Amerika Şeriatı Tartışıyor

~ 11.02.2015, Yeni Yaklaşımlar ~
2009’da New Jersey’de bir yargıç, karısını döven ve kendisiyle cinsel ilişkiye zorlayan Faslı bir adam için yasaklama emri çıkarmadı. Davada kadının kocası, İslami kurallara göre karısının ‘kendi malı olduğunu ve dinine göre ona istediği gibi davranabileceğini’ iddia etmişti.

2011 yılında Florida’da bir mahkemenin bir İslam merkezi ve vakıf yönetiminden uzaklaştırılan kişiler arasındaki anlaşmazlıkla ilgili kararında şeriat hukukuna gönderme yapması tartışmalara yol açmıştı.

Bu ve diğer davalar Amerikalı siyasetçileri Amerikan mahkemelerinde yabancı hukukun ve özellikle de şeriat hukukunun göz önünde bulundurulmasını yasaklayan yeni yasalar çıkarmaya yöneltti.

Uzmanlar bu tür davaların yenilerinin görüleceğini ve eninde sonunda bir tanesinin Amerikan Anayasa Mahkemesi’ne taşınacağını belirtiyor.

Tehlikeli İçtihat

Şeriat hukukunun Amerikan mahkemelerinde göz önünde bulundurulmasının tehlikeli olduğunu düşünenler var. Washingtonlu avukat ve siyasi eylemci David Yerushalmi Amerikan mahkemelerinin İslami hukuku reddetmesi gerektiğini çünkü İslami hukukun diğer dinlerden farklı olarak siyasi içeriğe sahip olduğunu söylüyor.

İslami hukuka göre dinden çıkanların öldürülmesi gerektiğini ya da Hz. Muhammed’e karşı sözler söyleyen kişilerin de dine küfürden idam edilmesi gerekeceğini söyleyen Yerushalmi, İslam’ın amacının dünyayı tek bir devlet altında birleştirmek ve şeriatla yönetmek olduğunu düşünüyor.

Bazıları ise Amerikan hukukunun uluslararası hukukun gerektirdiği yönde yabancı yasaları göz önünde bulundurduğuna dikkat çekiyor. Ancak, Amerikan mahkemeleri Müslümanlar’ın taraf olduğu davalarda bir soruyla karşılaşıyor: Eğer bir Müslüman şeriatı kullanarak cezai yükümlülükten kaçmak isterse Amerikan mahkemeleri ne yapmalı?

Bu konu New Jersey’deki davada gündeme geldi.

Act For America kurucusu Brigitt Gabriel, şeriatın kadın haklarını çok ciddi biçimde kıstığını ve bir Müslüman’la evlenen kadınları kocalarının istediklerini yapmaya zorladığını söylüyor. Gabriel ayrıca çift arasında çıkan tartışmalarda da şeriatın erkeği kayırdığına dikkat çekiyor.

Bir erkeğin mahkemeye gelerek, “dinim ne gerektirirse onu yaparım,” dediğinde Amerikan mahkemelerinin anayasaya ve Batı hukukuna göre karar vermesi gerektiğini söyleyen Gabriel, Batı’da İslam etkisinde yaşayan kadınların zamanla haklarını kaybederek ikinci sınıf vatandaşa dönüştüklerini belirtiyor.

‘Endişeler Abartılıyor’

Ancak bazı diğer kişiler, Müslümanlar arasındaki ilişkilerde şeriatın göz önünde bulundurulması gerektiğini düşünüyor.

New Jerseyli avukat Abed Awad, bazı Amerikalı dini kesimlerin tehdit söyleminin saçmalık olduğunu söylüyor. Awad, örneğin çok eşliliğin bazı Müslüman ülkelerde yasal olduğunu, ancak Amerika’da yasalara aykırı olduğu için hakimlerin böyle bir evliliği tanıyamayacağını belirtiyor.

Amerika’da ister Çin, ister İslami, ister Fransız yasası olsun her zaman Amerikan anayasasının ve kamu politikalarının izlenmesi gerektiğini söyleyen Awad, Amerikalı hakimlerin verileri gözden geçirecek yetenek ve kaynaklara sahip olduğunu ve Amerikan hukukuna göre karar vereceklerini söylüyor.

Amerika-İslam İlişkileri Konseyi direktörü Nihad Awad geçmişte çıkan kararların genel olarak şeriatın yararı göz önünde bulundurularak alındığını ve Müslümanlar arasında bugün dahi şeriatı yasal sistem olarak görenler olduğunu söylüyor.

Nihad Awad, şeriatın da genel olarak özgürlük, saygı, eşitlik ve adalet içeren bir değerler sistemi olarak bilindiğini de ekliyor.


http://www.amerikaninsesi.com/content/amerika-seriati-tartisiyor/2637432.html

Hits: 1034