ÖYM'lerin kaldırılması:?3.0 versiyon!

~ 19.02.2014, İlhan CİHANER ~

Aşırı demokrat, kendisini tüm varlığıyla insan haklarının hizmetine vermiş, sanıklara birşey olmasın diye bedenini siper edip önüne yatacak kadar şüpheli haklarına saygılı iktidarımız Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması tiyatrosu ile bir kez daha karşımızda sayın seyirciler!

İlk sahnelenmesi, bu mahkemeler DGM adı ile anılıyorken yapıldı. 2004 yılıydı... O tarihten bu yana başta Başbakan, iktidar mensupları her fırsatta DGM’leri kaldırmakla övündü. Yerine kurulan ÖYM’lerin ihtisas mahkemeleri olduğunu iddia ettiler. Hatta şimdilerde adaletle uğraşan bakanları ÖYM’leri kuran yasa için şöyle demişti:

“Görüşmekte olduğumuz tasarı, on beş günlük, yirmi günlük, bir aylık bir çalışmanın ürünü olarak huzurlarınızda değildir. Bu tasarı, yaklaşık altmış yıllık bir çalışmanın, bir birikimin, bir tecrübenin, bir emeğin, bir kalitenin huzurlarınıza bir demet halinde sunulmasından ibarettir. TCK içerisinde yer alan insan merkezli güzelliklerin CMK içerisinde de yer aldığını, paralel değişikliklerin olduğunu çok iyi göreceksiniz. CMK hazırlanırken, hukuk devletinin temel prensipleri de alabildiğince CMK içerisine yansıtılmaya çalışılmıştır. Onun için, bu kanun, hukuk devletini, Türkiye’de bulunduğu noktadan bir adım daha ileri götüren bir kanundur.”

Paralel değişiklikleri sahiden gördük! Ama güzellik dedikleri, hukuk devletini bir adım daha ileri götürecek dedikleri bu yasayla kurulan ÖYM’ler, AKP ve koalisyon ortaklarının elinde ülkeye kabus yaşattı.

Geldik 2012 yılına... O da ne meğerse kaldırılmamış özel yargı düzeni! Bir kez daha konuştu aynı bakan;

“Özel Yetkili Mahkemeler, hukuk devletinde olmaması gereken mahkemelerdir. Gereken yapılıyor, yapılacak”

Yapıldı da! Özel Yetkili Mahkemeler bir kez daha kaldırıldı! İktidar ne kadar da demokratikleştiğimizin propagandasını kaçırmadı. Medya bu büyük demokratik adımı manşetlerden verdi: ÖYM’ler artık yok! Özel Yetkili Mahkemeler tarih oldu! Özel Yetkiler Kalktı, Yargı Normalleşiyor! Artık Bölge Mahkemeleri!

Daha ne olsundu bu kez tamamen kaldırılmıştı özel yetkili yargılama yapan mahkemeler!

Tabii ki kaldırılma gerekçesi insan hakları, adil yargılama, demokratikleşme falandı! Dalga dalga gelen soruşturmaların MİT üzerinden AKP kıyılarına vurmaya başlamasıyla ilgisi yoktu bu kaldırmanın.

Veee geldik bu günlere gene aynı bakan konuştu: “ÖYM’ler seçimden önce kalkacak!”

Başbakan da konuştu: “mesela ben burada sadece bir şeyi açık söyleyebilirim özel yetkili mahkemeler bunu kaldırmayı kesinlikle hedeflemiş durumdayız. TMK’yı aynı şekilde kaldırmaya ama buradaki şeyleri Türk Ceza Kanununa aktarılması gereken maddeleri oraya aktarma gibi bir hedefimiz var”

Budur işte! TMK’yı da kaldıracağız! Küçük bir ayrıntı var yalnız: TMK’daki “şeyleri” TCK’ya aktaracağız ki birkaç kez de TMK’yı kaldıralım! Malum bir kez kaldırmakla olmuyor!

Aklınıza kötü şeyler gelmesin, bu kez de kaldırılma gerekçesi çok makul: yargıyı kahrolası paraleller ele geçirmiş!

Ama ne hikmetse kaldırmak istedikleri yargıya ilişkin maddelere pek ilişmiyorlar. Telefon dinlemeye dair bir iki iyileştirme dışında ne TMK’ya dokunuyorlar, ne de “düşman ceza hukukunun” dayanağı olan maddelere. Ama paralarına dehşet sahip çıkıyorlar, haklarını vermek lazım: Paralarına el konulup konulmayacağına kendileri karar verecek mesela! Aa özür, MASAK ve BDDK özerk kurumlar değil mi?

Telefon dinlemelerine ağır ceza mahkemeleri oy birliğiyle karar verecek. Bunun da çözüm olmadığını görünce, önce Yargıtay sonra Anayasa Mahkemesi’ne kadar gidecek karar verme işi! (sahi bir özgürlük hakimleriniz vardı ne oldu onlara!)

Ama bu yasayla kaldırdıkları bir şey var: İdari yargının varlık sebebini ortadan kaldırıyorlar.

İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28. Maddesi’ndeki “Mahkeme kararlarının (otuz) gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde ilgili, idare aleyhine dava açabileceği gibi, kararı yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine de tazminat davası açılabilir” hükmünü değiştirip, “...tazminat davası ancak ilgili idare aleyhine açılabilir” haline getiriyorlar. Hele atama, nakil, geçici görevlendirme, ünvan değişikliği gibi işlemlerde yürütmeyi durdurma kararı verilmesini zorlaştıran değişiklik varki eklenen madde insan aklına adeta hakaret ediyor. Yasayla mantık kuralı değiştiriliyor adeta: “uygulanmakla etkisi tükenecek işlemden sayılmaz” deniyor atama nakil gibi işlemler!

Uygulamayı kesinlikle öngörebiliriz: Mahkeme kararları yerine getirilmeyecek. Yani “parası neyse veririm, uygulamam!” düzeni.

Yer yer çok teknik ve anlaşılmaz bir yazı oldu farkındayım. Ama şu istifa eden bakanlardan birisi işkillenmiş şüphelilerden birisine “rahat ol gerekirse önüne yatarım” diyor ya, mecaz falan değil. İşte bu yasa değişiklikleri ile tüm hükümet o şüphelinin önüne yatıyor, paralarına bir şey olmasın diye!

SOLHABER

İlhan CİHANER | Tüm Yazıları
Hits: 1434