilgili olarak Muğla Belediyesi tarafından açılan dava üzerine Muğla 2. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Yapılan ihalelerin bir bölümünü de eski işletmecilerin kazanmaları ve şartnamenin koşullar, göz önünde bulundurulunca, kimileri doğa dostlarının rant talanı karşısındaki uyarılarını abartılı bulacak ve eleştireceklerdir.
Ancak kıyı yağması konusunda yaşadıklarımız, duyarlılıkların boş olmadığını kanıtlıyor.
Bedri Rahmi, şimdilik kurtuldu. Ama nereye kadar?
Hukukun rafa kaldırıldığı, yargı kararlarının hiçe sayıldığı bu ortamda, uyanıklık sürmez ise zafer cennet talancılarının olacaktır. Naraları şimdiden kulaklarımıza geliyor:
“Akın var akın/kıyılara akın/ cennet koyları talan edeceğiz/ cennetin talanı yakın”