AKP'den Alevilere yar olmaz!

~ 24.06.2013, Necdet SARAÇ ~

Gezi direnişleri ile feleği şaşan AKP ve onun Genel Başkanı Erdoğan bir kez daha Alevileri acaba yedeğe alabilir miyim diye şansını denemeye çalışıyor. Eski planlara yeni süsü vererek piyasaya servis ediyor. Oysa “yeni” diye sunulan “Alevi açılım paketinde hiçbir yenilik yok. Hepsi eski planların devamı ve bir tek amacı var: Bana benze, beni tanı, bana itaat et! Böyle olmasa 2009’da başlayıp, 2011 yılında biten “Alevi Çalıştay Raporları” dikkate alınırdı ve çözüm üretilirdi. O raporlarda her şey var. Devlet de, AKP de, Erdoğan da sorunları da, çözümü de çok iyi biliyorlar. Klasik devlet aklını öne çıkartarak sorunu Alevilerin taleplerine uygun çözmek yerine, ısrarla “bana benze” diye dayatıyorlar. Hep aynı taktik: Önce havuç sunuluyor, kabul etmezsen sopa arkada hazır bekliyor!

Cumhuriyet dönemi de dahil bu topraklarda Aleviler çok acı çekti. Alevilere yönelik kin ve nefret hiç bitmedi. Bazı dönemlerde nefret söylemi zirve yaptı. 1960’lı yıllarda “mum söndü” iftirasını çağrıştırması için “Alevilik sönmüştür” diyen Diyanet İşleri Başkanı İbrahim Elmalı dönemi bunun önemli örneklerinden birdir. Elmalı’nın Alevilere yönelik nefret söylemleri o dönemde önce Ortaca’da, sonra Elbistan’da ve Kırıkhan’da Aleviler yönelik fiili saldırılara döner. Bunun sonrası Maraş’tır, Malatya’dır, Sivas’tır…

Alevilere yönelik son iki yıldır yeniden yükselen nefret söylemi bu kez aracısız yapılıyor. İktidarının ilk iki dönemi, devleti bütün kurumlarıyla teslim almayı başaran AKP Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, artık elinin rahatlığını düşündüğü için bazen dolaylı, bazen dolaysız Alevileri hedefe oturtmuş durumda. Bunun adı bazen Esad, bazen de Kılıçdaroğlu oluyor ama hedef değişmiyor…

Nitekim tarih boyunca Alevilere yönelik nefret söyleminde yalnızca tarih ve isimler değişiyor. Çünkü zihniyet hep aynı. AP’nin iktidar, Demirel’in Başbakan, İbrahim Elmalı’nın Diyanet Başkanı olduğu dönemde “Alevilik sönmüştür” deniyor ve arkasından da hemen ekleniyordu: “Alevilerle Sünniler arasında inanç bakımından bir farklılık yoktur, hepimiz kardeşiz”, “Diyanet İşleri Başkanlığı da sadece bir mezhebe değil bütün Müslümanlara hizmet etmektedir…” Ve tabi cümleler biterken “sihirli soru” asla unutulmuyordu: “Aleviler de Müslüman değil mi?”

Tıpkı bugünki gibi. Söyleyeceğin her şeyi söyle. Alevileri hedefe oturt. Alevi ve solcu olmayı neredeyse bütün kötülüklerin kaynağı göster. Üçüncü köprüye Yavuz Selim adını ver, Reyhanlı’da “53 Sünni vatandaşımız öldürüldü” diyerek mezhepçiliğin hasını yap, Yavuz'u, Ebusuud'u, İdris-i Bitlisi'yi öv, her gittiğin yerde “ceddinden ne kadar gurur duyduğunu” söyle, sonra da kalk "Hacı Bektaş ve Pir Sultan hepimizin" de! Bundan daha büyük yalan olur mu?

                                                                                           * * *

Her şeyi söyle, her şeyi yap, sonra çık ortaya pişkin pişkin; “Alevi Sünni çatışması yaratılmaya çalışılıyor ve bu çatışmayı da CHP tahrik ediyor, ey Aleviler aman dikkatli olun” de! Bu kadar yalan, bu kadar riya, bu kadar demagoji bir araya gelecek ve arkasından da çatışma değil, çözümden bahsedeceksin! Bunun adı neymiş; “Yeni Alevi Açılımı Paketi”? Geçin bunları!

Neymiş? Cumhurbaşkanı Gül demiş ki;”Bir kamu projesine de Hacı Bektaş ismi veririz…” Neymiş? Fettullah Gülen demiş ki, “Yavuz ismi bir detay, kardeşlik köprülerini detaya feda etmeyelim…” Neymiş? AKP iktidarı, “Cemevlerine bütçeden pay verecek, 'inanç önderi' sayacağı Dedelere de maaş bağlayacakmış?” Geçin bunları!

Bu yalanlarınızı artık kimse yemiyor! Yaptıklarınız yapacaklarınızın teminatı! Yavuz’a kadar gitmeye gerek yok,son iki yılda yaptıklarınızı ve söylediklerinizi alt alta sıralamak yeter de artar bile! Alevilerden artık size ekmek yok! Önce Alevileri oldukları gibi kabul etmeyi öğrenin. Asimile ederek kendinize benzetme çabanızdan vazgeçin. Yanınızda, yörenizde size dalkavukluk yapan Alevilere bakmayın. Acı ama gerçek şöyle: Aleviler camiye gitmez, namaz kılmaz, Ramazan orucu tutmaz, hacca gitmezler. Kesseniz de, kızsanız da gerçek bu! Her fırsatta Fettullah Gülen’e ve size övgüler dizen Sevilay Yükselir bile bu gerçeği bilir. Lütfen ona sorun!

Devir değişti. Aleviler artık, sizin o çevrenizdeki yalaka ve dalkavuk Aleviler değil. Onların hepsi bir araya gelseler 100 kişi etmezler! Bunu bilin! Çünkü Aleviler, Gezi direnişinde olması gereken yerdeler! Gezi’de, Gazi’de, Mamak’ta, Dikmen’de…

(Yurt Gazetesi)

Necdet SARAÇ | Tüm Yazıları
Hits: 1349