1 Kasım 2015'ten sonra: Ertesi gün.

~ 05.11.2015, Nazım ALPMAN ~

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) 1 Kasım 2015 Pazar günü yapılan genel seçimleri yüzde 50 oy oranına erişerek kazandı. Kazanmak bir “başarı” olarak kabul edildiğine göre AKP’nin “Seçim Zaferi” büyük bir alkışı hak ediyor!..
AKP’nin en çok alkışlanacak yanı Ahmet Davutoğlu’nun genel başkan olarak girdiği bir seçimi bu kadar farklı kazanmış olmasıdır. Çünkü AKP’nin 1 Kasım seçimlerindeki en büyük dezavantajıydı. Her konuşması ayrı bir skandal yaratacak nitelikteydi. Ama bizim ülkemiz yüksek tempolu bir döneme girdiğinden onun söylediklerini kimse ciddiye almadı. Herkes esas lider Recep Tayyip Erdoğan’a baktı.
• • •
Davutoğlu, Ankara Katliamı’ndan sonra yaptırdıkları kamuoyu araştırmasını canlı yayında paylaştı:
-Bombalamadan sonra partimizin oy oranı yüzde 44 bandına çıktı!
Oysa AKP bunun da beş puan üstüne çıkacaktı. Herkes dedi ki:
-Demek ki esas patron ona bile bilgi vermemiş!
Öyle ya çok önemli şeyler herkese söylenmez.
Pazar akşamından başlayarak okuduğumuz bütün yazılarda kocaman soru işaretlerinin altı çiziliyordu. Mesela dünkü BirGün’de Fatih Yaşlı soruyordu:
-7 Haziran’da 54 milyon 800 bin seçmen, 1 Kasım’da 56 milyon 865 bine ulaştı. Nasıl oldu bu?
Bir de seçim sandıklarında görevli olanların sayım sonrası yapacakları işlerin başa alınması vardı. Oy sayımı bitecek, bütün kurul üyeleri sonuçların toplandığı tutanağı imzalayacaklardı. Bu işlem 1 Kasım’da sandık başkanları tarafından daha seçim başlamadan kurul üyelerine imzalatıldı!?
Burada eleştiri sandık başkanlarından ziyade kurulun diğer üyelerine…
-Başlamamış seçimin tutanağı mı olur? demediler…
• • •
Bir de seçmen listelerinin İlçe Seçim Kurulları tarafından mühürlenmiş olması gerekiyordu. Bu da yapılmamıştı. O kadar vahim bir durumdu ki, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde yapılan itiraz sonunda seçim sürerken, İlçe Seçim Kurulu’nun görevlendirdiği iki kişi sandıkları dolaştılar ve mühür bastılar.
Muhalefet partileri bu küçük ayrıntıları(!) fazlaca önemsemediler.
Sonuçta Recep Tayyip Erdoğan büyük bir seçim zaferi kazandı. Bu yüzden Türkiye’nin yarısı sandıktan çıkan sonuçlara olanca saygısıyla diyor ki:
-Gelecek günler için kaygılıyız! Hem de çok…
Tabii bu da tamamen AKP’ye ait bir başarı!

***

CHP’nin oy oranı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde oy oranını arttırdı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) ise 7 Haziran’a göre oy ve milletvekilliği kaybetti…
1965 genel seçimlerinde Türkiye İşçi Partisi (TİP) 15 milletvekiliyle parlamentoya girmişti. 2 Haziran 1968’de Senato’nun üçte bir yenileme ve milletvekilliği ara seçimi yapılmıştı.
2 Temmuz 1969 tarihli ANT dergisinde Genel Yayın Yönetmeni Doğan Özgüden, TİP lideri Mehmet Ali Aybar ile bu seçilmen üzerine uzun bir söyleşi yapmıştı. Aybar, kendi partisine yönelik eleştirileri yanıtladıktan sonra CHP’ye ilişkin olarak da söyle demişti:
-CHP yüzde 28’den yüzde 27’ye düştü!
Aradan yarım yüzyıl geçti. CHP’nin yüzde 25 merkezli oy oranı olduğu yerde duruyor. Bunun birkaç istisnası var.
1973 ve 1977 genel seçimleri ve 1980’lerin sonunda ve 1990’ların başında Sosyal Demokrat Halkçı Parti’nin (SHP) eriştiği oy oranları…
12 Mart ve 12 Eylül baskı dönemlerinin ardından sol, sosyalist, sosyal demokrat ve Kürtler CHP ve SHP ile birlikte seçimlere katılmışlardı. 1973, 1977 ve 1989’da birinci parti, 1991’de ikinci parti olmuşlardı.

Fabrika ayarı…
AKP’nin “ezici” seçim zaferinden sonra kendilerini pestil gibi hissedenler arasında özel bir yere sahip olan Ertuğrul Özkök, benzerini ancak oryantal dans sanatçılarının becerebileceği bir bel kıvraklığıyla ortaya çıktı:
-Ben fabrika ayarlarıma dönüyorum, AKP’nin iyi yaptığı işleri alkışlayacağım!
İktidarda bulunanları devamlı olarak alkışlamak büyük bir cesaret isteyen iş değildir, bilindiği üzere… Bunu yapanları, takdir eden münafıklar “yağdanlıklar iş başında” diyorlar…
Tayyip Erdoğan’ın, Özkök’ün bu “fabrikasyon ayarları” dansını kabul edecek biri olmadığını bütün dünya alem biliyor.
Ama umut, umuttur!..
Eğer AKP iyi yaptığı işler serisine Hürriyet’e el koymayı da eklerse, belki Ertuğrul Özkök’ü gazeteye kayyum olarak atayabilir!

Nazım ALPMAN | Tüm Yazıları
Hits: 1251