Yargıtay'dan ev sahipleri için kritik karar!

~ 17.08.2014, Yeni Yaklaşımlar ~
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, maznunun mevcut ruhsatlı yapının balkonunu 10 metrekare kapatarak odaya dahil etme ve ilave kapalı alan oluşturma biçiminde gerçekleştirdiği eyleminin, konuta, ruhsatta belirtilenin dışında yeni bir alan kazandırma anlamına gelmeyeceğine hükmetti.
 
Denizli'de ikamet eden H.T.'nin, 2010 yılında ruhsatlı evinin balkonunu kapattığını tespit edilen belediye ekipleri, H.T. ile ilgili cumhuriyet savcılığına suç ilaninda bulundu. Savcılık iddianemesinin ardından H.T. ile ilgili Denizli 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde, TCK'nın 184'üncü maddesi kapsamında 'İmar kirliliğine sebep olmak' suçundan dava açıldı. Mahkeme, ruhsatlı yapının balkonunu 10 metrekare kapatarak odaya dahil etme ve ilave kapalı alan oluşturma biçiminde gerçekleştirdiği eylemini, konuta ruhsatta belirtilenin dışında yeni bir alan kazandırdığı yorumunda bulunan mahkeme, sanığı mahkumiyete çarptırdı. Maznun avukatının kararı temyiz etmesi üzerine dava dosyasını yine ele alan Yargıtay 4. Ceza Dairesi, ruhsatlı yapıda yapılan balkon kapatma eyleminin TCK kapsamında öngörülen cezaları gerektirmediğine dikkat çekti.
 
RUHSATLI YAPI BİNA DEĞİL
 
Yargıtay hükmünde maznunun, mevcut ruhsatlı yapının balkonunu 10 metre kare kapatarak odaya dahil etme ve ilave kapalı alan oluşturma biçiminde gerçekleştirdiği eyleminin, konuta ruhsatta belirtilenin dışında yeni bir alan kazandırmadığının hatırlatıldı. Kararda şu ifadelere yer verildi: "Ruhsatlı yapının bina vasfında olmaması karşısında, 5237 Sayılı TCK'nın 184. maddesinde öngörülen 'imar kirliliğine neden olmak' suçunun öğelerinin oluşmadığı ve İmar Kanunu'nun 32, 42. maddeleri kapsamında idari yaptırımın konusunu oluşturabileceği gözetilmeden, saliverilme kararı verilmesi yerine mahkumiyetine hükmolunması kanuna aykırıdır. Mahalli mahkemenin bozulmasına oy birliği ile karar verildi."
 
(Kaynak : SAMANYOLU

 

Hits: 1035