Danıştay, açılan bir davada, Yargıtay kararlarının yayınlanması gerektiğine karar veren Ankara İdare Mahkemesinin kararını bozdu
İŞTE DANIŞTAY'IN KARARI
DANIŞTAY 10. DAİRE
ESAS: 2009/3337
KARAR: 2013/7110
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde "İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler." kuralı bulunmaktadır.
Bu kuralın değerlendirilmesinden, idarelerin, kanunlarla verilmiş görevleri, yine kanunlarda gösterilen usullere uygun olarak yerine getirmekle yükümlü oldukları, kanunların imkan verdiği hallerde takdir yetkisini kullanabilecekleri, kanunlarla yerine getirilmesi görev olarak yüklenmemiş talepleri karşılamaya veya kanunlarda gösterilenin dışında usuller izlemeye ya da takdir yetkisinin hukuka uygun olarak kullanımında belirli tercihlerde bulunmaya, yargı kararıyla zorlanamayacakları sonucuna ulaşılmaktadır.
2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nda veya başkaca bir kanunda, davacının başvurusuna konu talebin karşılanmasını, Yargıtay Başkanlığına görev olarak yükleyen bir kural bulunmamaktadır.
Buna göre, davalı idarenin, başvuru konusu talebi karşılamaya yargı kararıyla zorlanamayacağı açıktır.
Açılan bir davada, Ankara 1. İdare Mahkemesi, Yargıtay kararlarının halka açılması konusunda karar verdi. Ancak Yargıtay'ın temyiz etmesi üzerine dosyayı görüşen Danıştay 10. Dairesi,
- Ankara İdare Mahkemesinin kararını bozdu.
- Kararlar, Türk Milleti adına alınmasına rağmen, halktan gizlenmiştir.
- Danıştay kendisi de kararları yayınlamadığı ve ucu kendisine de dokunacağı için meslek dayanışması göstermiştir.
Öte yandan, Yargıtay'ca verilen bütün kararların, hiçbir ayrım ve ayıklama yapılmadan, herkesin erişimine açılması, taraflara ait kişisel bilgilerin ifşasına neden olarak, 2709 sayılı T.C. Anayasası'nın 20. maddesinin "Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz." kuralını içeren 1. fıkrasına aykırılık oluşturabilecektir. Çok sayıda kararın ayrım ve ayıklama yapılarak erişime açılması ise, yüksek düzeyde mali ve personel altyapısını gerektireceği için, idarenin takdir yetkisi kapsamında alacağı karara bağlıdır.
Kaldı ki, imkanlar dahilinde, Yargıtay'ca verilen bazı kararlar, ayrım ve ayıklama yapılarak, elektronik (Yargıtay web sitesi) ve basılı (Yargıtay kararları dergisi) ortamda halen erişime açık tutulmaktadır.
Esasen, Türk Milleti adına verildiği için kamuya ait nitelik taşıyan Yargıtay kararlarının, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca harçlandırılmak suretiyle, onaylı örneklerinin alınmasına hukuki bir engel de bulunmamaktadır.
Bu durumda, temyizen incelenen Mahkeme kararında hukuksal isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile Ankara 1. İdare Mahkemesinin 27.11.2008 tarihli, E:2008/379, K:2008/1993 sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, 08.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
http://www.memurlar.net/haber/499850/