Askeri ve İç Güvenlik Gücümüz ve Harcamalarımız

~ 17.01.2012, Mustafa PAMUKOĞLU ~
Ülkemizde ordumuzun zayıflatıldığı, çıkabilecek savaşlarda kolunun kanadının kırıldığı hususlarındaki değerlendirmeler gerçekten hepimizin moralini bozmaktadır. Bu nedenle askeri ve iç güvenlik gücümüz ve harcamalarımızın nasıl bir değişim gösterdiğini izlemek durumundayız.
Harcamalara geçmeden önce ordumuzun sayısal gücüne bakalım.
www.tsk.tr kaynağından elde ettiğimiz 2011 Kasım ayı verilerine göre, 365 general, 39 bin 975 subay, 95 bin 824 astsubay, 24 bin 700 jandarma, 40 bin 515 uzman erbaş olmak üzere uzman personel sayısı 201 bin 379’dur. 6 bin 829 yedek subay, 458 bin 368 er, erbaş; toplam 465 bin 197 yükümlü asker, 53 bin 424 sivil personel olmak üzere ordumuzun genel sayısı 720 bindir.
Diğer ülkelerin 2010 verilerine göre asker sayısı ve nüfusa göre oranlarına baktığımızda şu tablo ortaya çıkmaktadır.
En kalabalık ordu Çin ve Hindistan’da. Nüfusun yüzde 6’sının asker olduğu ülke de Kuzey Kore. Türkiye asker sayısı ile 11. sırada yer almakta. Görüldüğü gibi bu tabloda Avrupa ülkesi yoktur. AB’nin patronu Almanya’nın asker sayısı 251 bin.
Diğer komşularımızın asker sayısını incelediğimizde, Suriye 430 bin, Yunanistan 143 bin, Bulgaristan 65 bin askere sahip.
Ortadoğuda durum nasıl?
İsrail 111 bin, S. Arabistan 250 bin. Yukarıda belirtiğimiz ülkeler dışında 20 bin üstünde orduya sahip olan Ortadoğu ülkesi yok.
Görüldüğü gibi Ortadoğu’nun sayı bakımından en güçlü 4 ordusu var. Mısır, Irak, Türkiye ve İran. Toplam 2 milyon 7 yüz. Ancak herkese kafa tutan İsrail’in asker sayısı 111 bin. Bu durumda asker sayısından ziyade teknik gücün daha önemli olduğu ortaya çıkıyor. Elbette asker sayısı da caydırıcı bir durum ama galiba teknoloji daha önemli.
Ülkemizde askeri ve iç güvenlik örgütlenmesinin başında cumhurbaşkanı vardır. TBMM adına Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başkomutanıdır. TSK’nin kullanılmasına karar verir.
Savaş hali ilanı ve silahlı kuvvetlerin kullanılmasına TBMM izin verir.
Milli Güvenlik Kurulu devletin milli güvenlik siyasetinin tayini, tespit ve uygulanması ile ilgili tavsiye kararları ve genel koordinasyonun sağlanması konusundaki görüşleri Bakanlar Kurulu’na vermekle görevlidir.
Milli Savunma Bakanlığı, Bakanlar Kurulu’nca kararlaştırılan savunma politikası çerçevesinde Genelkurmay Başkanlığı tarafından tespit edilen ilke, öncelik ve ana programlara göre gerekli tüm hizmetleri yürütür. MSB bütçesi Genelkurmay, KKK, HKK, DKK bütçelerini de kapsar.
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenliği Komutanlığı, savunma, örgütlenmesinin bir parçası olup İçişleri Bakanlığı’na bağlı emniyet ve asayiş görevi yapar.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı 1991’de kurulmuş olup Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı özel bütçeli bir kuruluştur. Savunma sanayi ile ilgili programlar, kontratlar, milli sanayiyi savunma sanayi ihtiyaçlarına göre reorganize etmek gibi görevleri var.
Savunma Sanayi Destekleme Fonu TSK’nin modernizasyonunun sağlanması ve Türkiye’de savunma sanayinin kurulması için gerekli kaynağın, genel bütçe dışında devamlı ve istikrarlı bir şekilde temini amacıyla TCMB nezdinde kurulan bir fondur. Silah üretimi ve alımı projelerinin finansmanını sağlar.
Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu bir iktisadi devlet teşekkülü olup TSK’nin her çeşit silah, mühimmat, roket, harp araç ve gereç ihtiyacını 10 fabrika 6 bin personeli ile karşılamaktadır.
2012 bütçesinde bu kurumların bütçeleri aşağıdaki gibi öngörülmüştür.
İç güvenlikten sorumlu kurumların bütçesi yüzde 45 olup MSB bütçesi ile hemen hemen aynıdır.
Burada bütçelerde yer almayan köy korucularının maaşları, Ar-Ge harcamaları, örtülü ödenekten yapılan askeri ve güvenlik harcamaları, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni Güçlendirme Vakfı’nın yaptığı harcamalar ve diğer harcamalar incelendiğinde, Türkiye’nin toplam askeri ve güvenlik harcamalarına ulaşılabilmektedir.
Devam edeceğiz…
 
(Cumhuriyet)
Mustafa PAMUKOĞLU | Tüm Yazıları
Hits: 2337