Ölü çocuktan al haberi!
Tuhaf bir hava durumu.
Öldürenlerin, ama öyle ama şöyle, öldüren, ölüme sebep olan resmi görevlinin serbest olduğu bir “hukuk devleti”nde, bunu protesto edenler yahut öldürüleni ananlar tutuklanıyor.
O yüzden…
Demokrasi sadece “YAŞ koltuklarında paşa poposunun yana ittirilmesi” değildir…
Demokrasi, devletin boynunun da (her daim, herkes için) hukuk karşısında ince olabilmesidir!
***
7 yıl kadar önce, Kızıltepe’de 12 yaşındaki Uğur’u, evlerinin önünde, ayağında terlikle, babasıyla birlikte “güvenlik diye” 13 mermiyle delik deşik eden güvenlik görevlileri serbest kalmıştı…
Ama geçen kasımda “ölü çocuk”u anan 4 öğretmen önceki gün tutuklandı.
Zaten, Hopa’da protestolarda ölüme itilen Metin öğretmenin ölümünü protesto etmekten de çok sayıda dava açıldı, tutuklamalar oldu.
12 yaşındaki delik deşik öğrencinin öldürülmesinden ziyade, anılması problem oluyorsa…
Emekli öğretmenin ölümünden ziyade, bunun protestosu problem sayılıyorsa…
Bu problem çözülmeden demokrasi de çok bilinmeyenli bilmeceden, problemli bir mahalle ile problemli bir muhtarlıktan ibarettir.
***
Kıtada, garnizonda, her köşede astlarını iki dudak arası, keyfince günlerce hapse mahkum edebilen bir apoletli zihniyet şimdi adalet arıyor; en büyük apoletler, “tutukluluk yüzünden terfi engellenmesi”ne mırın kırın edip sivilleri giyiyor.
Oysa yapacakları bir şey yok.
Kendilerinden ziyade yıllarca astları düşünerek, nasılsa bize dokunan çıkmaz diyerek kabul ettikleri, uyguladıkları kanun bu.
Ama gariplik şu:
Misal, Dink suikastında ihmalleri olan, yargılanmaları istenen emniyetçiler pekala terfi edebiliyor.
Misal, Uğur ve benzeri “öldürme” vakalarında, zanlı emniyetçiler sadece olayın olduğu kentten alınıp başka göreve atanıyor; serbestçe yargılanıyor; serbestçe serbest kalıyor. Tüm bu süre içinde görev yapıyor, tayin oluyor, terfi alabiliyor.
***
Öyle.
Devletin hukukunda, yargının önyargısında, milli mutabakatta “öteki çocuklar”ın başına gelenden ziyade…
O çocukları hatırlamak, anmak, hesap verilmesini talep etmek suç.
Emekliliğini isteyen paşamla ona yerini bildiren hükümetim arasında bu açıdan fazla bir mesafe yok.
13 merminin ardından çok sayıda insan, anmaktan (tabii örgüt propagandasına sokuluyor), konuşmaktan, yargıyı etkilemekten yargılandı, tutuklandı, ceza aldı.
Duruma göre, “Vuran dışarı, duran içeri” hukuku geçerli oluyor demek ki.
***
Büyüklerin güç paylaşımıyla militarizm gidip demokrasi geliyorsa, “militer demokrasi” bitiyorsa (ki yerli yerine oturulmasına hiç itirazım yok!), küçüklerin canının bu kadar değersiz kılınması, o canın hesabının verilmemesiyle de demokrasi sürekli militarize oluyor, “laik, demokratik militer bir hukuk devleti” sürüyor!
Zaten o yüzden, çocuk cesetlerinin bile peş peşe yığılması!
Çocuğa ve kadına kolayca el kaldırabilen, silah çekebilen; ahlak, töre, namus, erkeklik ya da güvenlik adına toplumun en güçsüzlerini ister aile ortamında, ister evi önünde, arada, merada, mezrada un ufak eden bir çarktan ruhumuzun kıyması çıkar ama öyle lop gibi bir demokrasi ıııh!
***
Büyükler tartışadursun…
Memlekete bahar mı gelmiş neyin olmuş…
Ölü çocuklardan alırsın haberi!
Hep böyle olmuştur nihayletinde.
(Habertürk 05.08.2011)
Hits: 1707