Seçimlerden seçim beğen!

~ 02.11.2015, Nazım ALPMAN ~

Genel seçimlerin yapıldığı gün bir gazetede yazıyorsanız hayatınız kaymış demektir. Eğer gazetenin başyazarı veya genel yayın yönetmeni değilseniz, yazınızı öğlenden sonra yazı işlerine ulaştırmanız gerekir.
Yaygın büyük gazetelerde de durum farklı değildir. Sadece yayın yönetmenleriyle başyazarı gazete baskısı bekler. Bu anlamda zamanın gerisinde kalmanız kaçınılmazdır.
Hele ki şimdilerde..!

Gazetenin son baskısı bile basıldığı anda eskiyip gidiyor. Sosyal medya denilen hız rekortmeni her gelişmeyi anında kamuoyuyla paylaşıyor. Bir anlamda kâğıt gazeteler günümüz gerçekleriyle yüzleşiyor. Artık hiç kimse haber değeri gördüğü şeyin yayınlanması için çırpınmıyor. Bunu bir gazete veya televizyon kanalına iletmeliyim diye kendini helak etmiyor. Fotoğrafını çekip, anında paylaşıyor. Bir anda milyonların haberi oluyor.
Sandıkların henüz açılmadığı bir saatte seçim sonuçlarına ilişkin bir yazı yazmak çok zor… Onun dışında bir konu da kimseyi ilgilendirmez.
Biz zamanın gerisinden gelen gazete yazarları sadece seçim ortamı hakkında bir şeyler yazabiliriz.
Öncelikle bu seçimler ülke ihtiyacından çok bir kişinin ihtiyacı için yapıldı. 2014’ün Ağustos ayında yüzde 52 oyla Cumhurbaşkanı seçilen Recep T. Erdoğan, kendisini hiç de güvende hissetmiyordu. Daha güvenli bir koruma zırhına ihtiyaç duyuyordu. Bu da ancak “Başkanlık sistemiyle” olabilirdi. Rejimi rayından çıkartıp, kendi istediği yeni bir raya oturtmak için bu 1 Kasım 2015 Seçimleri yapıldı.

Erdoğan ve AKP’nin bütün yumurtaları aynı sepete konulmuştu: İktidar olmak!
İktidar olmak ve iktidarda kalmaktan başka hiçbir seçeneği kendileri için olası kabul etmediler. Böylesine bir kör görü ile yollarına devam ettiler.

Pazar günü yapılan seçimlerde özellikle Güneydoğu’da silahlı polisler sandık başlarında, seçmenleri taciz etmek istercesine dolandılar. Bu hukuksuz bir durumdu. Zaten itiraz edilince de uzaklaştılar.
Nereye?

Sandıkların bulunduğu okulların bahçesine kadar…
Silahların gölgesinde yapılan seçimin itibarı ne kadar olursa artık?
Bütün bunlara karşın sandık, seçmen, geçerli oy gibi kavramlar güzel… İktidarda bulunanlar için aynı şeyi söylemek mümkün değil tabii… 1957 Genel Seçimleri yapıldığında iktidarda bulunan Demokrat Parti’nin genel başkanı ve başbakan Adnan Menderes şöyle demişti:
-Allah bir daha bu geceyi bana yaşatmasın!
Muhalefetteki CHP, o gece DP ile başa baş gidiyordu. Sabah belli oldu DP’nin kazandığı… Oysa İsmet İnönü, 1950 Seçimlerinde CHP’nin ilk kez muhalefete geçeceği belli olduğunda “En büyük yenilgim” demişti:
-En büyük zaferimdir!
Türkiye demokrasiye geçmişti.
1 Kasım 2015 Genel Seçimleri Recep T. Erdoğan için yapıldı. Eğer bu sonuçları da beğenmezse yine aynı yola sapacak:
-Seçimlerden seçim beğen!

Nazım ALPMAN | Tüm Yazıları
Hits: 1171