Sendikal ve politik mücadelenin birlikteliği

~ 16.04.2013, Atilla ÖZSEVER ~

Emeğin Hakları Forumu, geçen hafta sonu Petrol-İş Sendikası’nın genel merkezinde yapıldı. DİSK’e bağlı Devrimci Sağlık-İş, Enerji-Sen ve Basın-İş’in düzenlediği ve çok sayıda sendikanın da desteklediği forumda, bilim insanlarının, direnişlerdeki işçi temsilcilerinin katkı verdiği, atölye çalışmalarının yapıldığı yoğun bir program gerçekleştirildi.

Forumda ev sahibi adıyla da ilk konuşmayı yapan Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, sendikal hareketin kendisini sorgulayıp yenilemesi gerektiğine vurgu yaptı. Prof. Dr. Korkut Boratav da “Sermayenin Saldırısı ve Emeğin Direnmesi” başlıklı açılış konuşmasında, kapitalizmin özgeçmişinde demokrasi olmadığını, sadece mülkiyet sahiplerinin siyaset yapmasına olanak sağladığını, İngiltere’deki ilk sendikaların gizli örgüt biçiminde kurulduğunu ve üyelerine gizlilik yemeni ettirildiğini söyledi.

Prof. Dr. Boratav, sermaye sınıfının gerçek özleminin “vahşi kapitalizm” olduğuna dikkat çekerek halkın sokak mücadelesi başta olmak üzere örgütlü bir mücadele vermesi gerektiğine işaret etti. Boratav, emekçilerin Tunus ve Mısır’da mevcut iktidarları devirdiğini ancak siyasal anlamda örgütlü olmadıkları için daha örgütlü olan sermaye sınıfına iktidarı teslim ettiklerini belirtti.

Foruma katılan Tunuslu ve Mısırlı sendikacılar da Boratav’ı doğrular şekilde ülkelerindeki diktatörleri genel grevlerin de etkisiyle devirdiklerini ancak siyasal anlamda yeterli düzeyde örgütlü olmadıkları için eski rejimin yenilenerek devam ettiğini söyledi. Bu arada yeni rejimin işçi hareketini kontrol etmek için İslami nitelikte konfederasyon kurdurduğuna da dikkat çektiler.

İlk gün güvencesizlik rejimi konusunda bir tartışma yapıldı, ardından Sosyal Haklar, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği, Emeğin Medyası, Hukuk ve Kadın Emeği konularında oluşturulan atölye çalışmalarına geçildi. Atölyeler, ertesi gün bir rapor halinde çalışmalarını ve önerilerini ortaya koydu.

Pazar günü de çeşitli direniş eylemlerinin temsilcileri, sorunlarını ve deneyimlerini aktardı. Çoğu genç işçi, heyecanlı, coşkulu ve kararlı bir biçimde deneyim aktarımında bulundu. Forumda en çok, örgütlenme, birleşik mücadele ve direniş kavramlarına vurgu yapıldı.

Hem panellerde hem de diğer sunuşlarda zaman zaman konuşmalar uzadı, program sarktı. Çok konunun tartışılması nedeniyle forumun ana ekseninden sapmalar oldu. Temel konu başlığı olan yeni sendikal strateji ve politikalar alanındaki tartışmalara az zaman kaldı. Pazar günü katılım biraz daha azaldı. Bununla birlikte böylesine kapsamlı bir konuda mütevazı olanaklarla gerçekleştirilen forumun başarılı olduğu söylenebilir.

Forumun düzenleyicilerinden Devrimci Sağlık-İş’in Genel Başkanı ve DİSK’in yeni Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, toplantının ana amacını belirten konuşmasında işçi sınıfının tepeden tırnağa devrimci bir yenilenmeye ihtiyacı bulunduğunu söyledi. Çerkezoğlu, yeni dönemin koşullarına uygun bir örgütlenme ve mücadele programının çıkarılması gereğine işaret etti.

DİSK Genel Sekreteri Çerkezoğlu, emek hareketinin somut talepler etrafında hem ekonomik, hem siyasal örgütlenmesini birlikte sürdürmesi gerektiğini söyledi. Kuşkusuz sendikalar, bir kitle ve sınıf örgütü olduğunu unutmadan, doğrudan siyasal bir parti işlevini üstlenmeden ancak kapitalizmi aşan siyasal perspektifi de önüne koyarak bu mücadeleye hazırlanmalıdır…

(Yurt Gazetesi)

Atilla ÖZSEVER | Tüm Yazıları
Hits: 1119