Bizim kuşak hep yanlış öğrendi... Neyi?
Hemen her şeyi!
Hele demokrasi denilince, özgürlük denilince...
Cemal Nadir’in bir karikatürünü hatırlıyoruz, kabadayının belinde pala, yelek omuzlarında, mintan, bağrı açık, basıyor narayı:
“-Var mı bana yan bakan, yakarım!”
* * *
Cumbadan yaşlı bir adam sarkıyor, soruyor:
“-Hayrola evladım, bir şey mi var?”
“-Hürriyet geldi, hürriyet!”
Yaşlı adam komşulara sesleniyor:
“Hürriyet gelmiş, hürriyet, korkmayın!”
* * *
Demokrasi de, hürriyet de yanlış öğretildi, işin gerçeği kabadayının attığı naraydı, lakin, öğretilen de bambaşka bir şey:
“Başkasının hürriyetinin başladığı yerde senin hürriyetin biter!”
Lafta biter de manada bitmez.
Hürriyet kabadayının palasının ucundadır, hürriyetin, özgürlüğün nerede bitip nerede başlayacağına o karar verir; size de nutuk atmak düşer.
Galata Kulesi’nin dibindeki meydan çoktandır teslim bayrağını çekmiş, her gece meydanda âlem var, içenler, kusanlar, işeyenler, hapçılar...
Elbette meydanlar bir şehrin kalbidir, yüreğidir; hele gencin kalbi, yüreği bir başka çarpar.
Nasıl çarptığını meydana gidin, çevrede oturanlardan dinleyip, evini terk edip kaçanlardan, her gece karakollara koşanlardan öğrenin.
Meydan, sere serpe oturmuş, öbek öbek toplanmış, gençten insanlarla dolu; ağlayanlar, bağıranlar, şarkı söyleyenler, yoldan geçene sataşanlar...
Hele kendilerini şikâyet edenlerden birini tanımışlarsa...
Bazılarıyla uğraşmayın bu çocukların.
Ne çocuklar ama!
Elbette delikanlının kanı deli deli akar, lakin bu kadarı da fazla.
Her şeyin tadını kaçırıyoruz, sigara yasağından sonra kaldırımlara masa çıkarmak yaygınlaştı, çok da iyi oldu.
Bir de yayaların geçebileceği kaldırım kalsa...
Asmalımescit’in başına gelenler...
Şimdi sırada Galata Meydanı var.
Polis gelip nöbet tutacak, onun da kulağına fısıldayacaklar:
“-Aman sert davranmayın!”
O gençlerin evlerin kapılarına, merdivenine içip sızmak hakkı var da, ertesi gün işine gidecek, sınava girecek ya da hasta yatağında kıvranan kadıncağızın hakkı yok mu?
Üstelik de uyuma hakkı!
* * *
Elbette genç insanlar, yaz akşamları meydanda toplanıp sohbet edebilirler, belirli bir saate kadar.
Buna karşı çıkan mı var?
Gidin Galata Meydanı’na, oturup hava alın bakalım?
Sabaha kadar sizi bekliyorlar.
(Milliyet)
