Kayıtlı Elektronik Posta (kep) almayanlar dikkat, 10.000-250.000.-tl arası ceza ile karşılaşabilirsiniz!

~ 01.10.2014, Yeni Yaklaşımlar ~

Değerli okurlarımız bilindiği üzere tacirler arasında 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 18/3’üncü maddesi uyarınca kayıtlı elektronik posta (KEP) sistemi kullanılacaktır. Yalnızca tacirler arasında değil kamu kurumları tarafından yapılacak tebliğler de KEP sistemi kullanılacaktır. Bugünkü yazımızla KEP sistemi ele alınacaktır. Peşinen belirtelim ki, konu biraz karmaşıktır ve konunun bütün olarak anlaşılabilmesi için önemli mevzuat düzenlemelerine de yer verilmiştir. Yazı sabırla okunduğunda KEP’e ilişkin düzenlemelerin neler olduğu daha kolay anlaşılabilecektir.  


TTK’DA YER ALAN DÜZENLEME
 
Yeni TTK’nın 18/3 maddesi uyarınca, tacirler arsında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgraf veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır. 
 
TEBLİGAT KANUNUNDA YAPILAN DÜZENLEME
 
19 Ocak 2011 tarih ve 27820 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6099 sayılı Kanunun 2’nci maddesine göre, 7201 sayılı Kanuna 7’nci maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
 
“Elektronik tebligat: 
 
MADDE 7/a - Tebligata elverişli bir elektronik adres vererek bu adrese tebligat yapılmasını isteyen kişiye, elektronik yolla tebligat yapılabilir.
 
Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere elektronik yolla tebligat yapılması zorunludur. 
 
Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır. 
 
Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.
 
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir.”
 
ELEKTRONİK TEBLİGAT YÖNETMELİĞİ DÜZENLEMESİ
 
19 Ocak 2013 tarihli Resmi Gazetede “Elektronik Tebligat Yönetmeliği” yayımlanmıştır. Yönetmeliğin 6’ncı maddesine göre;
 
“(3) Elektronik tebligat hizmetinden yararlanacak muhatap, elektronik tebligata elverişli kayıtlı elektronik posta adresi edinir.
 
(4) Gerçek kişi muhataplar, güvenli elektronik imza vasıtasıyla elektronik tebligat adresi almak için hizmet sağlayıcılara başvuru yapabilir.”
 
Yönetmeliğin 7’nci maddesine göre de; 

“(1) Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere, elektronik yolla tebligat yapılması zorunludur. Gerçek kişiler ve diğer tüzel kişiler elektronik tebligattan isteğe bağlı olarak yararlanır.
 
(2) Kendilerine yalnızca elektronik yolla tebligat yapılması zorunlu olan muhatapların, tebligat çıkarmaya yetkili merciler nezdindeki işlemlerinde elektronik tebligat adreslerini bildirmeleri zorunludur.
 
(3) Kendilerine zorunlu olarak elektronik yolla tebligat yapılması gereken muhataplara, elektronik tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde, Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır. Bu tebligatta ayrıca, müteakip tebligatların elektronik ortamda yapılacağı bildirilir.
 
(4) Kendilerine elektronik yolla tebligat yapılması isteğe bağlı olan muhatapların, elektronik yolla tebligat almak istemeleri halinde, tebligat çıkarmaya yetkili merciler nezdindeki işlemlerinde elektronik tebligat adresini bildirmeleri gerekir. Bu muhatapların, tebliğ çıkaran merciye bildirdiği adresin elektronik tebligata elverişli olmaması halinde, bunlara, Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır. Bu durumda gönderilecek tebligata, muhatabın bildirmiş olduğu adresin, elektronik tebligata elverişli olmadığına ilişkin şerh düşülür.”
 
Yönetmeliğin 14’üncü maddesinin 10’uncu fıkrasına göre de, kendisine zorunlu olarak elektronik yolla tebligat yapılması gereken ancak elektronik tebligat adresi edinmeyen muhatapların MERSİS’te kayıtlı olan tebligat adreslerine, elektronik tebligat adresi edinmeleri için başvuruda bulunmaları konusunda MERSİS’ten sorumlu kurum tarafından bildirim yapılır.
 
YÖNETMELİĞE GÖRE YÜRÜRLÜK TARİHİ
 
Yönetmeliğin 17’nci maddesine göre, Bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, ikinci ve üçüncü fıkrası ile 13 üncü maddesinin yedinci fıkrası ve 14 üncü maddesinin onuncu fıkrası 19/1/2013 tarihinde, diğer hükümleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
 
Dolaysıyla KEP edinme tarihi olarak 19.01.2013 tarihi öngörülmüştür.
 
6545 SAYILI KANUN DÜZENLEMESİ 
 
28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 6545 sayılı “Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanuna aşağıdaki maddeler ilave edilmiştir.
 
MADDE 87 – 11/10/2006 tarihli ve 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanuna 9 uncu maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
 
“Elektronik tebligat
 
MADDE 9/A- (1) Bu Kanun ve 7/2/2013 tarihli ve 6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanunun uygulanması kapsamında yapılacak tebligatlar, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanununun 7/A maddesinde düzenlenen elektronik tebligata ilişkin usullere bağlı olmaksızın, elektronik ortamda tebliğ edilebilir ve tebligata elektronik ortamda cevap verilmesi istenebilir. Bu şekilde yapılan tebligatlar karşı tarafa ulaştığında tebliğ edilmiş sayılır.
 
(2) Başkanlık, elektronik ortamda yapılacak tebligatla ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma ve cevapların elektronik ortamda verilmesi zorunluluğu getirmeye, elektronik ortamda tebliğ yapılacaklar ile elektronik ortamdaki tebligata ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
 
MADDE 88 – 5549 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmış, dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı maddeye dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş ve mevcut beşinci fıkrası yedinci fıkra olarak teselsül ettirilmiştir.
 
“(4) Bu Kanunun 9/A maddesi gereğince getirilen elektronik tebligata ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediği tespit edilen kişi, kurum veya kuruluşlara Başkanlık tarafından her bir tespit için 10.000 (onbin) Türk lirası idari para cezası uygulanır. Bu şekilde bir yıl içinde uygulanacak idari para cezasının toplam tutarı 250.000 (iki yüz elli bin) Türk lirasını geçemez.”
 
5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun Yönetmeliğinin 4‘üncü maddesi uyarınca; “a) Bankalar. b) Bankalar dışında banka kartı veya kredi kartı düzenleme yetkisini haiz kuruluşlar. c) Kambiyo mevzuatında belirtilen yetkili müesseseler. ç) Ödünç para verme işleri hakkındaki mevzuat kapsamındaki ikrazatçılar, finansman ve faktoring şirketleri. d) Sermaye piyasası aracı kurumları, vadeli işlemler aracılık şirketleri ve portföy yönetim şirketleri. e) Yatırım fonu yöneticileri. f) Yatırım ortaklıkları. g) Sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri ile sigorta ve reasürans brokerleri. ğ) Finansal kiralama şirketleri. h) Sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde takas ve saklama hizmeti veren kuruluşlar. ı) Saklama hizmeti ile sınırlı olmak üzere İstanbul Altın Borsası Başkanlığı. i) Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü ile kargo şirketleri. j) Varlık yönetim şirketleri. k) Kıymetli maden, taş veya mücevher alım satımı yapanlar. l) Cumhuriyet altın sikkeleri ile Cumhuriyet ziynet altınlarını basma faaliyeti ile sınırlı olmak üzere Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü. m) Kıymetli madenler borsası aracı kuruluşları. n) Ticaret amacıyla taşınmaz alım satımıyla uğraşanlar ile bu işlemlere aracılık edenler. o) İş makineleri dâhil her türlü deniz, hava ve kara nakil vasıtalarının alım satımı ile uğraşanlar. ö) Tarihi eser, antika ve sanat eseri alım satımı ile uğraşanlar veya bunların müzayedeciliğini yapanlar. p) Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü, Türkiye Jokey Kulübü ve Spor Toto Teşkilat Başkanlığı dâhil talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler. r) Spor kulüpleri. s) Noterler.
 
 ş) Savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 35 inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki işlerden taşınmaz alım satımı, şirket, vakıf ve dernek kurulması, idaresi ve devredilmesi gibi işlerle sınırlı olmak üzere serbest avukatlar. (Bu bentte yer alan “Savunma hakkı bakımından diğer kanun hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 35 inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki işlerden taşınmaz alım satımı, şirket, vakıf ve dernek kurulması, idaresi ve devredilmesi gibi işlerle sınırlı olmak üzere serbest avukatlar” ibaresi  Danıştay Onuncu Dairesinin 23/1/2013 tarihli ve E.: 2008/1675, K.: 2013/508 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. ) 
 
t) Bir işverene bağlı olmaksızın çalışan Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirler. 
 
u) Finansal piyasalarda denetim yapmakla yetkili Bağımsız Denetim Kuruluşları.
 
Yönetmeliğin 4. Maddesinin (1) (t) ve (u) bentleri Danıştay 10. Dairesinin , 21/04/2014 Tarih ve E:2010/1636, K: 2014/1040 sayılı Kararı ile iptal etmiştir.
 
Dolayısıyla Danıştayın iptali ile avukatlar ve serbest çalışan meslek mensupları (Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirler)  için KEP zorunluluğu da ortadan kalkmıştır. 

Ancak Yönetmeliğin Bağımsız Denetim Kuruluşlarına ilişkin kısmı iptal edilmiş olmakla birlikte Bağımsız Denetim Kuruluşları Anonim Şirket olarak kurulacaklarından KEP Yönetmeliğine göre KEP zorunluluğu devam etmektedir. 

Sonuç olarak, anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler ile, 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun Yönetmeliğinin 4‘üncü maddesinde sayılanların KEP edinmesi gerekmektedir. 
 
5549 sayılı Kanun kapsamında yükümlü olanlar KEP edinmeyecek olurlar ise her bir tespit için 10.000 (onbin) Türk lirası idari para cezası uygulanacak ve bu şekilde bir yıl içinde uygulanacak idari para cezasının toplam tutarı 250.000 (iki yüz elli bin) Türk lirasını geçemeyecektir.
 
Uygulamadan gördüğümüz kadarıyla firmalar KEP konusunda ihmalkar davranmaktadır ve birçok firma da henüz farkında değildir. Tebligat hukuksal bakımdan çok önemlidir ve firmalar biran önce KEP edinmelidir. KEP’in nasıl edinileceği ve usulleri ise Yönetmelikle belirlenmiştir.  
 
www.dkrdenetim.com

Hits: 1522