İstanbul Barosu Başkanı seçiminin ilk gününde konuşan İleri Haber köşe yazarı Av. Can Atalay baro yönetimine Gezi sürecinde sessiz kaldığı için yüklenince salon karıştı. AKP’li ve MHP’li avukatlar konuşmayı kesmeye çalışınca salonda 'Her yer Taksim her yer direniş' sloganları atıldı.
(İleri - Haber Merkezi) İstanbul Barosu başkanını seçmek için yapılan seçimin ilk gününde grup temsilcileri konuşma yaptı. Çağdaş Avukatlar Grubu adına konuşma yapan Av. Can Atalay mevcut büro yönetimini suçlayınca salon karıştı. Atalay konuşmasında baro yönetimini toplumsal mücadelelerden korkmakla eleştirirken, düzen içi dengelere hitap ederek yol alındığı yanılsaması yaratıldığını söyledi. AKP’li ve MHP’li avukatlar konuşmayı kesmeye çalışınca salonda 'Her yer Taksim her yer direniş' sloganları atıldı.
Atalay'ın baro yönetimini eleştirdiği bölümler şöyle:
"İktidarın borazanı, iktidarın keyfiliğine hukuksal kılıf arayacak bir baro olamaz. Demokratik bir mevzi olarak meslek örgütlenmeleri, siyasal güç ile toplum ve bireyler arasındaki en önemli demokratik mevzilerdir. Bu yüzden iktidarın dümen suyunda bir hukuk örgütü, var olan hukuksuzlukların daha da artmasından başka bir işe yaramayacaktır. İstanbul Barosu bu bahiste pek çok affedilmez hata yapmıştır ancak biz burada iki önemli noktayı vurgulamak isteriz:
Birincisi, toplumsal mücadelelerden korkararak, onun bir parçası hatta hak mücadelelerinin kurucu öznesi olunmadan bugünün Türkiyesi’nde bir hukuk örgütünün, hele İstanbul Barosu’nun tek bir söz dahi söylemesi mümkün değildir.
İkincisi, bu öyle tek bir kişinin fırsat bulduğunda televizyonlara çıkıp, hala düzen içi dengelere hitap edilerek yol alınabilirmiş yanılsaması ile konuşup durması ile başarılabilecek bir iş değildir. İstanbul Barosu komisyon ve merkezlerin gerçek mücadele araçları, örgütleri haline getirmeli Baro’nun tepeden tırnağa örgütlü bir irade olarak memleketin karşısına çıkmalı ve ikirciksiz bir biçimde tüm hak ve özgürlükler, evet tüm hak ve özgürlükler için mücadelenin öncüsü, en azından bir parçası olmalıdır!"
"'SOKAĞI SAVUNMAK' HAYATI SAVUNMAKTIR"
Can Atalay konuşmasının sonunda hukukun sokakta da savunulması gerektiğini söyledi:
"Adaletin olmadığı yerde direnmek haktır. Bu mücadeleyi aynı zamanda ‘sokakla’ birleştirmekle gerekli. Hukukun sokakta da savunulması gerekir. Gezi örneği. Gezi Direnişi’nde sokaklara çıkan milyonlarca insanın iradesi olmasaydı, yargı kararlarına rağmen Gezi Parkı’nda şimdi bir alışveriş merkezi yükseliyor olacaktı.
İşte bu yüzden, ‘sokağı savunmak’ aynı zamanda hayatı savunmaktır! Biz Çağdaş Avukatlar yalnızca adliye koridorlarında ve mahkeme salonlarında değil yaşamın her alanında hayatı savunduk.
'Bu daha başlangıç…'"
<>
ilerihaber.com