YARGITAY 3. Ceza Dairesi
Esas: 2014/9218
Karar: 2014/32172
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık müdafiinin temyiz itirazının vekalet ücretine hasren olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
Kanunda vekilin ve müdafiinin vekaletname ibrası hakkında bir düzenleme yapılmadığı, sanık tarafından iradi olarak tayin edilen vekilin veya müdafiinin Avukatlık Kanunu kapsamında iradi vekalet ilişkisine (avukatlık sözleşmesine) dayalı olarak temsil görevi üstlendiği, Avukatlık Yasasının 163.maddesinde 4667 sayılı yasayla yapılan değişiklik sonrasında avukatlık (vekalet) sözleşmesinin yazılı olmasının şart olmadığı, tarafların iradelerinin uyuşması halinde vekalet sözleşmesi kurulacağı, dolayısıyla tarafların bu yöndeki iradelerini usulünce açıkladıkları hallerde yazılı belge aranmayacağı, sanığın avukatı olarak duruşmalara giren Avukat F...'e yönelik sanığın herhangi bir itirazda bulunmadığı vekili olarak kabul ettiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki onama düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Kendisini vekille temsil ettiren beraat eden sanık lehine, hazine aleyhine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5 maddesine göre vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK'un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasına “Beraat eden sanık kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 660 TL.'nin hazinden alınarak sanığa verilmesine” şeklinde ibarenin eklenmesine, diğer yönlerin aynen bırakılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,,01.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
http://www.kararara.com/forum/viewtopic.php?t=20869&p=41319#p41319