İnsanlık nöbetindeyiz yeniden...

~ 04.10.2012, Belma Nur KARTAL ~

Kardeşler, dostlar… AKP ülkemizi savaşa sürüklüyor, AKP Suriye halkına karşı katil NATO'yu devreye sokmak istiyor. Bunu durdurmak için bu akşam 19.00’da TKP, ÖDP, HDK ve Halkevleri Taksim Meydanı’nda buluşuyor. İnsanım diyen herkes, bu akşam ‘insanlık nöbeti’ne çıkıyor yeniden…

Yeniden diyorum, çünkü biz üç yıl önce de tutmuştuk bu nöbeti… Gazze’de Filistin halkı savaş devleti İsrail tarafından katledilirken… Filistinli bebeler analarından koparılırken… Türkiye Komünist Partisi, kara harekatı başladığında Ankara’da İsrail Büyükelçiliği, İstanbul’da İsrail Konsolosluğu önünde 24 saat nöbet tutulmasını ve her akşam birçok kentte İsrail'i protesto eylemlerini örgütlemişti. İşte o eylemlerin adıydı İnsanlık Nöbeti…

"Gazze'de diz çöktürülen insanlık…” diyordu TKP… Bugün o insanlık, Türkiye’de ve Suriye’de diz çöktürülüyor. Savaş hükümeti AKP, içeride ve dışarıda halklara kan kusturuyor!

Kendinden olmayan, “Bu yaptığınız insanlığa sığar mı?” diyen herkesin başına gelenin tanığıdır insan bedenleriyle dolu cezaevleri, işçi ölüleriyle dolu mezarlıklar, coplarla gazlarla saldırdıkları Hatay’da sokağa dökülen binler… Akçakale’ye düşen top mermisiyle ölen o kadın ve 4 çocuğu da tanıktır, İdlib kentinde ölen o 34 insan da…

İstanbul'da toplanan “Suriye'nin Düşmanları” Suriye’ye değil hepimize düşmandır. Sonunda ülkemizi savaşa sokmayı başaranların döktükleri kanda boğulması yakındır!

"savaş istiyoruz!"
en önce vuruldu bunu yazan

Savaş istiyorlar! Yalnız istemiyorlar, karar verip savaşıyorlar. Tezkere dün jet hızıyla kabinede onaylandı, meclise gönderildi! Bu sabah oylanacak, MHP de destek verecekmiş tezkereye… Emperyalizmin ve işbirlikçisi AKP’nin savaşına ortak olmak onuru varsın onların olsun. Dost da düşman da bilsin ki, bu halk 1 Mart tezkeresini nasıl savaş çığırtkanlarının gözüne soktuysa, bunu da sokacak! “Sen Türkiye değilsin, savaşa hayır!” sloganımız bir tokat gibi patlayacak suratlarında…

Daha dört gün oldu gazete soL bu ülkeye merhaba diyeli… soL bunca yandaş, sahibinin sesi, savaş çığırtkanı arasında bir tek söz verdi halkına… “Halka yalan söylemek suçtur!” soL, Suriye konusunda da halka yalan söylemeyecek. “Bu bizim savaşımız değil!” diyenlerin sesi, vicdanı olacak. Bu bizim savaşımız değil; çünkü savaşı zenginler başlatır, yoksullar ölür.

Hatay kampında kimleri sakladıysanız, beslediyseniz onları da alın gidin; istediğiniz savaşta istediğiz gibi ölün! Bizim çocuklarımıza dokunmayın! Sizin döktüğünüz kana, bizim geleceğimizi kurban ettirmeyiz! Kapitalistlerin planladığı, silah tüccarlarının organize ettiği, aptalların başlattığı, masumların öldüğü hiçbir savaş; bizim savaşımız değil! Yağma yok, emperyalizmin eli kanlı kiralık askeri olmayacağız!

AKP'nin emperyalistlerin hamiliğinde sürdürdüğü bölgesel savaş çığırtkanlığının, Suriye'de iç savaşı kışkırtma hamlelerinin, savaş tezkeresinin ortağı olmayacağız. Çünkü, savaşta en çok çocuklar ölür, en çok kadınlar incinir, insanlar evsiz barksız, işsiz kalır. İnsanlık ölür!

Barış istiyorum! Başka yol yok çünkü. Yaşamak için, oğullarım için… “Tanka karşı taş, Savaşa karşı Beşiktaş!” diyen oğlum yaşasın diye, çocuklarımın kanı üzerinden hiç kimse kahraman olmasın, hiçbir ana ağlamasın diye…

Duyun sesimi, duyun sesimizi!.. Sizi ‘insanlık nöbeti’ne çağırıyorum! Biz buradayız, insanlık ölmedi deyin! Tam da insanlık dibe vurmuşken…

İnsanlığınız eksik kalmasın.

“Savaşa gitmemiz buyruldu… “Toprak için aslanlar gibi dövüşün” diyerek…
Toprak için! Ama kimin toprağı? Söylenmedi bu… Derebeyinin toprağı olsa gerek!
Savaşa gitmemiz buyruldu… “Özgürlük adına” diyerek…
Özgürlük adına! Ama kimin özgürlüğü? Söylenmedi bu… Halkın özgürlüğü olmasa gerek!
Savaşa gitmemiz buyruldu… “Bizden” dendi “yardım bekliyor müttefik uluslar”
Ama en önemli şey unutuldu: Kimin cebine girecek banknotlar?
Savaş kimisi için hayatla ödenen bir fatura, milyonluk kazançtır kimisine…
Çocuklar, daha ne kadar katlanacağız bu ağır işkenceye?”

(SolHaber)

Belma Nur KARTAL | Tüm Yazıları
Hits: 1340