CHP: Sarraf'ın avukatları ve Erdoğan görüşüyor!

~ 09.06.2017, Yeni Yaklaşımlar ~

CHP: Sarraf'ın avukatları ve Erdoğan görüşüyor!

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak’ın dün TBMM Genel Kurulu’nda Türkiye’nin ABD’deki lobi faaliyetlerinin finansmanı hakkında CHP grubu adına söz aldı ve önemli iddialarda bulundu.

ABC Haber Merkezi

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, TBMM Genel Kurulu’nda Türkiye’nin ABD’deki lobi faaliyetlerinin finansmanı hakkında CHP Grubu adına söz aldı. Türkiye’nin isminin son dönemde gizli kapaklı işlerle anıldığını, özellikle Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı’nın adının karışmasının usulsüz işlemlerin devletten talimat alarak yapıldığı izlenimini güçlendirdiğini kaydeden Öztrak, Zarrab’ın avukatlarının Cumhurbaşkanıyla sarayda yaptığı görüşmeye dikkat çekti. Zarrab’ın avukatlarından birinin aynı zamanda Türkiye'nin lobi faaliyetlerini yürüten ekibin içinde olduğunu anımsatan Öztrak, Zarrab davasına işaret ederek “Bunun arkasındaki dosya millî güvenlik açısından önemli bir kırılganlık yaratır. Bunun açıklığa kavuşturulması lazımdır. Bu ancak açıklığa kavuştuktan sonra kırılganlık yaratan bir dosya olmaktan çıkar” diye konuştu.

Son dönemde, ABD’de Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atanan ve sonrasında da ABD Başkanı tarafından görevden alınan Michael Flynn’in Türkiye’nin lobi faaliyetleriyle ilişkisinin de gündeme geldiğini ifade eden Öztrak özetle şunları söyledi:

GARİP İLİŞKİLER YUMAĞI

“Türkiye’deki darbe girişimini öven bu şahsa Türkiye'den bir Türk iş adamının 530 bin dolar ödeme yaptığı ve bu şahsın Türkiye'nin lobisini yapmak üzere kiralandığı anlaşılıyor. Bu ödemeyi yapan Türkiye-ABD İş Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Ekim Alptekin'in aynı zamanda geçmişte Ruslarla da çok ciddi ticari ilişkileri olduğu anlaşılıyor. Bir tarafta darbe girişimini öven Flynn, bir tarafta geçmişte Ruslarla iş ilişkileri olan Ekim Alptekin. Bu ilişkiler Amerika Birleşik Devletleri'nin büyük basın organlarında sorgulanıyor.

BAKANLARLA ESKİ CIA BAŞKANINI BİR ARAYA GETİREN TOPLANTI

Ekim Alptekin'in verdiği bilgilerden anlıyoruz ki Kamil Ekim Alptekin; Amerika Birleşik Devletleri'nde Michael Flynn ve eski CIA Başkanı ile Türk Dışişleri Bakanını ve Türk Enerji Bakanını aynı masaya oturtmuş, bir toplantı yapılmış. Elbette bu toplantıda ne konuşulduğunu bilmiyoruz. Eğer bu konuyla ilgili bir araştırma komisyonu kurulursa Meclisimizin bunları öğrenme imkânı ortaya çıkar.

TÜRKİYE’NİN İTİBARI SARSILIYOR

Amerika'da lobi faaliyeti yapılır ama bunun nasıl yapılacağı bellidir. Öyle anlaşılıyor ki Türkiye adına bir lobi faaliyeti yürütülmesi için bir iş adamı üzerinden bir para ödenmiş. Bir iş adamının kendi cebinden yarım milyon dolar ödemesi son derece zor. O zaman, bunun bir şekilde devlet üzerinden giden bir para olma ihtimali son derece yüksek. Peki dolaylı olarak bir iş adamının üzerinden bu parayı verdiğiniz zaman ne oldu? 530 bin dolar verildi, ondan sonra da bu adam Millî Güvenlik Danışmanlığından azledildi ve ciddi şekilde ismi Amerika'da birtakım skandallara karıştı. Ruslarla ilişkisi var, öyle anlaşılıyor ki darbe girişiminde bulunan örgütle ilişkisi var. Dolayısıyla, bu tür ödemeler Türkiye'nin, gerçekten, bırakın lobisinin yapılmasını, itibarının ciddi ölçüde sarsılmasına yol açar.

TÜRKİYE’NİN ULUSAL GÜVENLİĞİNE ZARAR VERİR

Türkiye'de darbe girişiminde bulunan örgütün yurt dışında halkla ilişkiler faaliyetlerindeki maharetini ve Rusların diğer ülkelerdeki seçimlere müdahale ederek hibrit savaş teknikleri kullandığı iddialarını hatırlatan Öztrak, “Türkiye'nin ismi orada bütün bunlarla birlikte anılır hâle geldi. Dolasıyla, bu ilişkiler saydam olmayan ağlar üzerinden yürütülürse, bu Türkiye'nin ulusal güvenliğine çok ciddi ölçüde zarar verir” diye konuştu.

İDDİALAR CİDDİ, YOK SAYILAMAZ

Bir diğer iddia, Malta dokümanlarıyla ilgili ve bu dokümanlar çerçevesinde de yurt dışında ses getiren birtakım dosyalar ortaya çıktı. Bu iddialar çerçevesinde, Enerji Bakanının eskiden yöneticisi olduğu şirketin birtakım offshore işlemleriyle vergi kaçırmaya çalıştığına, daha sonra Türkiye'de bu şirketin işlerini kolaylaştırmak bakımından, Olağanüstü Hâlin verdiği yetki kapsamında çıkarılan birtakım düzenlemelerle, varlık barışına ilişkin birtakım düzenlemelerle işlerinin kolaylaştırıldığına dair çok ciddi iddialar var. Yine Başbakanın ailesiyle ilgili birtakım iddialar da var. Bunlar son derece önemli iddialar, bunların Mecliste sorgulanması lazım. Değerli arkadaşlar, bunu böyle elimizin tersiyle itip "Bunlar ciddi iddialar değildir" dediğimiz zaman bu olmuyor, Türkiye'nin itibarına çok ciddi şekilde zarar veriyor.

ŞAİBEYİ GİDERMEZSEK ALTINDA KALIRIZ

Yapmamız gereken açıktır: Saydam olacağız, hukuk devleti olacağız. Onun için hukuk devletini mutlaka ayağa kaldırmamız gerekiyor, kuvvetler ayrılığını güçlendirmemiz, bütün yöneticileri hesap verir duruma getirmemiz gerekiyor. Millet adına hesap sorulduğunda herkes hesabını vermeli. Seçimlerin adil olması konusunda yeniden bu Seçim Kanunu'na, her şeye bakmamız lazım. Özellikle bu halk oylaması milletin vicdanında çok ciddi yaralar açmıştır, yatırımcıların, dünyanın kafasında da ciddi kuşkulara neden olmuştur. Ve son olarak şunu söyleyeyim, OHAL'i mutlaka kaldırmalıyız. OHAL gerçekten Türkiye'nin itibarını zedeliyor. Bu meselelerin açıkça konuşulamamasının arkasında OHAL'in getirdiği birtakım yetkiler de vardır. Bunlar açıkça konuşulmalı, hesap verilmeli ve ondan sonra da alnımız ak olarak çıkıp demeliyiz ki: “Türkiye, Türk yönetimi bu tür şaibeli işlerin içinde olmaz. Bu, yabancı devletlerin ya da Türkiye'ye kasteden güçlerin eseridir". Aksi takdirde bu şaibenin altında kalırız.

 

http://www.abcgazetesi.com/chp-sarrafin-avukatlari-ve-erdogan-gorusuyor-55462h.htm

 

Hits: 102207