Adli yıl; adil olacak mı?

~ 01.09.2013, Nahit DURU ~

Hak, hukuk ve adalet…

Bu kavramlara güven kalmazsa, insanlar kime güvenecek…

Fenerbahçe ve Beşiktaş spor kulüpleri önce, Türkiye’de mahkûm edildiler… Sonra UEFA kurulları ile Avrupa Spor Mahkemesi CAS’ta…

Suçları ŞİKE yapmak…

Fenerbahçe ve Beşiktaş Kulüpleri kimle şike yapmışlar? Eğer kendi kendileri ile şike yapmışlarsa, bunu nasıl becerdiklerinin anlatılması şart değil mi? Bir başka kulüp ile şike yapmışlarsa, o zaman onların da aynı şekilde cezalandırılmaları gerekmez mi?

Fenerbahçe ve Beşiktaş, ne yazık ki, polis raporları, nasıl elde edildiği belli olmayan telefon görüşmelerinin çözümleri ve zamanın Türkiye Futbol Federasyonu yetkililerinden birkaçının ihbarı ile hüküm giydiler…

“Şike yapıldı mı, yapılmadı mı? “ sorusu artık önemli değil. Yapıldı veya yapılmadı…

Yalnız şu sorular mutlaka yanıtlanmalıdır.

Şike tek başına yapılabilir mi?

Karşıda bir takım olması gerekmez mi?

Karşı taraf yok ama Fenerbahçe ve Beşiktaş Futbol takımları şike yapmışlar…

Yapmayın yahu…

Hem içeride hem de UEFA’da bir komedi oynandı…

Anlaşılıyor ki, kendi kendilerine şike yapan iki takıma ceza verildi…

Fenerbahçe’nin durumu Beşiktaş’tan daha da vahim .

Fenerbahçe’nin, Türkiye Süper Lig şampiyonu olduğu yıl Şampiyonlar ligine katılması UEFA’nın isteği üzerine; Türkiye Futbol Federasyonu tarafından yasaklandı. Yani Fenerbahçe şike şüphelisi olduğu için Şampiyonlar Ligi’ne katılamadı. Katılması engellendi.

Sonra, İki yıl daha men cezası geldi…

Yani Fenerbahçe; tek başına yaptığı şike iddiasıyla iki kez cezalandırıldı.

Hani; deveye sormuşlar, “Neren eğri” diye… O da yanıt vermiş:

“Nerem doğru ki?”

Hukuka güven giderek azalıyor. Gerekli incelemeler yapılmadan bu ülkeye yıllarca hizmet etmiş beyinler suçlu suçsuz ayrımı yapılmadan hapsediliyor…

Gazeteci arkadaşlarım, Merdan Yanardağ, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan ve diğer meslektaşlarım, gazetecilik dışında ne yapmışlar?

Kuvvet ellerindeyken, darbe yapmayan komutanlar, askerler emekli olduktan sonra iktidarı nasıl, neyle devireceklermiş?

Profesörler, rektörler, öğretim üyeleri darbeyi hangi silahları ile gerçekleştireceklermiş?

Bu soruların da yanıtları yok…

Telefonda şunu söylemişsin, şu mesajı yazmışsın, üretici firmanın o tarihte üretmediği, bir font ve programla darbe planı yapmışsın.

Nedir bu kin, bu iftira kampanyası?

Birbirimize tahammül edemediğimiz, demokrasiyi içimize sindiremediğimiz, insan hak ve özgürlüklerini özümseyemediğimiz, hukuk ve adalet ile kanun devleti olmayı birbirine karıştırdığımız için, insanlarımıza, beyinlerimize yazık ediyoruz..

Yarın Adli Yıl açılıyor…

Umarız ki, bu adli yıl hukuk ve adaletin geri geldiği bir yıl olur…

(Yurt Gazetesi)

Nahit DURU | Tüm Yazıları
Hits: 1343