'Açılım', GAP'ta da Çuvalladı.

~ 25.11.2011, Mümtaz SOYSAL ~

DİYARBAKIR - TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odasının düzenlediği GAP ve Jeoloji konulu sempozyumun davetlisi olarak Diyarbakırdayım. Yaklaşık 2 ay önce de bu şehirdeydim. O günün endişeleri, kaygıları, boşuna değilmiş. Yeni bir KCK dalgası ile gözaltılar hem İstanbulda hem Diyarbakırda hızlandı.

3 yıl önce Kürt Açılımını büyük bir şamata ile başlattığını ilan eden AKP iktidarının bu hamlesi kısa sürede büyük bir fiyasko ile sonuçlandı. Çöken açılımın bir ayağını da GAP Eylem Planı oluşturuyordu. Planın bugün için vardığı yere baktığınızda, Açılımın GAPta da çuvalladığını görüyoruz. Konulan hedeflere ulaşmak için öngörülen kaynakların ancak yarısı sağlanınca, 2008-2012 dönemine ait planın tamamlanmasına 1 yıl kala, yatırımlar yarılanmış bile değil.

***

Güneydoğu Anadolu Projesi, uzun yıllara ait bir düşün adı Ete kemiğe bürünmesi 1980 sonrası oldu. Patentini, Demirel, Özala hitaben, GAPı gaptırmam!..” diyerek sahiplendi. Bölgesel eşitsizlikte dünya rekortmeni Türkiyenin, ihmal edilmiş makus talihli Güneydoğusunun derdine deva bir proje olarak takdim edildi. Daha da önemlisi, yükselen Kürt siyasetine bir tür dalgakıran da olacaktı. Yöre halkı, iş-aş yüzü görünce bir avuç eşkiyaya yüz vermeyecekti.

Yedi küpeli gelin güzellemesi yapılan GAP, Fırat ve Dicle sularından elektrik üretmeyi, suya muhtaç topraklara su götürmeyi amaçlıyordu. Elektrik, enerjide dışa bağımlılığı artan Türkiye kapitalizmi için acil ihtiyaçtı; sulama ile tarımsal kapitalizm gelişecek ve onun üstünden gıda endüstrisi bölgede boy atacak, feodalitenin hüküm sürdüğü bu coğrafyaya uygarlık gelecekti

Uygulamada ise öncelik, enerji projelerine verildi, sulama geride kaldı. 1980’lerden 2000lere Türkiyenin yıllık kamu yatırımlarının yaklaşık yüzde 7si GAP yatırımlarından oluştu. GAP, güya bir bölgesel kalkınma projesiydi ama nalıncı keseri gibi kendine yontmuştu iktidarlar Bölgeye ilk elde pek hayrı olmayan, baraj yapımlarına, sudan üretilecek elektriğe öncelik vermişlerdi. GAP barajlarından üretilen enerji, Türkiye elektrik üretiminin yüzde 7sine denkti ama sulama projeleri ağır ilerliyordu ve 2007 sonuna kadar hedefin ancak yüzde 15i tamamlanmıştı.

GAPın mali portresi 2008 yılı fiyatlarıyla toplam 41.2 milyar TL olarak hesaplanmıştı. 2007 sonuna kadar ise 26 milyar TL harcama yapılmış ve nakdi gerçekleşme yüzde 62.2 düzeyinde kalmıştı. Bundan sonra ne olacaktı?

2008’de adına GAP Eylem Planı denilen yeni bir hamle başlatıldı. Kürt Açılımı’nın ekonomik ayağı diye de nitelendiriliyordu. Plan, 2008-2012 döneminde yaklaşık 27 milyar TL harcanarak konulan hedeflere ulaşmayı amaçlıyordu.

Kaynağın bir kısmı merkezi bütçe dışından bulunacaktı. “Nereden?diye merak edilirken AKP iktidarı elini İşsizlik Fonuna daldırdı ve 2008-2011 döneminde işsizler için kullanılması gereken fondan 9 milyar TLye yakın kaynak çekilip GAPa aktarıldı. Toplamda ise harcanan kaynak 12 milyar TLde kaldı. Böyle olunca, öngörülen finansmanın ancak yüzde 51i bulunabildi. 2012de eksik 15 milyar TL bulunup harcanamayacağına göre, GAP yatırımlarının tamamlanması bir başka bahara ertelenmiş demektir.

Gerçekleştirilemeyen plan hedefleri neleri öngörüyordu? GAP Eylem Planı yaklaşık 27 milyar TLlik yatırımın yüzde 43ünü sulamaya ayırmış bulunuyor. Enerji yatırımları yüzde 12 ile yine ön plandaydı. Eğitim ancak yüzde 11, sağlık ise yüzde 4ün altında pay almıştı planda. İstenildiği kadar bir bölgesel kalkınma projesi olarak takdim edilsin, GAP son tahlilde enerji ağırlıklı ilerledi ve hiç de bölgesel, bölge ihtiyaçlarını ön plana alan bir proje olmadı. İleride sulama ayağı tamamlansa bile, toprak dağılımındaki büyük eşitsizlik nedeniyle, sulu tarımdaki gelişme büyük toprak sahiplerinin daha çok işine yarayacak. Geri kalan sosyal alanlara yapılması öngörülen ve kaynak bulunamadığı için sürüncemede kalan yatırımların, bu boyutuyla, toplumun refah düzeyini geliştirici özellikte olduğunu söylemek ise pek mümkün değil.

(Cumhuriyet)

Mümtaz SOYSAL | Tüm Yazıları
Hits: 1619