Avukat Prof. Dr. Metin Feyzioğlu'nun Değerlendirmeleri

~ 19.11.2014, Yeni Yaklaşımlar ~

 

Türkiye Barolar Birliği Başkanı
Avukat Prof. Dr. Metin Feyzioğlu'nun avukatlık sınavı, staja giriş- stajdan çıkış ve hukuk fakültelerinin asgari standartlara kavuşturulması hakkında değerlendirmesi.

Değerli Meslektaşım, 

Türkiye Barolar Birliği, barolar ve avukatlar olarak yürüttüğümüz mücadelenin ana başlığı hukukun üstünlüğüdür.

Yaşadığımız bu zor süreçte hukukun üstünlüğünü, yargı bağımsızlığını, demokrasiyi, insan haklarını hep birlikte yılmadan, kararlılıkla savunmaya devam ederken; meslektaşlarımızın günlük hayatına dair sorunlara da çözüm bulmakla yükümlüyüz.

 Esasen günlük hayatta yaşadığımız her sorunun kökünde de hukukun üstünlüğü ilkesinin tüm kurum ve kurallarıyla hayata geçirilememiş olması yatmaktadır.

Hukukun üstünlüğünün tüm kurum ve kurallarıyla hayata geçirilemediği bir sistemde avukatın etkin bir rolünün olması beklenemez. Çünkü hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukuku geçerliyse; dosyasına emeğini ve yüreğini katmış bir avukatın yerini etkin çevrelerde tanıdıkları olan iş takipçileri alır. Dolayısıyla hem meslek itibarımız düşer hem de emeğimizin karşılığını almamız söz konusu olamaz.

Şu halde hukukun üstünlüğünün sağlanması, mahkemelerin tarafsız, bağımsız, adil yargılama yapabilir ve hesap verebilir hale gelmesi için yürüttüğümüz mücadele en önemli mesleki sorunumuzun çözümü için yürüttüğümüz bir mücadeledir.

Bu, bizim için bir varoluş mücadelesidir.

Güçlü avukatın olmadığı bir ülkede güçlü bir yargı olamaz. Güçlü ve bağımsız bir yargının olmadığı bir ülkede ise hukukun üstünlüğü değil keyfilik hüküm sürer.

Hukukun üstünlüğünün, dolayısıyla avukatın etkinliğinin sağlanabilmesi için çağdaş bir hukuk ve staj eğitimi zorunludur. 

Hali hazırda mesleğimizin en öncelikli ihtiyacı avukatlık sınavıdır. Sınavsız bir avukatlık demokratik ülkeler için vazgeçilmez mesleklerden biri olan avukatlığın kalitesini sürdürülemeyecek kadar düşürür. Dünyada, kendisine çağdaş deyip de sınavsız avukatlık yaptıran başka hiçbir ülke yoktur. Avukatlık sınavının getirilmediği her geçen gün mesleğimiz biraz daha sürdürülemez hale gelmektedir.

Türkiye’de şu anda 1 günlük ila 65 yıllık kıdem arasında 85 bin avukat bulunmaktadır. Hukuk fakültelerinde ise yaklaşık 48 bin öğrenci vardır. Bu öğrencilerden 43 bininin 5 yıl içerisinde avukat olacağı tahmin edilmektedir. Dolayısıyla 5 yıl içinde sayımızın şimdiki sayımızın yaklaşık yarısı kadar artması beklenmektedir.

Öte yandan kontrolsüz şekilde açılmış ve sayısı 100 civarında olan hukuk fakültelerinin pek çoğunun eğitim-öğretim kalitesi de maalesef istenilen seviyede değildir. Devlet veya vakıf üniversitesi olsun pek çok hukuk fakültesi kabul edilebilir standartların altında eğitim-öğretim yapmaktadır. Şu halde hukuk fakültelerinde eğitim-öğretim kalitesinin yükseltilmesi ve avukatlık sınavı temel zorunluluktur.

Anayasa Mahkemesi’nin, avukatlık sınavı hukukun üstünlüğü ve demokrasi için şarttır demesine rağmen maalesef geçen 5 yılda sınavı getiren tek bir adım atılmamıştır.

Türkiye Barolar Birliği tarafından 79 baro başkanının ortak imzasıyla hazırlanan avukatlık sınavına ilişkin bir düzenleme taslağı Adalet Bakanlığı’na sunulmuştur.

Talebimiz karşılık görmeyince “Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Staj Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı ve Gerekçesi” hazırlanarak barolarımızın ve meslektaşlarımızın görüşüne sunulmuştur. Taslağımızın meslek kamuoyunda gördüğü ilgi üzerine Yönetim Kurulumuz, barolarımız ve meslektaşlarımızdan gelen görüşlere de uygun olarak 7 - 8 Ekim 2013 tarihli toplantısında, avukatlık stajına başlayabilmek için “staja kabul değerlendirmesi” ve avukatlık stajını bitirebilmek için “staj yeterlilik değerlendirmesi”nde başarılı olma koşullarını getiren yönetmelik değişikliğini kabul etmiştir. Kabul edilen yönetmelik değişikliği, Avukatlık Kanunu’nun 182. maddesi uyarınca onay için Adalet Bakanlığı’na gönderilmiştir.

Bu arada, 2 - 3 Kasım 2013 tarihlerinde düzenlenen 6. Stajyer Avukatlar Kurultayı’nda yönetmelik değişikliğinin desteklenmesine karar verilmiştir. 

Yönetmelik değişikliğimizin Adalet Bakanlığı tarafından uygun görülmeyerek 21.11.2013 tarihinde geri gönderilmesi üzerine Yönetim Kurulumuz, yönetmelik değişikliği konusunda Avukatlık Kanunu’nun 182. maddesine göre direnme kararı vermiştir. 

Bu süreçte Türkiye Barolar Birliği 12. Olağanüstü Genel Kurulu 30.11.2013 tarihinde toplanmış ve Genel Kurul, yönetmelik değişikliği konusunda çalışmaları desteklediğini belirtmiştir. 

Avukatlık Kanunu’nun 182. maddesi gereğince Yönetmelik niteliği kazanan değişikliğimiz yayımlanmak üzere Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü’ne gönderilmiştir. Hazırlanan yönetmelik değişikliğinin Başbakanlık tarafından  "içeriği kanuna aykırı bulunarak" Resmi Gazete’de yayımlanmaması üzerine Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin 2014/452 esasına kayıtlı dava açılmış, alınan yürütmeyi durdurma kararı üzerine yönetmelik değişikliğinin 17 Haziran 2014 günlü ve 29033 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanması sağlanmıştır. Bu arada yürütmenin durdurulması kararına Başbakanlık’ın itirazı Ankara Bölge İdare Mahkemesi tarafından reddedilmiştir.

 

Yürütmenin durdurulması kararı verilmeden önce Yönetmelik değişikliğimizin Resmi Gazete’de yayımlanması, yasa çıkarılarak engellenmeye çalışılmış; TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmekte olan ve kamuoyunda “Soma Tasarısı” olarak bilinen “İş Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması İle Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun Tasarısı”yla hiç ilgisi olmayan ve aynı zamanda TBMM İç Tüzüğü’ne aykırı olan bir önerge kabul edilmiş, sonuçta 6552 sayılı Kanun’un 94. maddesi ile Avukatlık Kanunu’nun 182. maddesi değiştirilerek maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

 

Ancak, yönetmelikle veya diğer bir düzenleyici işlemle avukatlık stajına kabulde, staj döneminde ve avukatlık mesleğine kabulde sınav veya benzeri bir rejim öngörülemez.

 

Hazırlanan Yönetmelik değişikliğinin iptali amacıyla Adalet Bakanlığı ve bir hukuk fakültesi öğrencisi tarafından aleyhimize iki dava açılmıştır. Adalet Bakanlığı tarafından açılan dava karşısında savunma dilekçemizi verme sürecinde 6552 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesi üzerine ilgili kanun maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle tarafımızdan Danıştay’a başvuruda bulunulmuş, somut norm denetimi yoluyla kanun değişikliğinin Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi talep edilmiştir.  

Türkiye Barolar Birliği tüm bunların yanında hukuk fakültesi öğrencilerinin avukatlık mesleğine uygun eğitim alabilmelerine yönelik standartları belirleyerek bir ölçme değerlendirme çalışmasına başlamıştır. Bu çalışma kapsamında Türkiye Barolar Birliği bünyesinde yerli ve yabancı uzmanların dâhil olduğu bir kurul oluşturulmuştur. Bu kapsamda 28.11.2014 tarihinde ülkemizdeki hukuk fakülteleri dekanları ile hukuk eğitimin kalitesine ilişkin bir toplantı yapılacaktır. Bu kurulun çalışmaları neticelendiğinde hukuk eğitiminde olması gereken standartlar ilan edilecek ve fakültelere geçiş için belirli bir süre verilecektir. Bu sürenin sonunda standartlara erişmediğini tespit ettiğimiz fakülteler kamuoyuna ilan edilecek ve böylece gençlerin tercihlerine objektif esaslarla yapılmış değerlendirmeler vasıtasıyla ışık tutulacaktır. 

Değerli Meslektaşım,

Hukukun üstünlüğü mücadelemizde en önemli konulardan biri olan avukatlık sınavının getirilmesi için bugüne kadar verdiğimiz mücadelede en önemli dayanağımız siz meslektaşlarımızın desteği olmuştur. Desteğinizin artarak devam etmesini teminen, gelişmeleri bir kez de topluca bilginize sunmayı faydalı gördük.

Bu konuda sonuç alana dek mücadeleyi sürdüreceğimizi, keyfiliğe karşı hukukun üstünlüğünü her koşulda savunacağımızı ve mesleğimizin itibarını korumak için çalışmaktan asla vazgeçmeyeceğimizi bilmenizi ister, saygılar sunarım.

 
Avukat Prof. Dr. Metin Feyzioğlu

Türkiye Barolar Birliği Başkanı 

Hits: 944