Haşhaş kapsüllerinden elde edilen afyon, eczacılıkta morfin başta olmak üzere çeşitli ilaçlarda kullanılır. Afyon alışkanlık yaptığı için uyuşturucu madde olarak da kullanılır. İktidar uzun bir süredir tam da bunu yapıyor. Hepimizi “afyon”luyor . AKP, neredeyse her olayı gizemli bir hale getiriyor, neyin nasıl olduğunu açıklamıyor, halkı bilgilendirmediği gibi, zamana yayıyor ve bir süre sonra kafalar “afyon”lanıyor…
Afyon’da cephanelikte yaşanan patlama aradan geçen bir haftada aydınlanacağına büyük bir muammaya dönüşüyor. Tıpkı Suriye’de düşürüldüğü söylenen ve üzerinde fırtınalar kopartılan uçak olayında olduğu gibi. Aradan yaklaşık iki ay geçmiş olmasına rağmen, uçağımız düştü mü, düşürüldü mü halen belirsiz. Belirli olan bir tek şey, iki pilotun yok yere öldüğü!
Uludere katliamında da farklı bir durum mu var? Orada da halen kim sorumlu belli değil!
Ya Hatay’da yaşananlar? Diğerlerinden ne farkı var? Elinizi nereye atsanız, hepsinde büyük soru işaretleri orta yerde duruyor…
Afyon’da önce Bakan Veysel Eroğlu çıktı, ‘Patlama her yerde oluyor, takdir-i ilahi’ dedi, arkasından bir başka bakan Ertuğrul Günay “Bu soruşturmayı askerler yaparlarsa bu işin üstünü kapatabilirler’ dedi. Sonra Genelkurmay Başkanlığı 9 maddelik bir açıklama yaptı ve “kaza” dedi. Askeri savcılık da Binbaşı Ali Duran’ı tutuklayarak “terör ya da sabotaj delili bulunamadı” açıklaması yaptı. Görünen o ki, her şey bir binbaşıya fatura edilecek ve bu kadar önemli bir olayın üzeri kapatılacak!
İktidar sürekli yaptığını Afyon’da da yapıyor. Bilgileri halkla paylaşmıyor, halktan bilgi saklıyor. Halkı doğrudan bilgilendirmek yerine, birilerini suçluyor.
İktidar olayı, olayları aydınlatacağına her seferinde kafaları biraz daha karıştırıyor. İşte Başbakan’ın en son olarak Kiev’de yaptığı açıklama… Ne dedi Başbakan: “Merak saikiyle ele alınan bir el bombasının patlaması ihtimali üzerinde duruluyor." Gülmek mi gerekir, ağlamak mı? Tam anlamıyla utanç verici bir durum!
Büyük bir patlama olmuş, 25 asker ölmüş. Herkes görevde: Başbakan, Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı, Vali, herkes görevde. Böyle bir ortamda hediye alışverişi yapmak bile istifa nedeni sayılabilecekken, bu muhteremler, bırakın istifayı, “yaptığınız ayıp değil mi” diye soranları suçluyorlar!
* * *
Bu ülkede her dört kişiden birinin oyunu alan partinin genel başkanı Afyon’daki patlama için “Bu patlama yüzde 99,5 sabotajdır” diyor. Hükümet ve Genelkurmay Başkanlığı bu iddiayı ciddiye alıp inceleyeceklerine neredeyse bütün suçu Kılıçdaroğlu’na yıkmaya çalışıyorlar.
Sabotaj ciddi bir iddia. Kaza olması bu ciddiyeti ve vahameti ortadan kaldırmaz. Sanki kaza deyince rahatlayacaklar!
Normal bir hukuk devletinde, bir hükümet yetkilisi çıkar ve açıklama yapar. Bakın Almanya’ya dönerci cinayetleri ile ilgili olarak neler yapılıyor. Bizde ise hükümet sanki her konuyu saklamayı ve kamuoyunu yanlış bilgilendirmeyi kendine ödev edinmiş görünüyor. Bilgi saklamak hükümetin asli görevlerinden birine dönüşmüş gibi. Üstelik ne söylüyorlarsa ertesi gün söyledikleri yalanlanıyor. Afyon’daki patlamayla ilgili olarak Genelkurmay’ın yaptığı açıklamayla, Başbakan’ın yaptığı son açıklamayı yan yana koymanız bile size bunu gösterir. Bunların her şeyi hızla yalana dönüşüyor.
Bu kadar dezenformasyon, bu kadar yalan! Normal bir hukuk ülkesinde bunlar olmaz. Halka bu kadar yalan bilgi verilemez. Bu tür uygulamalar ancak diktatörlüklerde olur. Tıpkı Türkiye’de olduğu gibi!
Afrayı tafrayı bırakın, 25 genç insanın hesabını verin. Hemen istifa edin!
(Yurt Gazetesi)
