TÜRKİYE 'DEN HABERLER 5

~ 11.03.2012, Av. Muazzez ÇÖRTELEK ~

Türkiye’den Haberlerin 4.’sü 1 Mart’ta yayınlanmıştı. Geçen on iki günde yaşananlara kısaca göz atmak istedik. Kuşkusuz ülkemizde yaşananlar bu başlığın altındakilerle sınırlı değil; biz içlerinden akılda kalanları ya da dikkat çekici bulduklarımızı sunuyoruz sizlere. Daha sakin ve iyi haberlerde buluşmak dileğiyle.

1. Pozantı Çocuk Cezaevi Kapatıldı :

Adalet Bakanlığı önce Pozantı Çocuk Cezaevi’ndeki tecavüz ve işkence iddialarına 8 ay gecikmeli olarak el koydu. Pozantı’da inceleme yapması için müfettiş görevlendiren Bakan Ergin, cezaevinde kalan 200 çocuğun Sincan Cezaevi’ne nakledileceğini ve 4 personelin görevden alındığını açıkladı. Ancak daha sonra haberlere haklarında şikayet olan müdürlerin başka ceza evlerine yeniden 1. Müdür olarak atandıkları yansıdı.

İleriki günlerde ise, çocuklara taciz ve dayak iddialarıyla gündeme gelen Pozantı M Tipi Çocuk ve Gençlik Kapalı Cezaevi'nde kalan 199 çocuk Sincan'a nakledildi. Adalet Bakanlığı'nın soruşturma kapsamında görevlendirdiği üç müfettişin, cezaevi ile ilgili raporunu bu hafta tamamlayacakları bildirildi. Çocukların Sincan’da tek kişilik odalarda kalacağı belirtiliyor.

http://haber.gazetevatan.com/utanc-yuvasi-kapatiliyor/434354/1/Gundem
http://www.haberturk.com/gundem/haber/721129-adalet-bakanindan-pozanti-aciklamasi
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalEklerDetayV3&ArticleID=1080340&CategoryID=77

2. Adıyaman’a Sağduyu Çağrısı :

ADIYAMAN’da, Alevi vatandaşlara ait evlerin kapı ve duvarlarına kırmızı renkli işaretlerin konulduğu iddiaları üzerine kentte bir araya gelen Demokrasi Platformu üyeleri basın açıklaması yaptı. Birlik ve beraberlik mesajının verildiği açıklamada İHD Başkanı Osman Süzen, "Alevi yurttaşlarımızın evlerinin işaretlenmesi endişe vericidir. Ancak tüm Adıyaman halkını duyarlı olmaya, aklıselim davranmaya davet ediyoruz" dedi.

http://haber.gazetevatan.com/adiyamandan-sagduyu-cagrisi/434394/1/Gundem

3. Balbay ve Özkan Artık İki Kişilik Koğuşlarda:

Yaklaşık bir yıldır koğuşlarında yalnız kalan Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan iki kişilik koğuşlara alındı. Ergenekon davasının tutuklu sanıkları Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'ın koğuşları değiştirildi.

Bundan böyle Balbay ve Özkan kendi kabulleri doğrultusunda iki kişilik koğuşlarda kalacaklar.
Balbay'ın yanına Odatv sanığı Coşkun Musluk, Özkan'ın yanına ise yine Odatv davası tutuklusu Muhammet Çakır yerleştirildi.

Tek kişilik koğuşlarda kalan Balbay ve Özkan'ın beraber kalma istediği cezaevi tarafından kabul edilmemişti. İkili bu nedenle yaklaşık bir senedir tek kişilik koğuşlarda kalıyorlardı.

http://www.haberturk.com/yasam/haber/721206-balbay-ve-ozkan-artik-yalniz-degil
http://www.sabah.com.tr/Gundem/2012/03/02/balbay-ve-ozkana-iki-kisilik-kogus

4. TL Simge Sahibi oldu:

2 Mart tarihli haberlerde TL’nin yeni simgesinin tanıtımı üzerine çeşitli yorumlar vardı. Yorumlardan birinden bir bölüm sunuyoruz:

Merkez Bankası'nın haftalardır hazırlandığı sunum gerçekleştirildi. Başbakan Erdoğan'ın dönüm noktası olarak nitelendirdiği yeni Türk Lirası simgesine dün bütün gün ilgi inanılmaz oldu. Simge, bir Japon harfine benzetildi. Ermeni para birimi Dram'ın tersi olduğu iddia edildi. Gün içerisinde yarışma katılımcılarından serzeniş mailleri bile geldi. Örneğin bir İGDAŞ çalışanı, bu tasarımın aynısını kendisinin de yarışmaya gönderdiğini, fakat kendisinin bir teselli bile bulamadığından veryansın ediyordu. Mailine kendi tasarımını da eklemiş yarışmacı. Bir de demiş ki, "Benimkine bu kadar benzemeseydi, bu kadar içime oturmazdı". Uzun lafın kısası Türk halkının, bir türlü üzerine toz kondurmadığı TL için belirlenen simgeye, neredeyse yüzde 50-50 iyi ve kötü yönde ilgisi zirvedeydi. Yani halk şimdilik ikiye bölündü.

http://ekonomi.haberturk.com/finans-borsa/haber/721196-turk-lirasi-simgesine-once-merkez-inanacak

5. 412 Adet Satranç Takımı ile Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi :

Nurus Yönetim Kurulu Başkanı Akın Gökyay, 1975 yılından bu yana 100’e yakın ülkeden aldığı 412 adet satranç takımı koleksiyonu ile 31 Ocak 2012’de Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi.Gökyay'ın 412 parçalık koleksiyonda Şirinler, Red Kit, Yüzüklerin Efendisi gibi çocuklara da hitap eden ve tematik setlerin yanı sıra politik karşılaşmaları yansıtan ve bir konu etrafında oluşturulan setler de bulunuyor.

Satranç takımlarını o ülkelerin kültür elçisi olarak gören Gökyay, ilk satranç takımı setini almak için üç gün boyunca Milano'daki dükkanın açılmasını beklemek gibi ilginç bir anısı da mevcut.

Gökyay'ın satranç takımları arasında ağaç, metal, balık kemiği, mermer, sabuntaşı, keçe ve mermer tozu ile polyesterin karışımından yapılan setler de bulunuyor.

http://www.sabah.com.tr/Yasam/2012/03/02/guinness-rekorlar-kitabina-girdi

6. İlhan Cihaner Terör Örgütü Yöneticiliği ile Yargılanacak :

Eski Erzincan Başsavcısı ve CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner hakkında Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan iddianame Yargıtay 11. Ceza Dairesi tarafından kabul edildi. Bu iddianameyle birlikte, Cihaner ve eski Eğitim ve Doktrin (EDOK) Komutanı emekli Orgeneral Saldıray Berk "terör örgütü yöneticiliği" iddiasıyla yargılanacak.

HSYK’nın Cihaner’in, Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı sırasındaki "İrtica ile Mücadele Eylem Planı" çerçevesindeki faaliyetleri deneniyle yargılanması gerektiğine karar vermesiyle 11.Daire, "İrticai Mücadele Eylem Planı ve Ergenekon İddianamesinde" yer alan iddialara dikkat çekerek, Cihaner hakkında kovuşturma açılmasına izin verdi. Kurul, dosyanın Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar verdi. Mahkeme de HSYK ile aynı yönde karar aldı. Karar kesinleşti ve Cihaner hakkında iddianame hazırlandı. Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi, Cihaner’in milletvekili dokunulmazlığının terör suçu için geçerli olmadığına karar vererek dosyayı Yargıtay’a gönderdi. Geçtiğimiz günlerde Yargıtay’a gelen Cihaner ve Berk hakkındaki iddianame 11. Ceza Dairesi tarafından kabul edildi.

http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/ilhan-cihaner-teror-orgutu-yoneticiligi-iddiasiyla-yargilanacak-haberi-52246

7. İstanbul’un Tarihi Yerle Bir Ediliyor :

Guardian gazetesi, İstanbul'daki kentsel dönüşüm projeleri konu alan haberinde şehrin tarihinin yerle bir edildiğini yazıyor.Gazete, birçok şehir planlamacısının hükümeti yeterince şeffaf davranmamak ve bu projeler konusunda halkın görüşüne başvurmamakla suçladığını aktarıyor.

Gazete, İstanbul'da 278 binanın yıkılıp yerine, ev, işyeri, otel ve bir alışveriş merkezinin yapılacağı Tarlabaşı'ndaki benzer 50 kadar proje için 7,5 milyar Türk lirası harcanacağını belirtiyor.

Mimar Sinan Üniversitesi'nden Prof. Gülsen Özaydın, kentsel planlamanın şehri bir bütün olarak görmediğini; projelerin birbirinden kopuk olduğunu, şehrin mevcut dokusu ve içinde yaşayan insanları dikkate almadığını söylüyor. Yeterince uzman görüşüne başvurulmadığını belirten Özaydın, Taksim projesini gazetelerden öğrendiklerini aktarıyor.

Haberde, mimar Korhan Gümüş, "Şehri spekülatörlerin insafına bırakırsanız" ölür derken, İstanbul Mimarlar Odası'ndan Mücalla Yapıcı "Kentsel yoksulluk artacak. Evlerinden çıkarılan insanlar sadece evlerini değil, işlerini, mahallelerini, sosyal bağlarını da kaybedecekler" diye konuşuyor.

Guardian'a göre müteahhitler, Türk ekonomisine yüzde 6'lık katkıda bulunan inşaat sektörünün yavaşladığını ve ülke dışında rekabetin arttığını söylüyor ve Türkiye genelinde yaklaşık 400 milyar dolarlık bir kar potansiyeli olan kentsel dönüşüm projelerinin iyi bir alternatif olduğunu vurguluyor.

http://www.yurtgazetesi.com.tr/icerik/6014/istanbulun-tarihi-yerle-bir-ediliyor.html

8. Sivas Katliamı Davasında Zamanaşımı :

2 Temmuz 1993’te bir otel kuşatılmıştı, adı: Madımak. Otelin etrafını saran güruhun protesto ettiği, dört yüz yıl önce halkın ezilmesine karşı direndiği için asılan şair “Pir Sultan Abdal” adına yapılan etkinliklerdi. Otelin içindekilerse ülkenin yazarları, şairleri, araştırmacıları, ozanları, karikatürcüleri, tiyatrocuları, semahçılarıydı. Arda kalan: Madımak kıyımı ve hala söndürülemeyen bir yangın... Türkiye henüz Sivas ayıbı ile hesaplaşmadı... Gerçek suçlular cezalandırılmadı. Bu konuda Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok Alatlı;

“Sivas Katliamı zaman aşımına uğrayacak, oysa, uluslararası hukuk kuralları uyarınca insanlık suçları zaman aşımı kapsamında tutulamaz. Bu içerikte bir yasal düzenleme Türkiye’de 2005 yılında yapıldı. Ancak Sivas, 1993 yılında gerçekleştiği için bu düzenlemeden yaralandırılmıyor. Uluslararası örneklerde olduğu üzere geriye dönüşlü olarak uygulama için taleplerimiz var. Ancak ne yazık ki görünen o ki; bugünün Türkiye’sinde bu mümkün olamayacak ve Sivas kanamaya devam edecek!” diyor.

http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1330689598&year=2012&month=03&day=02

9. Kılıçdaroğlu: 'Dokunulmazlığımı kaldırın'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, hakkında yargıya hakaret ettiği gerekçesiyle dokunulmazlığının kaldırılması için hazırlanan fezleke nedeniyle fezlekenin TBMM Başkanlığı'na sunulması için yazılı açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, "Amaç belli, konuşturmamak ve susturmak. Ama buna güçleri yetmeyecek. Konuştum ve konuşmaya devam edeceğim. Bu nedenle başta TBMM Başkanı olmak üzere Meclis Genel Kurulu'na, ilgili komisyonların başkan ve üyelerine sesleniyorum. Dokunulmazlığımı kaldırın. Çünkü, benim hakkımda hazırlanan fezleke yolsuzluk, kalpazanlık fezlekesi değil. Ben düşüncemi açıkladım, açıklamaya da devam edeceğim" ifadelerini kullandı.

http://www.stargazete.com/politika/kilicdaroglu-dokunulmazligimi-kaldirin--haber-430477.htm

10. Adana'nın Kozan ilçesindeki Gökdere Köprü Barajı Derivasyon Tüneli'nin kapağının Patlamasının Ardından Kayıp İşçiler İçin Başlatılan Arama Çalışmalarının Sürdüğü Alanda, Bilirkişiler İnceleme Yaptı, CHP Heyeti, Yetkililerden Bilgi aldı :
Patlamayla ilgili olarak aralarında inşaat ve makine mühendislerinin de bulunduğu bilirkişi heyeti, derivasyon kapağının bulunduğu yerde inceleme yaptı.
Bilirkişi Heyeti, kazanın kesin sebebini belirleyebilmek için kapağı destekleyen betonarme zemin ve kapaktan sac numunesi alarak laboratuvarda incelenmek üzere götürdü.
Bölgeye gelen CHP’li yetkililer ise, ''Kontrolsüz bir şekilde yapılaşma devam ediyor. Türkiye'de 2 binin üzerinde su kaynağı özelleştirildi. Bin civarında da baraj inşaatı var. Ama şu anda denetim ve kontrol yok. Umarım bu denetimsizlik ortadan kaldırılır ve bir an önce gerekli yasalar çıkartılır'' dedi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=319454

11. Turgut Kazan Erzurum’da Hakim Karşısında :

Avukat Turgut Kazan, savunmasını üstlendiği eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı ve CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner hakkında yazılan bir mektup hakkında savcılığın işlem yapmamasını eleştirmesi nedeniyle "3 yıl hapis ve meslekten men" cezası istemiyle yeniden 2. Kez hakim karşısına çıktı.

Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya Turgut Kazan, avukatları ve çok sayıda Baro Başkanı katıldı. Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan savcılık, dosya için görevsizlik kararı verilmesini istedi. Erzurum 2. Ağrı Ceza Mahkemesi de "görevli memura görevinden hakaret ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçlarının" Turgut Kazan’ın görevinden doğan veya görevi sırasında işlediği suç kapsamında bulunmadığına dikkat çekerek, görevsizlik kararı verdi. Dosya 2. Asliye Nöbetçi Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi.

http://gundem.milliyet.com.tr/erzurum-dan-turgut-kazan-a-gorevsizlik-cikti/gundem/gundemdetay/06.03.2012/1511986/default.htm

12. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve 4 MİT'çi İçin Başbakanlık'tan Soruşturma İzni İstedi :

Bilindiği üzere Hükümet, MİT'çilere yönelik ifade çağrısının ardından, MİT yasasında değişiklik yapma yoluna gitmişti. MİT kanunun 26. maddesindeki tek maddelik değişiklik 17 Şubat'ta Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi; Cumhurbaşkanı Gül de hiç bekletmeden yasayı onayladı.

Yasayla MİT mensupları hakkında soruşturma yapılması Başbakan'ın iznine bağlandı ve izin talebi, yasanın çıkmasından 3 hafta sonra geldi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve 4 MİT'çi çin Başbakanlık'tan soruşturma izni istedi.

http://www1.cumhuriyet.com.tr/?hn=320752

13. Şiddet Yasası Olarak Anılan Tasarı TBMM’de Kabul Edildi :

TBMM'de grubu bulunan tüm partilerin ortak katılımı ve desteği ile Genel Kurula gelen 24 maddelik tasarı, oylamaya katılan 208 milletvekilinin oy birliği ile kabul edildi.

Tasarının kabulünün ardından hükümet adına bir konuşma yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, bir teşekkür konuşması yaptı. Bakan Bayraktar, şöyle konuştu:
"Değerli milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin yüce meclisinin tüm üyelerine ve tüm gruplarına en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum. Birlik ve dayanışmalarının simgesi olan biraraya gelme ve düşünmelerine, aynı zamanda fırsat olması nedeniyle 8 Mart Kadınlar Günü oldukça anlamlıdır. Böyle bir günde yüce Meclisimiz böyle bir kanunu kabul etmesiyle, kadınlarımıza güzel bir hediye sunmuştur. En temel insan hakkı olan hayat hakkının koruması amaç edinmiş olan bu kanun ve kadını yaşam hakkını öncelik haline getirmiştir. Bu kanun tüm toplumu şiddet sarmalından korumak demektir. Tüm milletvekillerimize bunun için teşekkür ediyorum. Ülkemize, insanlarımıza, kadınlarımızın hayatına katkı sağlaması dileğiyle Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.”

Bu yasa çerçevesinde yapılacak yeni düzenlemeler kapsamında; Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri kurulacak. Korunan kişilere rehberlik hizmeti verilecek. Kanun hükümlerinin yerine getirilmesinde kurumlar arası koordinasyon Bakanlık tarafından gerçekleştirilecek.

Düzenlemeye göre; geçici maddi yardım yapılmasına karar verilmesi halinde, 16 yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net asgari ücret tutarının otuzda birine kadar günlük ödeme yapılacak. Bu ödemeler gelir vergisi ile veraset ve intikal vergisinden; bu ödemeler için düzenlenen kağıtlar ise damga vergisinden müstesna olacak. Yasanın yürütülebilmesi için 6 ay içinde yönetmelik hazırlanacak

http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=320718

14. Bu Yasa Çıkacak, Engelleyemeyeceksiniz, 4+4+4 Bir Müjdedir :
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dünya Kadınlar Günü'nü daha önceki yıllarda Uşak'ta, Antalya'da ve Hatay'da kutladıklarını anımsatarak, ''Bu yıl da medeniyet, hoşgörü, kardeşlik şehri Mardin'i seçtik ve Dünya Kadınlar Günü'nü Mardin'de kutluyoruz'' dedi.

TBMM'de görüşülmeye başlanan ve kademeli eğitimi 12 yıla çıkaran yasa teklifinin müjde olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Dün TBMM'de görüşülmeye başlayan kanun tasarısı. Tabii bu kanun tasarısı ne yazık ki muhalefetin her zamanki oyunlarıyla hep engellenmeye çalışılıyor. Gururlanıyor, neymiş? 4 4 4 için komisyonda 12 saat konuşmuş. Kim? CHP'nin bir milletvekili.

Eğitim nedir diye sorsan haberi yok, ama 12 saat konuşma yapmış ve bununla gururlanıyorlar, 'bunu engelleyebilir miyiz, engelleyemeyiz mi' diye. Yahu engelleyemeyeceksiniz, engelleyemeyeceksiniz. Bak, bugün perşembe bu komisyon çalışacak, yarın cuma gene çalışacak, gerekirse cumartesi, pazar gene çalışacak, ama bu çıkacak. Niye? Çünkü bu millet yüzde 50 ile bir yetki verdi. Verdiği bu yetki işte bunları çözün diye, bunlar çözülecek. Şimdi birileri çıkıyor diyor ki 'yüzde 50 istediğimi yaparım anlamına gelmez' Doğru azınlıkların hukukunu da koruruz, ama çoğunluğu da azınlığa mahkum etmeyiz. Zira kusura bakmasınlar da yüzde 50'yi biz kalkıp da size de mahkum edecek değiliz.

Zira, bu dört, dört, dört bugünün işi değil yılların işi. Efendim, 40 yıl öncesinin hesaplaşması değil, biz hesaplaşmak için bu yolda değiliz. Alınan hakların geri iade edilmesidir bu, geri iade edilmesidir. Bunu farklı yerlere çekmenin de anlamı yok. Bunları geçen salı Meclis'te de söyledik. Tekrar üzerinde durmaya gerek yok. Bunun için ne anneler ağladı, ne kızlarımız kapılardan geri döndürüldü, şimdi işte bu haklar iade ediliyor, yapılan bu. Ben bunu nerede konuşuyorum, hoşgörünün beşiğinde konuşuyorum.''

"ŞİDDETE UĞRAMIŞ KADINLARA SIKI KORUMA"
Türkiye genelinde artık şiddete uğramış ya da şiddete uğrama ihtimali bulunan kadınların ve çocuklarının sıkı koruma altına alınacağını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Türkiye genelinde artık şiddete uğramış ya da şiddete uğrama ihtimali bulunan hanım kardeşlerimizi çocuklarımızı aile fertlerini çok sıkı bir koruma altın alıyoruz. Şiddet mağduru olanların barınma ihtiyaçlarını, ekonomik ihtiyaçlarını, sosyal güvencesi yoksa sağlık giderlerini devlet karşılayacak dedik, karşılıyoruz. Bundan sonra çok daha farklı şekilde karşılamaya devam edeceğiz. Şiddete uğrayan kadınlar için bugüne kadar 51 kadın konuk evini faaliyete geçirdik. Buna ne diyorlardı? Kadın sığınma evi... Dedim ki bu çok saçma bir şey, kadın sığıntı mı da sığınma evi olacak? O ismi değiştireceğiz. Ne olacak? Kadın konuk evi olacak. Kadınımıza değer vermek bu levhalardan başlıyor. Buradan başlatacağız. Bu yeni düzenlemelerin aziz milletimize, özellikle de hanım kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Şiddete uğrayan kadınlar için 51 kadın konuk evini faaliyete getirdik.'' Dedi.
http://www.haberturk.com/gundem/haber/722938-bu-yasa-cikacak-engelleyemeyeceksiniz


15. “Herşey Kanunda Belli”

Başbakan Erdoğan, savcılığın 5 MİT mensubu için soruşturma izni istemesini, "Her şey kanunda belli" sözleriyle değerlendirdi.

Başbakan Erdoğan, eğitim sistemindeki "4+4+4" düzenlemesiyle ilgili eleştirilere tepki gösterdi.

Erdoğan, şöyle konuştu:

"60 ay meselesini sürekli gündeme getirenler dünyayı iyi bir incelesinler. Çocuk kaç aydan itibaren alıcıdır; okul öncesi eğitimi ne zaman başlatıyorlar ve biz ne zaman başlatıyoruz bunu da bir incelesinler. Efendim işte merdivenleri çocuklar nasıl çıkacakmış... Sen 3. ya da 4. kata 1. sınıf öğrencisini değil, giriş katına koyarsın olur biter. Bu kadar komik tezler öne sürüyorlar. Bu işlerin hiçbirini bizim yutacak halimiz yok.

Bu işe sıfırdan başlamıyoruz. Dünyadaki tecrübeler hepsini inceleyerek çalışmalarımızı yaptık. Komisyon bitecek ondan sonra Genel Kurul'dan geçirmek suretiyle de ülkemizin özellikle 10 yıllarını kaybettiği düz liselerden yavaş yavaş meslek liselerine geçiş sürecini kararlılıkla sürdüreceğiz.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile bugüne kadar hiçbir uzlaşı sağlanamadı ki bu konuda da sağlansın. Biz akşamdan sabaha değişen bir kişiyle neyi konuşacağız."

'HER ŞEY KANUNDA BELLİ'

Erdoğan, Savcılığın MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın da aralarında bulunduğu 5 MİT mensubunun soruşturulması için izin talebinde bulunmasını ise şu sözlerle değerlendirdi: "Onunla ilgili kanun var biliyorsunuz. Kanunu okursanız orada her şey açık ve nettir."

http://haber.gazetevatan.com/erdogan-her-sey-kanunda-belli/435815/9/Siyaset

16. Şehrin En İşlek Caddesi 12 Gün Boyunca James Bond İçin Kapatılacak :

10 Mart tarihli gazete ve televizyon haberlerinin tümünde yer alan habere göre; Adana’da çekimlerine başlanan '007 James Bond-Skyfall' filmi için on binlerce aracın geçiş yaptığı bulvar, 12 gün süreyle trafiğe kapatılacak.

Serinin 24’üncü filminin 15 dakikalık bölümünün çekileceği Adana’da, gündüz 12 saat süreyle trafik akışı alternatif güzergahlardan sağlanacak. Saat 06.00- 18.00 saatleri arasında trafiğe kapatılacak olan köprüyü kullanan vatandaşlar, "Buranın kapatılması Valilik veya ASKİ kavşağını kullanmamız gerekecek. Bu durumda ise, yolumuz 4 kilometre uzayacak. Yetkililer bu soruna bir çözüm bulmalı" diye konuştu.

http://gundem.milliyet.com.tr/sehrin-en-islek-caddesi-12-gun-boyunca-james-bond-icin-kapatilacak/gundem/gundemdetay/10.03.2012/1513719/default.htm

17. Danıştay’da Atamalar :
Danıştay 1. Daire’de 3 üye gitti, eski müsteşar yardımcısı geldi. MİT’çilere soruşturma izni konusunda kesin kararı vermesi beklenen Danıştay 1. Dairesi’nin 3 üyesi başka dairelere atandı. İş yükü dağılımı nedeniyle yapıldığı belirten görevlendirmelerde, daireye eski Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Tutar’ın atanması dikkat çekti
Bu konu ile ilgili olarak CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu kendisine sorulan bir soruya şu yanıtı verdi : “Danıştay’dan 3 yargıcın görev yerlerinin değiştirilmesi, büyük bir talihsizliktir. Danıştay Başkanı da bu sürece alet olmuştur. Yazık günahtır bu ülkeye. Adalet kavramı bu kadar sorumsuzca ayaklar altına alınmamalıdır. Adalet herkes için geçerli. Şimdi o mahkemeden çıkacak kararı hepimiz göreceğiz, bileceğiz. Adalete olan güven duygusu sarsılırsa devletin temelleri sarsılmış olur. Çünkü adalet mülkün, yani devletin temelidir.”
http://haber.gazetevatan.com/cok-ilginc-uc-atama/436016/1/Gundem

http://haber.gazetevatan.com/kilicdaroglundan-danistay-uyelerinin-gorevden-alinmasina-tepki/436161/9/Manset

18. Mersin Akkuyu'da kurulmak istenen ilk nükleer santralı 'çevreci' ilan eden DOKAY firmasının hangi tip santral için ÇED hazırlıyorsa onu 'çevreci' ilan ettiği ortaya çıktı :

Ankara’da kurulu DOKAY-ÇED Çevre Mühendisliği Ltd. Şti., Akkuyu Nükleer Santralı için hazırladığı ÇED dosyası ile gündemde. DOKAY adına dosya hazırlayan ekip, “Sera gazı-asit yağmuru etkisi sıfır” diyerek nükleer santralı çevreci ilan ederken rüzgâr santrallarının kuşları tehdit ettiğini, güneş enerjisinin çevreyi kirlettiğini belirtti.

DOKAY’ın müşteri portföyüne bakıldığında ilginç bir nokta göze çarpıyor. Firma, su, rüzgâr, doğalgaz ve kömür santralları da dahil hemen her tür enerji yatırımı için ÇED raporu hazırlıyor. Raporlarda avantajlar-dezavantajlar sıralanıyor, sonuçta hangi tip santral söz konusuysa o ‘çevreci’ ilan ediliyor.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1081323&CategoryID=77


19. Sevgilisi olan dul kadına maaş yok :

Eşi vefat eden kadınlara yapılacak aylık 250 liralık yardım projesinin detayları belli oldu. Aylık, kadının bir erkekle birlikte yaşadığı tespit edildiği anda kesilecek

Başbakan’ın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde açıklağı eşi ölen kadına 250 lira maaş uygulamasının detayları netleşti.

Hedef kitledeki kadının hanesindeki yakınlarının düzenli nakdi sosyal yardım almaları, eşi vefat etmiş kadınlara maaşa engel olmayacak. Yardımlar, iki ayda bir 500 lira olarak verilecek. İhtiyaçlarının olması durumunda Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından şartlı eğitim ve sağlık hizmetiyle yakacak ve gıda yardımlarından yararlanmaları da sağlanacak. Kadının tekrar evlenmesi, nikah kıydırmasa bile fiili olarak bir erkekle yaşadığının tespit edilmesi ya da muhtaçlık durumunun ortadan kalktığının saptanması halinde yardımlar iptal edilecek.

Hak sahiplerinin sosyo-ekonomik ve medeni durumlarında değişiklik olup olmadığı, her ay sistemden yapılacak sorgulamalar ve her yıl yapılacak sosyal incelemelerle takip edilecek.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1081328&CategoryID=80

20. Basının eleştiri hakkı ne kadar geniş?

Sedat Ergin, 10 Mart 2012 tarihli yazısında; “ AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) İkinci Dairesi’nin iki hafta önce (21 Şubat) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gazeteci yazar Erbil Tuşalp hakkında açtığı davalarla ilgili dosyada aldığı karar, Türkiye’de eleştiri hakkı ve ifade özgürlüğünün sınırlarının genişliğini göstermesi bakımından büyük önem taşıyor.” Diyerek;

Türkiye’de eleştiri hakkı ve ifade özgürlüğünün sınırlarının genişliğinin belirlenmesi bakımından AİHM’nin Erbil Tuşalp hakkında vermiş olduğu karara değiniyor, 2’nci Daire’nin, bu kararı, büyük dairede temyiz edip etmeyeceği henüz açıklık kazanmış olmasa da ve mahkemenin karar temyiz edilse bile, yerleşmiş içtihadını değiştirmesi uzak bir olasılık olarak göründüğünü belirtiyor.

Yazının tümü aşağıdaki linktedir.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/20093941.asp?yazarid=308

21. Komisyonda Kavga Çıktı, Milletvekilleri yaralandı :

“4+4+4” düzenlemesinin görüşüldüğü komisyonda kavga çıktı. Salona yaklaşık 100 AK Parti’li milletvekili çıkarma yaparken, muhalefete yer kalmadı. TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda, CHP milletvekillerinin oturacak yer bulamaması üzerine kavga çıktı. AK Parti’li ve CHP’li milletvekilleri birbirlerini yumruklarken, CHP’li Altay dengesini kaybederek yere düştü. Komisyonda, önceden gelen AK Parti milletvekilleri koltuklara oturarak, toplantının açılmasını beklemeye başladı.

CHP milletvekillerinin salona girmemesi nedeniyle tartışma büyüdü.

Bu arada, AK Parti milletvekilleri ve Komisyon Başkanı Nabi Avcı, kameramanların dışarıya çıkmasını istedi.

Toplantı salonun girişinde bekleyen CHP’li milletvekilleri çıkmalarını engelleyince, bazı AK Parti milletvekilleri kameramanları iterek salondan çıktı.

Yumruklaşma sırasında, CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, dengesini
kaybederek yere düştü. Altay’ın yerde, AK Parti milletvekilleri tarafından
tekmelendiği iddia edildi.

Bazı AK Parti milletvekillerinin kavga sırasında, ”12 saat kitap
okursanız böyle olur” dediği duyuldu.

Gerginlik sürerken, Komisyon Başkanı Nabi Avcı’ya sert bir cisim
fırlatıldı. Cismi eline alan Avcı, basın mensuplarına, gösterdi.

Kavga devam ederken, komisyon uzmanı kanun teklifin maddelerini okumaya
devam etti. ”Söz istiyoruz” diye bağıran muhalefet milletvekilleri, ”Kahrolsun
faşizm”, ”AKP diktatörlüğü sona erecek”, ”Gün gelecek, devran dönecek, AKP
halka hesap verecek” diye slogan attı.

Tartışma sırasında gürültüden hiçbir ses duyulmazken, Komisyon Başkanı Nabi Avcı maddeleri hızlı hızlı okudu. Söz alınmadan maddeler art arda onaylandı.

Günlerdir tartışmalar arasında 6 madde geçerken, kalan 20’den fazla madde 30 dakikada jet hızıyla kabul edildi.

Bu duruma tepki gösteren CHP’li milletvekilleri “Kahrolsun faşizm” diye sloganlar attı.

AK Parti milletvekilleri ile CHP ve MHP milletvekilleri arasında yumruklaşma yaşandı. Kavga sırasında bazı milletvekillerinin yaralandığı öğrenildi. Bazı milletvekilleri, kürsüye elinde bulunan su şişelerini fırlattı.

Kendilerine söz verilmeyen CHP’liler salonu terk etti.

Komisyonda yaşanan bu kavga arasında "4+4+4" düzenlemesinin tüm maddelerinin geçtiği açıklandı.

Muhalefetin salonu terketmeye başlamasının ardından AK Parti'li milletvekilleri birbirlerini kutladı.

http://haber.gazetevatan.com/komisyonda-kavga/436158/9/Siyaset

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/20102404.asp

http://www.haberturk.com/gundem/haber/723658-444-komisyondan-gecti

http://siyaset.milliyet.com.tr/-4-4-4-buyuk-kavgayla-komisyondan-gecti/siyaset/siyasetdetay/11.03.2012/1514018/default.htm

http://www.sabah.com.tr/Gundem/2012/03/11/egitim-komisyonunda-kavga-cikti

 

Saygılarımızla;

Av. Muazzez ÇÖRTELEK | Tüm Yazıları
Hits: 13055